Ana Sayfa Mevzuat 2021 Yılında Zamanaşımı Süresi Beklenmeksizin Terkin Edilecek Vergi Borcu Tutarları

2021 Yılında Zamanaşımı Süresi Beklenmeksizin Terkin Edilecek Vergi Borcu Tutarları

525
0

TÜRMOB 

Mevzuat Sirküleri 08.03.2021/57

2021 Yılında Zamanaşımı Süresi Beklenmeksizin Terkin Edilecek Vergi Borcu Tutarları

ÖZET: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106 maddesi kapsamında 2021 yılında yapılacak takip sonunda tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan ve 213 sayılı Kanun kapsamına giren amme alacaklarında 10 Türk Lirasına kadar olan tutarlar, tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilecektir. Bu tutar 2020 yılı için de 10 TL idi. Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 115’inci maddesi kapsamında ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergi ve bunlara ilişkin cezaların toplam tutarının 2020 yılı için 43 TL’yi aşmaması halinde de tahakkukundan vazgeçilebilecektir. Bu tutar 2020 yılı için 40 TL idi.

3 Mart 2021 tarihli ve 31412 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği (Sıra No: 67) (Parasal Sınırlar Ve Oranlar)’nde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106’ncı maddesi gereğince, yapılacak takip sonunda tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamına giren amme alacaklarından tahsil imkansızlığı nedeniyle muhasebe kayıtlarından çıkarılacak tutar 10 TL olarak belirlenmiştir. Bu tutarlar tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilecektir.

Diğer taraftan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 115’inci maddesine göre ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergi ve bunlara ilişkin cezaların toplam tutarının 29 Aralık
2020 tarihli ve 31349 (1.Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 522 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde belirlenen tutar olan 2021 yılı için 43 TL’yi aşmaması ve tahakkukları için yapılacak giderlerin bu miktardan fazla olacağının tespiti halinde, Maliye Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslar dahilinde tahakkuklarından vazgeçilebilecektir.


Kaynak: TÜRMOB Mevzuat Sirküleri
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


Önceki İçerikTicari kazancı ve iş yeri kira geliri olan bir kişi iş yeri kira gelirini beyannamede bildirmeli midir?
Sonraki İçerik7256 sayılı kanun kapsamında taksitlendirilen geçici vergi yıllık gelir vergisinden mahsup edilir mi?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz