Ana Sayfa Yaşamın İçinden Anne Frank

Anne Frank

928
0
Anne Frank

Anneliese “Anne” Marie Frank (12 Haziran 1929 – Şubat 1945), Holokost’un simge isimlerinden bir Yahudi kız.

Anne ve ailesi Almanya’da Nazilerin iktidara geçmesinin ardından 1933 yılında iş ilişkilerini kullanarak Amsterdam’a taşındı ve burada reçel üretimi yapan Opekta (Nazi işgalinden sonra ismi Gies & Co olarak değiştirildi) isimli şirketi kurdu. 1940 yılında Hollanda’nın Naziler tarafından işgal etmesinin ardından Hollanda’daki Yahudilere de Almanya’daki gibi kısıtlamalar getirildi. Kısıtlamalar sonucunda Anne ablası Margot ile birlikte sadece Yahudilerin eğitim aldığı okula başladı. 1942 yılında Hollanda’da artmış olan Nazi baskılarından dolayı Frank Ailesi kızlarından gizli olarak saklanma hazırlıklarına başladı. 13. yaş doğum gününde Anne’in babası Otto Frank, kızına doğum günü hediyesi olarak Anne’in daha önceden mağaza vitrininde gösterdiği kırmızı beyaz karelerden oluşan ajandayı aldı. Anne normalde ajanda olmasına rağmen bu defteri günlük olarak kullanmaya karar verdi. Anne’in günlüğüne ilk yazı yazmaya başladığı tarih 14 Haziran 1942 tarihidir. Anne hiç arkadaşı olmadığını düşündüğünden dolayı günlüğünü arkadaş olarak benimsemiş ona “Kitty” adını vermiş ve yazdığı anıları Kitty’e ithafen yazmıştır.

Anne günlüğü tutmaya başladıktan iki sonra (5 Temmuz 1942) ablası Margot Frank’a Yahudi Göçmenlik Merkez Ofisi’den Almanya’daki toplama kampına gitmesi ile alakalı bir bildiri geldi. Normalde 16 Temmuz 1942 tarihinde saklanmaya planlayan Frank ailesi saklanma hazırlıklarını hızlandırdı ve Frank Ailesi, 6 Temmuz tarihinde Otto Frank’ın çalışmış olduğu Prinsengracht caddesindeki ofisin arkasındaki evde, çalışma arkadaşları olan Victor Kugler, Johannes Kleiman , Miep Gies ve Bep Voskuijl’in yardımlarıyla 4 Ağustos 1944 tarihine kadar saklanmaya başladı. Anne Frank saklandıkları evi “Arka Ev” olarak adlandırdı. 13 Temmuz tarihinde, Auguste, Hermann ve 16 yaşındaki Peter’den oluşan Van Pels ailesi (Anne, günlüğünde bu aileyi “Van Daan” olarak isimlendirmişti) kasım ayında ise diş hekimi olan Fritz Pfeffer (Anne, tarafından Alfred Dussel olarak isimlendirildi), Arka Ev’de saklanmaya başladı.

Anne, odasını Fritz Pfeffer ile paylaşmaya başladı daha önceden aynı odada kaldığı ablası Margot ise annesi ve babasının odasına taşındı. Anne ilk başlarda yeni insanlarla tanışmaktan ve konuşmaktan dolayı memnun olduğunu dile getiriyordu. Kısa bir süre sonra Fritz Pfeffer ile masa kullanımı konusunda tartışma yaşamaya başladı. Anne günlüğünde Van Pels ailesinin annesi Auguste’u sürekli bencil olarak tanımlıyor ve kendi annesi olan Edith’ten ise hoşlanmadığı belirtiyordu. Anne her zaman yazar veya gazeteci olmak istiyordu[7] bu nedenle sürgünde olan Hollanda Başbakan’ın savaş sonrası günlüklerin ve yazıların toplanıp kanıt olarak sunulacağını duyduktan sonra günlüğünde yazmış olduğu yazılara daha fazla önem vermeye başladı. Önceden yazmış olduğu yazılara göz attı, gereksiz yerleri çıkarttı ve kendisini eleştirmeye başladı. Saklandığı süre boyunca boş vakitlerini geçirmek için Fransızca öğrenmeye başladı.

4 Ağustos 1944 sabahı saat 10.30’da Frank Ailesi’nin saklanmış olduğu Arka Ev, SS subayları tarafından basıldı ve saklanan sekiz kişiyle beraber onlara yardım eden Victor Kugler ve Johannes Kleiman tutuklandı. Saklanan sekiz kişi, önce transit kamp olan Westerbork Toplama Kampı’na gönderildi. 3 Eylül 1944 tarihinde saklanan 8 kişi imha kampı olan Auschwitz’e transfer edildi. Anne ve ablası Margot, Kasım 1944 tarihinde Bergen-Belsen Toplama Kampı’na transfer edildi. Bergen-Belsen’de yarı terk edilmiş olması ve temizlik koşullarının yetersiz olması nedeniyle bitlerden ve 17.000 kişinin ölümüne neden olan tifüs salgını başladı. Margot’un ölümünden üç gün sonra Anne Frank tifüs hastalığından dolayı hayatını kaybetti.

Saklanan sekiz kişi arasından sadece Otto Frank hayatta kaldı ve Ocak 1945’te Auschwitz’ın Kızıl Ordu tarafından kurtarılmasının ardından Haziran 1945 tarihinde Amsterdam’a geri döndü ve kızlarına ulaşmaya çalıştı. Anne’in ölüm haberini aldıktan sonra Frank Ailesinin saklanmasına yardım eden Miep Gies, Anne’in geri döndüğünde ona vermek için sakladığı günlüğü Otto Frank’a ulaştırdı. Otto Frank günlüğü okuduktan sonra kızını hiç tanımadığını belirtmiş ve bu günlüğün kopyasını profesör bir arkadaşına gönderdi. Yakın çevresinin baskısıyla Otto Frank, günlüğü yayınlamaya karar verdi ve ilk başta 150 bin adet olarak basıldı. Anne’in günlüğü günümüzde 60’tan fazla dile çevrildi ve en çok konunan kurgu olmayan kitap oldu. Anne’in saklanmış olduğu ev 1960 yılında müzeye çevrildi ve günümüzde müze olarak hizmet vermektedir.  Bir süre sonra Frances Goodrich ve Albert Hackett bu kitabı tiyatroya uyarladı ve ilk kez Broadway Sahnelerinde oynandı. Daha sonra Münih Kommerspiele Tiyatrosunda tek dekorlu bir tiyatro olarak Alman tiyatrocu Christia Keller tarafından canlandırıldı.

 

 


Kaynak: Vikipedi
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


Önceki İçerik2022 sayılı Kanun kapsamındaki yaşlı ve engelli aylıkları için nereye başvuruda bulunulmaktadır?
Sonraki İçerik2022 sayılı Kanun kapsamında verilen engelli aylığında muhtaçlık değerlendirmesi nasıl yapılmaktadır?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz