aktifte – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 01 Mar 2024 12:53:10 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Anonim şirket gerçek kişi ortağının 2 yıldan fazla süreyle elinde bulundurduğu hisse senedi satışından doğan kazanç vergiye tabi midir? https://www.muhasebenews.com/anonim-sirket-gercek-kisi-ortaginin-2-yildan-fazla-sureyle-elinde-bulundurdugu-hisse-senedi-satisindan-dogan-kazanc-vergiye-tabi-midir/ https://www.muhasebenews.com/anonim-sirket-gercek-kisi-ortaginin-2-yildan-fazla-sureyle-elinde-bulundurdugu-hisse-senedi-satisindan-dogan-kazanc-vergiye-tabi-midir/#respond Fri, 01 Mar 2024 12:53:10 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149290 Anonim şirket gerçek kişi ortağının aktifte 2 yıldan fazla bulundurduğu bastırılmış hisse senedini satması durumunda değer artış kazancı doğar mı acaba?

Değer artış kazancı doğmaz.


İLİNTİLİ İÇERİKLER

1- ANONİM ŞİRKETİN PAY (HİSSE) SENEDİ KURULUŞTAN ÖNCE ÇIKARILABİLİR Mİ?
Şirketin ve sermaye artırımının tescilinden önce çıkarılan paylar geçersizdir; ancak, iştirak taahhüdünden doğan yükümlülükler geçerliliklerini sürdürür.

2- PAY SENETLERİNİ KİM ÇIKARIR?
Paylar hamiline yazılı ise yönetim kurulu, pay bedelinin tamamının ödenmesi tarihinden itibaren üç ay içinde pay senetlerini bastırıp pay sahiplerine dağıtır.

3- PAY SENEDİ ÇIKARILMASI TESCİLE TABİ MİDİR?
Yönetim kurulunun hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılmasına ilişkin kararı tescil ve ilan edilir, ayrıca şirketin internet sitesine konulur.

4- PAY SENEDİ ÇIKANA KADAR HANGİ GEÇİCİ BELGE KULLANILIR?
Pay senedi bastırılıncaya kadar ilmühaber çıkarılabilir. İlmühaberlere kıyas yoluyla nama yazılı pay senetlerine ilişkin hükümler uygulanır.

5- AZINLIK HİSSEDARLAR NAMA YAZILI PAY SENEDİ İSTEYEBİLİR Mİ?
Azlık istemde bulunursa nama yazılı pay senedi bastırılıp tüm nama yazılı pay senedi sahiplerine dağıtılır.

6- TESCİLDEN ÖNCE PAY SENEDİ ÇIKARILIRSA SORUMLUSU KİMDİR?
Tescilden önce pay senedi çıkaran kimse, bundan doğan zararlardan sorumludur.


İSTANBUL YMM ODASI

BASTIRILMAMIŞ ANONİM ŞİRKET HİSSESİ DEVRİNDE VERGİLEME

1.GİRİŞ

Anonim şirket hisse devri uzun zamandır vergi ile ilgili kamuoyunda çeşitli tartışmalara konu olmaktadır. Anonim şirketlere ait hisselerin edinilmesi ve elden çıkarılması bir yönüyle Türk Ticaret Kanunu ile ilgili iken diğer yandan Gelir Vergisi Kanunu, Kurumlar Vergisi Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanunu açısından önemli hükümler içermektedir.

Anonim şirket hisselerine; hisse senedi, hisse senedi yerine geçen ilmühaber veya bu iki menkul kıymet basılmadan da sahip olabilmek mümkündür.

Bu raporumuz, senede bağlı hisselerin, senet yerine geçen ilmühaberlerin veya senet bastırılmamış hisselerin devrinde vergi uygulamalarını ele almak amacıyla hazırlanmıştır. Yazı içeriğinde hisse senedi yerine geçen ilmühaber ile yapılan senet devrinde yargı kararına rağmen katma değer vergisi uygulamasının doğru olup olmadığı sorusuna yanıt aranmaktadır.

Konu önce Türk Ticaret Kanunu açısından ele alınmıştır. Bu kapsamda pay senetleri, pay senetlerinin devri, pay defteri konusundaki TTK hükümleri belirtilmiştir.

Daha sonra konunun vergi hukuku açısından değerlendirilmesi sırasında 3 adet özelge ve 1 adet Danıştay kararı ele alınmış bulunmaktadır. Konu platform toplantısında görüşülmüş ve özelgeler ile Danıştay kararı arasındaki çelişki vurgulanmış ve katma değer vergisi yönünden Danıştay kararına uyacak şekilde düzenleme yapılması gereği üzerine büyük çoğunlukla mutabık kalınmıştır.

2.TÜRK TİCARET KANUNU HÜKÜMLERİ

Kanun içeriğinde yer alan ve ilgililerce de bilindiği üzere anonim şirketlerde hamiline ve nama yazılı olmak üzere iki çeşit hisse söz konusudur. Kanun maddelerinde görüleceği gibi hamiline yazılı hisse senetleri için halka açık olmayan anonim şirketlerde hisse senedi basımı 3 ay içinde zorunlu olup, basım kararının tescil edilmesi gerekmektedir. Söz konusu anonim şirketlerde nama yazılı hisse senedinin basılma zorunluluğu ancak azınlık hissesi isterse vardır. Basılacağı zaman karar tescili aranmaz. Dolayısıyla hisseleri nama yazılı olan halka açık olmayan anonim şirketlerde (sayıları 90.000 civarındadır) hisse basılmasına gerek olmadan ticari hayat devam etmektedir. Sahiplik durumları Ticaret Sicil kayıtlarında mevcut bulunmaktadır.

Halka açık olanlarda ise hisse senedi nama veya hamiline olsun basımı zorunlu olup hisse senetleri Merkezî Kayıt Kuruluşu’nda kayda alınmaktadır. TTK ve SPK mevzuatlarına tabi olarak işlemler yürütülmektedir.

Halka kapalı olan anonim şirketler hisse senedi basılıncaya kadar onların yerine geçen ilmühaber kullanabilirler ancak burada da zorunluluk olmadığı 486’ncı madde de belirtilmektedir.

Madde metni şu şekilde ifade edilmiştir; ” –(1) Paylar hamiline yazılı ise yönetim kurulu, pay bedelinin tamamının ödenmesi tarihinden itibaren üç ay içinde pay senetlerini bastırıp pay sahiplerine dağıtır. Yönetim kurulunun hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılmasına ilişkin kararı tescil ve ilan edilir, ayrıca şirketin internet sitesine konulur. Pay senedi bastırılıncaya kadar ilmühaber çıkartılabilir. İlmühaberlere kıyas yoluyla nama yazılı pay senetlerine ilişkin hükümler uygulanır. Azlık istemde bulunursa nama yazılı pay senedi bastırılıp tüm nama yazılı pay senedi sahiplerine dağıtılır.”

Diğer yandan Türk Ticaret Kanununun 484, 487, 489, 491, 493, 494, 498 ve 499 maddelerinde yer alan hükümler de bu hususu desteklemekte olup anonim şirketlerde hisse payına sahip olma ve gerektiğinde devretme aşamasına kadar uygulamaya ilişkin hükümler belirtilmiş bulunmaktadır.

3.VERGİ UYGULAMALARI

3.1. Vergi Kanunu Hükümleri

Vergi kanunları bakımından Gelir Vergisi Kanunu mükerrer 80/1 ve mükerrer 80/4 maddeleri,

Kurumların iştirakinde yer alan hisse senetleri için Kurumlar Vergisi Kanunu Md. 5/1-e ve

Katma Değer Vergisi Kanunu madde 17/4-g ve 17/4-r maddeleri önem arz etmektedir.

Gerçek kişilerin elinde bulunan hisse senetleri veya ilmühaberin devrinde katma değer vergisi söz konusu değildir. Gerçek kişilerin sahibi oldukları anonim şirket hisseleri senede bağlanmamış veya ilmühaber çıkarılmamış ise Gelir İdaresi Başkanlığı bu hisseleri GVK Mükerrer 80/4 kapsamında değerlendirmektedir.

Kapalı A.Ş. olarak TTK’da tanımlanan ve hisse senedi çıkarılmamış ve ilmühabere bağlanmamış ve uzun yıllardır elde tutulan nama yazılı A.Ş. paylarını GVK 80/1’e göre 2 yıl geçtikten sonra satışındaki istisnadan yararlanmayı önleyici bir anlayış söz konusudur.

Hisse senedi veya ilmühaberi çıkarmamış olmakla, bunları yapmış olmanın gerçek kişi açısından bir farkı yoktur. Genel kurula katılmak, yönetim kurulunda yer almak, kâr payı almak vs. hisse sahibi olmanın getirdiği haklar ve sorumluluk hep aynıdır.

Vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetini esas alırsak hisse senedi bastırmak veya ilmühaber çıkarmanın mecbur olmadığı hallerde her şey eşittir ve senede bağlanmamış hisselerin de GVK mükerer 80/1’e göre yorumlanmasına bir engel yoktur.

Aşağıda açıklanan üç adet özelge farklı vurguları nedeniyle seçilmiştir. Danıştay kararı ise idarenin uymadığı bütün vergi kanunları bakımından Hisse Senedi = İlmühaber kavramına vurgu yapmaktadır. Başka bir deyişle yargı hisse senedi ile ilmühaberin farklı olmadığını belirlemiştir. Hisse senedi = İlmühaber kavramı özelgelerde görüleceği üzere KDV için

geçerli sayılmamıştır. Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisi uygulamaları KDV ile bu yönüyle çelişmektedir.

Özellikle 09.09.2013 tarihli özelgede belirtilen “Geçici ilmühaberin hisse senedi mahiyetinde değil iştirak hisselerinin teslimi mahiyetinde değerlendirilmesi gerektiğinden” cümlesinin yasal dayanağı görülememektedir.

Özel bir kanun olan Türk Ticaret Kanununda geçici ilmühaberin hisse senedi yerine çıkarılabileceği hükmüne uymak, tıpkı ihracat işlemlerinde Gümrük kanununda yer alan gümrük beyannamesi yerine geçen belgeleri kullanmak gibidir.

3.2. GİB Özelgeleri

Özelge sisteminde yer alan üç adet özelgenin içinden alınan metinler aşağıda belirtilmektedir.

İlk özelge İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’ndan 23.02.2012 tarihinde alınmıştır. B.07.1.GİB.4.35.16.01-176300-227 sayılı bu özelge geçici ilmühaber kâğıtlarından hisse senedine dönüşen payların satışına ilişkindir. Özelgede;

“232 seri no’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği geçici ilmühaberlerin anonim şirketler tarafından hisse senetlerinin yerini tutmak amacıyla çıkartılan menkul kıymetler olduğu, sahiplerine genel kurul toplantılarına katılmak, oy kullanmak, kâr payı almak gibi pay sahipliği haklarını kazandıran ilmühaberlerin, ilgili anonim şirketçe hisse senetleri düzenlenip ortaklara teslim edildiği anda geçerliliğini kaybettiği, dolayısıyla ilmühaberlerin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesinde, Gelir Vergisi Kanununun hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesine ilişkin hükümlerin uygulanmasını gerektiği ve ilmühaberlerin hisse senetleri ile değiştirilmesi dolayısıyla alınan hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak ilmühaberlerin elde edildiği tarihin dikkate alınacağı belirtilmiştir. “

İkinci özelge İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’ndan 09.09.2013 tarihinde alınmıştır. 39044742-KDV.17-1460 sayılı bu özelge geçici ilmühaberlerle temsil edilen ortaklık paylarının satışına ilişkindir. Özelgede;

“Dolayısıyla ilmühaberlerin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesinde, Gelir Vergisi Kanununun hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesine ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.

Dolayısıyla, şirketinizin iştiraki … A.Ş. nin hisse senedi yerine geçen geçici ilmühaberle temsil edilen ortaklık hisselerinin satılması halinde dikkate alınacak iki yıllık sürenin hesabında, …

Ltd. Şti. nin sermayesine iştirak edilen tarih dikkate alınacak olup geçici ilmühaberlerin satışından elde edilecek kazancın %75 lik kısmının, Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde belirtilen şartların sağlanması halinde kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır”.

Aynı özelgenin KDV bölümünde ise;

“Bilindiği üzere, geçici ilmühaberler anonim şirketler tarafından hisse senetlerinin yerini tutmak amacıyla çıkartılan menkul kıymetlerdir. Sahiplerine genel kurul toplantılarına katılmak, oy kullanmak, kar payı almak gibi pay sahipliği haklarını kazandıran ilmühaberler, ilgili anonim şirketçe hisse senetleri düzenlenip ortaklara teslim edildiği anda geçerliliğini kaybetmektedir”.

………………………

“Geçici ilmühaberin hisse senedi mahiyetinde değil iştirak hisselerinin teslimi mahiyetinde değerlendirilmesi gerektiğinden, bu teslimlerin Kanunun 17/4-g maddesi kapsamda KDV den istisna tutulması mümkün bulunmamaktadır”.

…………………

“Diğer taraftan, ….………. nin geçici ilmühaberle temsil edilen ortaklık hisselerinin teslimi,

ortaklık hisselerinin iki tam yıl süre ile şirket aktifinde kayıtlı olması halinde Kanunun 17/4-r maddesi kapsamında KDV den istisna tutulacak, aksi takdirde genel oranda (%18) KDV ye tabi olacaktır.” Denilmektedir.

Son özelge ise İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’ndan 21.06.2017 tarihinde alınmıştır. 62030549-120 (Mük. 80-2016/211)181606 sayılı bu özelge geçici ilmuhaberlerle temsil edilen ortaklık paylarının satışına ilişkindir. Özelgede;

“05/03/2012  tarihinde  hisselerini  satın  alma  yoluyla  iktisap  ettiğiniz…..  Tic.  A.Ş.’deki

ortaklık payınız 05/02/2016 tarihinde hisse senedi çıkarılmak suretiyle hisse senedine bağlanmış olduğundan, tarafınıza ait hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak şirket hisse senetleri üzerinde tasarruf hakkına sahip olduğunuz 05/02/2016 tarihinin esas alınması gerekmektedir.

Şahsınıza ait bulunan pay senetlerinin tevsik zorunluluğu kapsamında olanlara satış tutarı 7.000 TL’yi aşıyor ise prensip olarak bu satışa ilişkin tüm tahsilat ve ödemelerin aracı finansal kurumlar kullanılarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir.” İfadeleri yer almaktadır.

3.3. Danıştay Kararı

Danıştay 9. Daire E.2010/10221 K.2011/281 sayılı ve 9.2.2011 tarihli kararı ise GİB özelgelerinden farklı bir şekilde konuya yaklaşmaktadır.

Bu karara göre;

“Hisse senetleri, sermaye şirketlerinde ortaklık payının karşılığı olarak çıkarılan ve onu temsil eden kıymetli evrak olup; geçici ilmühaberler ise, hisse senedi çıkarılıncaya kadar geçen sürede hüküm ifade eden, hisse senetlerinin yerini tutmak üzere çıkarılan ve sahiplerine hisse senedi sahiplerinin haklarını sağlayan kıymetli evrak niteliği taşımaktadır.

Bu hükümlere göre hisse senedi ve geçici ilmühaber ayrı iki kıymetli evrak olarak görülse dahi, birbirinin devamı olan aynı hakları sağlayan ve aynı usullere göre çıkarılan, tamamen aynı niteliklere haiz ve birbirini tamamlayan belgelerdir.

Nitekim 232 seri no.lu Gelir Vergisi Tebliği’nde de geçici ilmühaberler anonim şirketler tarafından hisse senetlerinin yerini tutmak üzere çıkarılan menkul kıymetler olduğundan ilmühaberlerin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesine ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği belirtilmiştir.

Bu itibarla, hisse senedi ile geçici ilmühaberlerin: Türk Ticaret Kanununda “Hisse Senetleri” başlığı altında ve aynı kısımda düzenlenmiş olması, geçici ilmühaberin hisse senedi çıkarılıncaya kadar onun yerini tutması, aynı nitelikleri taşıması, birbirinin devamı olması ve sahibine aynı hakları sağlaması nedeniyle, geçici ilmühaberin de vergi hukuku açısından hisse senedi kapsamında bulunduğu sonucuna ulaşıldığından, geçici ilmühaberle yapılan ortaklık payı devrinin, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-g maddesi kapsamında bulunmadığından bahisle yapılan cezalı tarhiyatın bu kısmında ve buna karşı açılan davanın bu kısmını reddeden Vergi Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir” denilmektedir.

Kısaca Danıştay yukarıdaki kararında KDV yönünden de hisse senetleri ile ilmühaberi aynı kabul etmektedir.

4.SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

Yazı içeriğini oluşturan konu platformda görüşülmüştür. Katılımcıların büyük çoğunluğu Danıştay Kararında belirtilen şekilde anonim şirket hisse senetleri ve hisse senedi yerine geçen ilmühaberin bütün vergi kanunları için eşit olarak ele alınması görüşünü belirtmişlerdir.

Maliye Bakanlığınca çıkarılacak tebliğ veya sirküler ile, ilmühaber ile yapılan satışların hisse senedi teslimi ile aynı kabul edilmesi ve bu tür işlemlerin KDV Kanunu 17/4-g maddesine girmesi yönünden düzenleme yapılması önerilmektedir.

Katılımcılar ayrıca TTK madde 487’de belirtilen kapalı anonim şirketlerdeki hisse sahiplerinin, hisse senedi çıkarılmış veya ilmühaber haline gelmiş şirketlerdeki pay sahipleriyle bütün hak ve borçlarının aynı olduğu vurgulanmıştır.

Bu tür şirketlerde hisse sahipleri bu sıfatlarıyla, genel kurula katılmakta, kâr payı almakta, hisselerini devir etmekte, kısaca her konuda yetki kullanmaktadır. İstedikleri anda hisse senedi çıkarma hakkına da sahip bulunmaktadır. Bu nedenlerle katılımcılarca kapalı anonim şirketlerdeki hisse senedi sahipliği tarihinin ortaklık tarihi ile aynı kabul edilmesi yönünde görüş belirtilmiştir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/anonim-sirket-gercek-kisi-ortaginin-2-yildan-fazla-sureyle-elinde-bulundurdugu-hisse-senedi-satisindan-dogan-kazanc-vergiye-tabi-midir/feed/ 0
Bilanço usulüne tabi olan gelir vergisi mükellefi aktifte kayıtlı gayrimenkulünü satarsa vergi ve KDV ödeyecek mi? https://www.muhasebenews.com/bilanco-usulune-tabi-olan-gelir-vergisi-mukellefi-aktifte-kayitli-gayrimenkulunu-satarsa-vergi-ve-kdv-odeyecek-mi/ https://www.muhasebenews.com/bilanco-usulune-tabi-olan-gelir-vergisi-mukellefi-aktifte-kayitli-gayrimenkulunu-satarsa-vergi-ve-kdv-odeyecek-mi/#respond Thu, 14 Sep 2023 05:11:27 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146260 Bilanço usulüne tabi olan Gelir Vergisine tabi mükellefim 2017 yılında işinde kullanmak üzere fatura kesilmek ve kayıtlara alınmak suretiyle mülkiyetini satın aldığı dükkanı 2023 yılında satmış bulunmaktadır. KDV ve Gelir Vergisi yönünden istisnadan yararlanabilir mi?

Gelir Vergisi Mükelleflerinin aktiflerinde kayıtlı gayrimenkulün satışında GV ve KDV istisnası olmaz.

Satış bedeli ile kayıtlı bedel arasındaki fark gelir yazılır. Düzenlenecek faturada satış bedeli + % 20 KDV hesaplanır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bilanco-usulune-tabi-olan-gelir-vergisi-mukellefi-aktifte-kayitli-gayrimenkulunu-satarsa-vergi-ve-kdv-odeyecek-mi/feed/ 0
Aktifte Bulunan Taşınmaz Satışındaki Kurumlar Vergisi ve KDV İstisnası Ne Zaman Kaldırıldı? https://www.muhasebenews.com/aktifte-bulunan-tasinmaz-satisindaki-kurumlar-vergisi-ve-kdv-istisnasi-ne-zaman-kaldirildi/ https://www.muhasebenews.com/aktifte-bulunan-tasinmaz-satisindaki-kurumlar-vergisi-ve-kdv-istisnasi-ne-zaman-kaldirildi/#respond Wed, 26 Jul 2023 04:09:46 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=144750 TÜRMOB-Vergi Sirküleri-17.07.2023/112-1
 
TAŞINMAZ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASINDA DEĞİŞİKLİKLER YAPILDI
 
ÖZET 
 
Kurumların aktifinde en az 2 yıl süreyle tutulan taşınmazların satış veya devrinde uygulanmakta  olan KDV istisnası uygulamasına son verilmiştir. Bu maddenin yürürlük tarihinden önce kurumların aktifinde yer alan taşınmazlar için değişiklik öncesi hükümleri uygulanacaktır. 
 
En az iki yıl süreyle kurumun aktifinde bulunan taşınmazların satış veya devrinden elde edilen kazancın %50 sini istisna tutan düzenlemeye son verilmiştir. Ayrıca 15.7.2023 tarihinden önce kurumların aktifinde bulunan taşınmazların elden çıkarılması halinde kazancın %50si değil sadece %25 i istisna tutulacaktır.

 
TAŞINMAZ’ların 1.1.2024 tarihinden itibaren KISMİ BÖLÜNME işlemlerine konu edilmesine son verilmiştir.

KURUMLARIN AKTİFİNDE EN AZ 2 YIL SÜREYLE BULUNAN TAŞINMAZLARIN SATIŞ VEYA DEVRİNDE UYGULANAN KDV İSTİSNASI KALDIRILMIŞTIR. (Md.7 ve 8)

 
15.7.2023 tarihinden sonra edinilen ve kurumların aktifinde en az 2 yıl süreyle tutulacak taşınmazların satış veya devrinde KDV istisnası uygulamasına son verilmiştir. 
 
15.7.2023 tarihinden önce edinilen ve kurumların aktifinde bulunan taşınmazlarda ise KDV istisnası uygulanmaya devam edecektir. KDV Kanunu’na eklenen Geçici 43 üncü madde ile 15.7.2023 tarihinden önce kurumların aktiflerinde yer alan taşınmazlar için KDV Kanunu’nun 17/4-r bendi hükmünün değişiklik öncesi hükmünün uygulanacağı belirtilmektedir.
 
Düzenlemeler 15.7.2023 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.
 

 

KURUMLARIN EN AZ İKİ YIL SÜREYLE AKTİFİNDE BULUNDURDUĞU TAŞINMAZLARININ SATIŞINDAN ELDE EDİLEN KAZANCA YÖNELİK KURUMLAR VERGİSİ İSTİSNASI KALDIRILMIŞ, 15.7.2023 TARİHİNDEN ÖNCE AKTİFTE BULUNAN TAŞINMAZLARIN YASANIN YÜRÜRLÜK TARİHİNDEN SONRA SATIŞINDAN ELDE EDİLECEK KAZANCA UYGULANACAK İSTİSNA ORANI % 50 DEN % 25 E İNDİRİLMİŞTİR. (Md.19/b ve 22)

 
 
Yapılan düzenleme ile uzun yıllardır vergi mevzuatımızda bulunan ve kurumların mali yapılarının güçlendirilmesine olanak sağlamak amacıyla, en az iki yıl süreyle kurumun aktifinde bulunan taşınmazların satış veya devrinden elde edilen kazancın % 50 sini istisna tutan düzenlemeye son verilmiş; ancak yasanın yürürlük tarihi olan 15.7.2023 den önce kurumların aktifinde bulunan
taşınmazlara ilişkin istisna tamamen kaldırılmak yerine istisna oranı kazanın % 25’ine düşürülmüştür.
 
Daha öncesinde 28/11/2017 tarihli ve 7061 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 1 Ocak 2018 tarihinden önce bu oran % 75 olarak uygulanıyordu. 
 
Yasanın 22 inci maddesi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’na GEÇİCİ MADDE 16 eklenerek, yeni Kanunun yürürlük tarihinden önce kurumların aktifinde bulunan taşınmazların, kanunun yürürlük tarihinden sonra elden çıkarılmasından sağlanan kazançlara kuru mlar vergisi istisnasının uygulanabileceğini; ancak istisnaya tabi tutulacak kazancın ise daha önce geçerli olan % 50 oranı yerine % 25 oranı ile uygulanabileceği hüküm altına alınmıştır.
 

Düzenleme 15.7.2023 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.


 
TAŞINMAZLARIN KISMİ BÖLÜNMEYE KONU EDİLMESİNE SON VERİLMİŞTİR. 
(Md.20)
 
KVK md 19 da yapılan değişikler ile birlikte TAŞINMAZ’ların 1.1.2024 tarihinden itibaren KISMİ BÖLÜNME işlemlerine konu edilmesine son verilmiştir.
 
 

 

Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/aktifte-bulunan-tasinmaz-satisindaki-kurumlar-vergisi-ve-kdv-istisnasi-ne-zaman-kaldirildi/feed/ 0
Şirkete kayıtlı arsanın belli bir yüzdesinin satılması halinde KDV ve Kurumlar Vergisi istisnası Uygulanabilir mi? https://www.muhasebenews.com/sirkete-kayitli-arsanin-belli-bir-yuzdesinin-satilmasi-halinde-kdv-ve-kurumlar-vergisi-istisnasi-uygulanabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/sirkete-kayitli-arsanin-belli-bir-yuzdesinin-satilmasi-halinde-kdv-ve-kurumlar-vergisi-istisnasi-uygulanabilir-mi/#respond Sat, 10 Jun 2023 02:32:28 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=143388 Limited firma arsası mevcut 5 yıldır aktifte Bu arsanın 1/3 ünü bir şahsa satacaktır Bu durumda arsanın 1/3 ünü satması Satışın KDV’siz yapılması ve % 50 kurumlar vergisi istisnasını uygulayabilir miyiz?

Arsanın tamamı değil de 1/3 ünün satılması KDV ve kurumlar vergi istisnası uygulanmasında engel teşkil eder mi yoksa yararlanılabilir mi?

Arsanın tamamı satılınca istisna uygulanır diye bir kural olmaz. KVK ve KDVK daki şartlar var ise istisna uygulanır.


BENZER VE İLİNTİLİ İÇERİK

 5 yıldan fazla elden tutulan arsa satışından doğacak vergiler nelerdir? Rayiç bedel ile piyasa değeri arasından KDV ödemesi çıkar mı kişi vergi mükellefi değildir?

KURUMLAR VERGİSİ İSTİSNASI

520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun istisnaları düzenleyen 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde; kurumların EN AZ İKİ TAM YIL süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı ile aynı süreyle AKTİFLERİNDE YER ALAN TAŞINMAZLARIN SATIŞINDAN DOĞAN KAZANÇLARIN %50’LİK KISMININ KURUMLAR VERGİSİNDEN MÜSTESNA OLDUĞU, bu istisnanın satışın yapıldığı dönemde uygulanacağı ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmının satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulmasının ve satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesinin şart olduğu, bu sürede tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergilerin ziyaa uğramış sayılacağı, aynı şekilde istisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen kısmına uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergilerin de ziyaa uğramış sayılacağı, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında olduğu hükme bağlanmıştır. 

Diğer yandan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.6.2.3.4. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması” başlıklı bölümünde de “Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır

İstisna uygulaması esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerlidir. Ancak, faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmaları mümkün değildir. 

Satışa konu edilen kıymetlerin iki tam yıl kurum aktifinde kayıtlı olması da durumu değiştirmeyecektir. Aynı durum, satmak üzere taşınmaz inşaatı ile uğraşan mükellefler açısından da geçerlidir. Ancak, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilecek; taşınmaz ticaretine konu edilen veya kiralama ya da başka surette değerlendirilen taşınmazların satış kazancı ise istisnaya konu edilmeyecektir. Açıklamalarına yer verilmiştir. 

Bu itibarla, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin sadece faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilecek olup bu mükelleflerin diğer taşınmazlarının satış kazancının istisnaya konu edilmesi mümkün bulunmamaktadır. Satışa konu edilecek taşınmazların iki tam yıl süreyle kurum aktifinde kayıtlı olması da durumu değiştirmemektedir. 

KDV İSTİSNASI

Kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler KDV’den istisnadır. Bu istisnaya konu olan taşınmazlar Türk Medeni Kanunu’nda “Taşınmaz” olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır. 

İki tam yıldan fazla bir süredir kurumların aktifinde yer alan arsa, fabrika binası ve mütemmim cüzlerinin birlikte tek bir bedelle satışı KDV’ den istisnadır. 

Ancak, eklenti olarak kabul edilen demirbaş ve teçhizatın satılması halinde bunların bedeli üzerinden KDV hesaplanır. 

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-r maddesinde bahsi geçen “kurum” ibaresi, Kurumlar Vergisi Kanunu’nda sayılan kurumlar vergisi mükelleflerini ifade etmektedir. İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan (taşınmazların mutat olarak alım satımının yapılması veya kiraya verilmesi) kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz. Söz konusu istisna uygulamasında bahsi geçen “kurum” ibaresi, Kurumlar Vergisi Kanunu’nda sayılan kurumlar vergisi mükelleflerini ifade ettiğinden, şahsi işletmelerin aktifinde kayıtlı taşınmazların satışında istisna uygulanması mümkün değildir. 

Satışa konu edilecek taşınmazların (arsa, arazi, bina) satışında istisna uygulanabilmesi için kurumların aktifinde asgari 2 tam yıl (730 gün) kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir. 

MÜKELLEF GELİR VERGİSİ MÜKELLEFİ İSE HİÇBİR İSTİSNA UYGULANMAZ.

SATIŞ İLE ALIŞ ARASINDAKİ FARK VERGİYE TABİ OLUR SATIŞ ÜZERİNDEN %18 KDV HESAPLANIR.

_________________________

 

Aktife kayıtlı arsamızı sattık. İstisnadan yararlanıyoruz. Taşınmaz kazanç istisnasından burada satış bedeli öreğin 400.000 TL’dir. Satışın tamamı istisna kapsamında mıdır? Faturada KDV hesaplanmalı mıdır?

Aktif de kayıtlı Gayrimenkulün satışından elde edilen kazanç istisna kapsamında ise, Bu satış için düzenlenecek Faturada KDV hesaplanmaz. (KDVK Md.17/4-r) İstisna uygulanmıyor ise Satış bedelinin tamamı üzerin den KDV hesaplanır % 50 sinden hesaplama olmaz. 

Konu ile ilgili KVK 5. Maddesini ve KDVK 17/4-r maddesini inceleyiniz.

________________________

Şirket aktifine kayıtlı taşınmazın kamulaştırılması sonucu elde edilen kazancın istisna kapsamında olup olmadığı da aşağıdaki özelge’de belirtilmiştir.

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR VERGİLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

 

   
Sayı : 62030549-125[5-2015/237]-279599 08.09.2017
Konu : Şirket aktifine kayıtlı taşınmazın kamulaştırılması sonucu elde edilen kazancın istisna kapsamında olup olmadığı.  
         

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, şirket ana sözleşmesinde gayrimenkul alım satımı faaliyetinin de bulunduğu ancak kuruluştan bu yana gayrimenkul alım satımının yapılmadığı ve akaryakıt işletmesi faaliyetinizin geçici olarak durdurulması üzerine taşınmazınızı kiraya verdiğinizi, 14.10.2004 tarihinden itibaren şirket adına kayıtlı olan ve hayvan yetiştirme faaliyetine tahsis edilen 38.906 m² büyüklüğündeki taşınmaz üzerinde yetiştirilen hayvanlardan elde edilen süt ürünlerinin ticaretinin yapıldığı, bu yerin 15.122,15 m²’lik kısmının …… Otoyolu yapımı nedeniyle Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından 26.01.2015 tarihinde kamulaştırıldığı belirtilerek, Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci ve Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinde yer alan istisnalardan yararlanılıp yararlanılamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca; kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların % 75’lik kısmı maddede belirtilen şartlar çerçevesinde kurumlar vergisinden istisnadır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.6. Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan hakları satış kazancı istisnası” başlıklı bölümünde, taşınmaz ve iştirak hissesi satış kazancı istisnasına yönelik ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.

Aynı Tebliğin “5.6.2.4.1. Taşınmazlar ile iştirak hisselerinin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası ve kamulaştırılması” başlıklı bölümünde ise, istisnanın uygulanabilmesi için taşınmazlar ile iştirak hisselerinin satılması ve bu işlemden bir kazanç elde edilerek, satan kurumun mali yapısında bir iyileşmenin olması gerektiği, bu nedenle, söz konusu aktif kalemlerin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası gibi işlemlerin istisna kapsamına girmediği belirtilmiş ancak, kamulaştırma işlemlerinin kurumların finansman olanaklarını artıracağından istisna uygulaması kapsamında değerlendirilebileceğine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

Söz konusu istisnanın, faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralaması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde bulundurdukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlara uygulanması mümkün bulunmayıp, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilmesi mümkündür.

Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, iki tam yıldan fazla süreyle şirketiniz aktifinde kayıtlı olan, tapu senedinde üç ahır bir samanlığı olan bahçeli kargir ev olarak nitelendirilen ve hayvan yetiştirme faaliyetine tahsis edilen yerin 15.122,15 m²’lik kısmının 26.01.2015 tarihinde kamulaştırılması nedeniyle elde edilen kazancın %75’lik kısmının, Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan diğer şartları da sağlamanız kaydıyla, kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır.

II- KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

– 17/4-r maddesinde; kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin vergiden istisna olduğu,

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin ise istisna kapsamında yer almadığı,

İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı,

hükmüne yer verilmiştir.

Bu hükümlerin uygulanmasına ilişkin olarak, KDV Genel Uygulama Tebliğinin “II/FSosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar” başlıklı bölümünün “4.16.İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan İştirak Hisseleri ve Taşınmazların Satışı” bölümünde gerekli açıklamalar yapılmış olup,

“4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması” başlıklı bölümünde de;

“Satışa konu edilecek taşınmazlar (arsa, arazi,bina) ile iştirak hisselerinin satışında istisna uygulanabilmesi için kurumların aktiflerinde, belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde asgari 2 tam yıl (730 gün) kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir.

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan (taşınmazların mutat olarak alım satımının yapılması veya kiraya verilmesi) kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz…”[2] 

denilmiştir.

Konuya ilişkin olarak 60 No.lu KDV Sirkülerinin “8.2.4. İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan Taşınmazların Satışı” başlıklı bölümünde gerekli açıklamalar yapılmıştır.

Buna göre, şirketin amaç ve konuları arasında gayrimenkul alım satımı ve komisyonculuğu yer almakla birlikte, yine amaç ve konuları arasında yer alan hayvancılık faaliyeti ile ilgili iki tam yıldan fazla süreyle şirket aktifinde kayıtlı olan ve tapu senedinde üç ahır bir samanlığı olan bahçeli kargir ev olarak nitelendirilen ve hayvan yetiştirme faaliyetine tahsis edilen yerin 15.122,15 m²’lik kısmının 26/01/2015 tarihinde kamulaştırılması işlemi nedeniyle KDV Kanununun 17/4-r maddesinde yer alan istisna hükmünden yararlanılması mümkün bulunmaktadır.     

________________________

T.C.

MALİYE BAKANLIĞI

Gelir İdaresi Başkanlığı

KATMA DEĞER VERGİSİ SİRKÜLERİ/60

Konusu      : 

Tarihi         : 08/08/2011

Sayısı          : KDVK-60/2011-1

8.2.4. İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan Taşınmazların Satışı

KDV Kanununun 17/4-r maddesine göre, kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler KDV’den müstesnadır.

Bu hüküm uyarınca, kurumların aktiflerinde, belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde en az iki tam yıl süreyle bulunan taşınmazların (arsa, arazi, bina) satışı KDV den müstesnadır. Bu satışların müzayede suretiyle yapılması halinde de istisna uygulanacaktır.

Ancak, istisna hükmü, istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz teslimleri için geçerli olmadığından, taşınmazların ticaretini yapan kurumlar ile mülkiyetlerindeki taşınmazları ticari bir organizasyon içinde satan belediyeler ve il özel idarelerinin bu istisnadan faydalanmaları mümkün değildir.

Örnek 5:

Bir Belediye yirmi beş yıl önce iktisap ettiği bir arsayı açık artırma yoluyla satışa çıkarmıştır. Belediyenin bu satış işlemi KDV Kanununun 17/4-r maddesi kapsamında KDV’den müstesnadır.

Örnek 6:

İl Özel İdaresi, 1975 yılında inşa ettirdiği ve o tarihten bu yana da bölümler halinde kiraya verdiği bir işhanının sinema, düğün ve konferans salonları ile büro olarak kullanılan yirmi ayrı bölümünü ihale yoluyla satışa çıkarmıştır.

İl Özel İdaresi adına kayıtlı bulunan muhtelif sayıda taşınmazın devamlılık arz edecek şekilde satışı ticari faaliyet sayılacağından, bu faaliyetler nedeniyle adı geçen il özel idaresine bağlı iktisadi işletme oluşacaktır. Bu iktisadi işletme tarafından ticareti yapılan taşınmazların satışı, müzayede yoluyla yapılsa dahi Kanunun 17/4-r maddesindeki istisna hükmü kapsamında değerlendirilmeyecek ve genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabi olacaktır.

Finansal kiralamaya konu taşınmazların mülkiyetinin, sözleşme süresi sonunda kiracı şirket tarafından iktisap edilmesinin öngörülmüş olması halinde, bu taşınmazın kiracı şirket tarafından satışında Kanunun 17/4-r maddesindeki “kurumların aktifinde iki tam yıl süreyle bulunma” koşulunun gerçekleşmesinde taşınmazın kiracı şirket tarafından iktisap edildiği tarih esas alınacaktır.

8.2.5. Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar gereğince;

– İcra daireleri ile mahkeme satış memurlukları tarafından müzayede yoluyla yapılan taşınmaz satışları KDV’ye tabidir. Bu satışlarda KDV Kanununun istisna ve oranlara ilişkin hükümleri geçerlidir.   

Dolayısıyla müzayede yoluyla 150 m2 ye kadar konut satışları %1 oranında KDV’ye tabi tutulacaktır. 150 m2 nin üzerindeki konutlar ile m2 sınırlaması olmaksızın iş yeri, arsa ve arazi gibi diğer taşınmaz satışları ise genel oranda (%18) KDV’ye tabi olacaktır.

– 5018 sayılı Kanunun eki (I) sayılı cetvelde yer alan kamu idareleri tarafından yapılacak taşınmaz satış ve kiralamaları ile irtifak hakkı tesisi, kullanma izni ve ön izin verilmesi işlemleri KDV Kanununun 17/4-p maddesi kapsamında KDV’den müstesnadır.

– 3/7/2009 tarihinden önce bina inşaat ruhsatı alan konut yapı kooperatiflerinin, m2 büyüklüğüne bakılmaksızın üyelerine yapacakları konut teslimleri KDV Kanununun geçici 28 inci maddesine göre KDV’den müstesnadır. 3/7/2009 tarihinden sonra bina inşaat ruhsatı alan konut yapı kooperatiflerinin net alanı 150 m2 ye kadar konut teslimleri %1, diğer tüm taşınmaz teslimleri ile 150 m2 nin üzerindeki konut teslimleri ise %18 oranında KDV’ye tabi tutulacaktır.

– İki tam yıl süreyle kurumların aktifinde, belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazların yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde satışı KDV Kanununun 17/4-r maddesi kapsamında KDV den müstesnadır. Ancak, bu kapsamdaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumlar, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazlar için bu istisnadan faydalanamayacaklardır.

KDV Kanun 17/4-r maddesi

4. Diğer İstisnalar:

r) Kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara, finansal kiralama ve finansman şirketlerine borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara, finansal kiralama ve finansman şirketlerine devir ve teslimleri ile bu taşınmaz ve iştirak hisselerinin finansal kiralama ve finansman şirketlerince devir ve teslimi.[31]

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimleri istisna kapsamı dışındadır.

İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınır.

Bu fıkranın (u) bendi kapsamında varlık kiralama şirketlerine ve (y) bendi kapsamında finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarına devredilen taşınmaz ve iştirak hisselerinin, kaynak kuruluş ve kiracı tarafından üçüncü kişilere satışına ilişkin en az iki tam yıl aktifte bulundurma süresinin hesabında, bu taşınmaz ve iştirak hisselerinin varlık kiralama şirketleri, finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarının aktifinde bulunduğu süreler de dikkate alınır.[32]

Kurumlar Vergisi Kanunu yönünde istisna uygulamasını hüküm altına alınan İstisnalar başlıklı 5’inci maddesi;

e)  (7061 sayılı kanunun 89 uncu maddesiyle değişen cümle; Yürürlük: 05.12.2017)  Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri (7394 sayılı kanunun 22 nci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 15.04.2022), rüçhan hakları ve bu fıkranın (a) bendi kapsamında istisna kazançlarına kaynak oluşturan yatırım fonlarının katılma paylarının(13) satışından doğan kazançların %75’lik kısmı ile aynı süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından doğan kazançların %50’lik kısmı.(*****)

Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır.

İstisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır. Aynı süre içinde işletmenin tasfiyesi (bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünmeler hariç) halinde de bu hüküm uygulanır.

Bedelsiz olarak veya rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle itibarî değeriyle elde edilen hisse senetlerinin elde edilme tarihi olarak, sahip olunan eski hisse senetlerinin elde edilme tarihi esas alınır.

(6728 sayılı kanunun 56 ıncı maddesiyle değişen paragraf;Yürürlük 09.08.2016)Devir veya bölünme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının satışında aktifte bulundurma sürelerinin hesabında, devir olunan veya bölünen kurumda geçen süreler de dikkate alınır. 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, kurumlar tarafından finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarına veya 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine devredilen taşınmazların kiracı ya da kaynak kuruluş tarafından üçüncü kişilere satışında, aktifte bulundurma sürelerinin hesabında, bu taşınmazların finansal kiralama şirketi, katılım bankaları, kalkınma ve yatırım bankaları ile varlık kiralama şirketinin aktifinde bulunduğu süreler de dikkate alınır. (****)

Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirkete-kayitli-arsanin-belli-bir-yuzdesinin-satilmasi-halinde-kdv-ve-kurumlar-vergisi-istisnasi-uygulanabilir-mi/feed/ 0
BSMV mükellefiyeti olup KDV mükellefiyeti bulunmayan bir mükellefin aktifinde bulunan motosikleti satması durumunda KDV hesaplanması gerekir mi? https://www.muhasebenews.com/bsmv-mukellefiyeti-olup-kdv-mukellefiyeti-bulunmayan-bir-mukellefin-aktifinde-bulunan-motosikleti-satmasi-durumunda-kdv-hesaplanmasi-gerekir-mi/ https://www.muhasebenews.com/bsmv-mukellefiyeti-olup-kdv-mukellefiyeti-bulunmayan-bir-mukellefin-aktifinde-bulunan-motosikleti-satmasi-durumunda-kdv-hesaplanmasi-gerekir-mi/#respond Tue, 24 Jan 2023 07:28:50 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=137465 BSMV mükellefiyeti olup KDV mükellefiyeti bulunmayan bir mükellefin aktifde bulunan motosikleti satması durumunun KDV açısından uygulaması nasıl olmalıdır?

BSMV Mükellefleri KDV mükellefiyeti olmaz. Motosiklet satışı için KDV tahsil etmezler. Fatura yerine dekont düzenlerler.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bsmv-mukellefiyeti-olup-kdv-mukellefiyeti-bulunmayan-bir-mukellefin-aktifinde-bulunan-motosikleti-satmasi-durumunda-kdv-hesaplanmasi-gerekir-mi/feed/ 0
Rent a car şirketinde aktifte kayıtlı araçlar için ayrılacak amortismanlar 740 mı 770 hesapta mı takip edilmelidir? https://www.muhasebenews.com/rent-a-car-sirketinde-aktifte-kayitli-araclar-icin-ayrilacak-amortismanlar-740-mi-770-hesapta-mi-takip-edilmelidir/ https://www.muhasebenews.com/rent-a-car-sirketinde-aktifte-kayitli-araclar-icin-ayrilacak-amortismanlar-740-mi-770-hesapta-mi-takip-edilmelidir/#respond Mon, 28 Feb 2022 09:04:37 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123208 Rent a car şirketinde aktifte kayıtlı araçlar için ayrılacak amortismanlar 740 mı 770 hesapta mı takip edilmelidir?
Not : Şirketin genel hizmet giderleri 740 hesapta izlemekteyiz.

Hizmet işletmelerinde “Hizmet üretim maliyeti” (740) hesabı kullanılır . Bu işletmeler 710-720- ve 730 hesap kullanmaz. Ayrıca ihtiyaca göre 760- 770 ve 780 hesaplarda kullanılacaktır. Araç üretim işlerinde kullanılıyor ise amortisman gideri 740 hesap da, üretim dışında (satış pazarlama gibi) kullanılıyor ise 760 veya 770 hesap kullanılır.


Binek Oto giderlerinin 2022 Yılına ilişkin hadler

Kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedeli 8.000 TL,

Gider olarak indirim konusu yapılabilecek özel tüketim vergisi ve katma değer vergisinin toplam tutarı 200.000 TL,

Amortisman olarak indirim konusu yapılabilecek tutar; özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç 230.000 TL, vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hallerde 430.000 TL,

 


Bir LTD.ŞTİ Faaliyeti rent a car olarak kuruldu. 10 adet araç aldı kiralama yapabilmek için almış olduğu araçları tdhp hangi kodlarda izlememiz gerekmektedir. Demirbaş olarak yıllara sari amortisman uygulanacak mıdır?

254 Hesap kullanılır. “yıllara sari amortisman” diye bir uygulama olmaz

VUK Madde 320 Amortisman süresi, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar. Bu sürenin yıl olarak hesaplanması için (1) rakamı mükellefçe uygulanan nispete bölünür. 

Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri hariç olmak üzere, işletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilir. Her yılın amortismanı ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabilir. Amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispeten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresi uzatılamaz. “”” 

Yukarıdaki hükümlere göre KIST DÖNEM amortisman uygulanmaz.


İkinci el oto alım satımı faaliyetinde binek otomobiller için yapılan giderlerin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı

Sayı: 38418978-120[40-2020/9-İ]-451502
Tarih: 23/12/2021

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

ACELE

Sayı

:

38418978-120[40-2020/9-İ]-451502

23.12.2021

Konu

:

İkinci el oto alım satımı faaliyetinde binek otomobiller için yapılan giderlerin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hk.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden; faaliyetinizin “Otomobillerin ve Hafif Motorlu Kara taşıtlarının Belirli Bir Mala Tahsis Edilmiş Mağazalarda Perakende Ticareti (Galericiler Dahil)” diğer bir ifadeyle ikinci el otomobil alım-satımı olduğu ve alım satıma konu olan araçların bilançoda “153-Ticari Mallar” hesabında izlendiği belirtilerek, faaliyete konu otomobiller için yapılan giderlerin Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde hüküm altına alınan gider kısıtlamasına tabi olup olmayacağı hususunda görüş talep ettiğiniz anlaşılmış olup Başkanlığımız görüşüne aşağıda yer verilmiştir.

1-VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:

213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

– 262 nci maddesinde, “Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamını ifade eder.”,

– 274 üncü maddesinde, “Emtia, maliyet bedeliyle değerlenir…”

hükümlerine yer verilmiştir.

Ayrıca, mezkur Kanunun 175 ve mükerrer 257 nci maddelerinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak, 26.12.1992 tarihli ve 21447 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğinin “Tekdüzen Hesap Çerçevesi Hesap Planı ve Hesap Planı Açıklamaları” başlıklı bölümünde, “153. Ticari Mallar: Herhangi bir değişikliğe tabi tutulmadan satmak amacı ile işletmeye alınan ticari mallar (emtia) ve benzeri kalemler bu hesapta yer alır. Satın alınan ticari mallar (emtia) maliyet bedeli ile bu hesaba borç, satılması veya herhangi bir nedenle ambardan çekilmesinde ise maliyet bedeli ile alacak kaydedilir.” açıklaması yer almaktadır.

Buna göre, ikinci el kara taşıtı ticareti (galericilik) faaliyetiniz kapsamında satmak amacıyla iktisap ettiğiniz araçların, emtia olarak maliyet bedeli ile kayıtlara alınması gerekmekte olup söz konusu araçlara ilişkin yapılan yakıt, normal bakım ve onarım giderlerinin maliyet bedelinin hesabında dikkate alınmaması icap etmektedir.

2-GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde; “Her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazançlar ticari kazançtır.” hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Kanunun “Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 38 inci maddesinde;

Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

  1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
  2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

 Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.”

hükmü yer almaktadır.

Mezkur Kanunun 40 ıncı maddesinde safi kazancın tespitinde indirilecek giderler bentler halinde sayılmış olup maddenin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde; faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’inin safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilebilmesi için yapılan genel giderlerin matrahtan indirilebilmesi için giderle kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında açık, güçlü bir illiyet bağının mevcut olması, giderin işin önemi ölçüsünde yapılmış olması, giderin keyfi olmaması, yani kazancın elde edilmesi için mecburi olarak yapılması, yapılan gider karşılığında gayri maddi bir kıymet iktisap edilmemiş olması ve maliyete dahil edilecek giderlerden olmaması gerekir.

Ayrıca, bu giderlerin fatura ve fatura yerine geçen vesikalar gibi tevsik edici belgelere dayanması ve yasal kayıtlarda izlenmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, konu ile ilgili açıklamalara yer verilen 311 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “Binek Otomobillerin Giderleri ve Amortismanlarının Vergi Matrahından İndirilmesi” başlıklı beşinci bölümünün “Binek otomobillere ilişkin tamir, bakım, yakıt ve benzeri cari giderler”başlıklı 14 üncü maddesinde;

(1) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i, gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.

(2) İşletmeye veya envantere dâhil olup ticari veya mesleki faaliyette kullanılan binek otomobillerin giderleri sınırlandırılmakta olup, bu sınırlama esas itibarıyla faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere binek otomobillerin giderlerini kapsamaktadır.

(3) Birinci fıkra kapsamındaki giderler genel olarak taşıtların tamir, bakım, yakıt, sigorta ve benzeri cari giderleridir.

(4) Yapılan giderlerin işletmeye veya envantere kayıtlı ya da kiralama yoluyla edinilen binek otomobillere ilişkin olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

…”

açıklamaları yer almaktadır.

Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre; kısmen veya tamamen binek otomobillerin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi faaliyetiyle iştigal etmediğiniz anlaşıldığından, satışa konu edilmek üzere “153-Ticari Mallar” hesabında izlemek suretiyle işletmenize kayıtlı olan ve işte kullanılan binek otomobillere ait yakıt, bakım ve onarım gibi giderlerin en fazla %70’inin ticari kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/rent-a-car-sirketinde-aktifte-kayitli-araclar-icin-ayrilacak-amortismanlar-740-mi-770-hesapta-mi-takip-edilmelidir/feed/ 0
Kurumlar Vergisi Kanununa göre taşınmaz satış kazancı istisnasından faydalanmak için şartlar nelerdir? https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-kanununa-gore-tasinmaz-satis-kazanci-istisnasindan-faydalanmak-icin-sartlar-nelerdir-2/ https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-kanununa-gore-tasinmaz-satis-kazanci-istisnasindan-faydalanmak-icin-sartlar-nelerdir-2/#respond Thu, 02 Jul 2020 06:26:07 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=87854 Bu istisna, 5520 sayılı Kurumlar  Vergisi Kanununun 5/1-e maddesinde hüküm altına alınmış; ayrıca 1 seri no.lu  Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.6.Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve  rüçhan hakları satış kazancı istisnası” başlıklı bölümünde de ayrıntılı  açıklamalara yer verilmiştir.

İstisnadan faydalanmanın  şartları:

– Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının en az iki tam yıl süreyle aktifte bulundurulması,

– Satış kazancının istisnadan  yararlanan kısmının, satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar  pasifte özel bir fon hesabında tutulması,

– Satış bedelinin, satışın  yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi,

– Fon hesabında tutulan  kazançların işletmeden çekilmemesi (İstisna uygulamasında, satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulması gereken kazançların, beş yıl içinde fon hesabından başka bir hesaba (sermayeye ilave hariç) nakledilmesi, işletmeden çekilmesi, dar mükellef kurumlar tarafından yurt dışına transfer edilmesi veya bu süre içinde işletmenin tasfiyeye girmesi halinde, bu işlemlere tabi tutulan kazanç kısmı için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, Vergi Usul Kanunu uyarınca vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte alınacaktır),

– Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile  uğraşılmaması.

 


Kaynak: gib.gov.tr
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Gayrimenkul satış kazancının tespitine esas alış bedelinin endekslemesi hangi tarih ve tutara göre yapılır?

Aktifteki gayrimenkul satış kazancı istisnasını sermayeye ekleyebilir miyim?

Gayrimenkul satış kazancını hesaplarken alış bedelini bugüne nasıl getireceğiz?

 

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/kurumlar-vergisi-kanununa-gore-tasinmaz-satis-kazanci-istisnasindan-faydalanmak-icin-sartlar-nelerdir-2/feed/ 0
Taşınmazın aktifte iki yıl bulunma zorunluluğunda gün hesabı mı yapılır? https://www.muhasebenews.com/tasinmazin-aktifte-iki-yil-bulunma-zorunlulugunda-gun-hesabi-mi-yapilir/ https://www.muhasebenews.com/tasinmazin-aktifte-iki-yil-bulunma-zorunlulugunda-gun-hesabi-mi-yapilir/#respond Fri, 14 Sep 2018 14:00:40 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=34080 Taşınmazın aktifte iki yıl bulunma zorunluluğunda gün hesabı mı yapılır?


KONU
Taşınmazın aktifte iki yıl kullanılmasının tespiti


SORU
… Belediyesine ait …ı Mahallesi … ada … no.lu parselde kayıtlı taşınmazın 2886 sayılı Kanun ve şartname dahilinde açık teklif usulü ile ihaleye çıkartıldığı,

Yapılan ihale sonucunda söz konusu taşınmazın … tarih ve … İhale-13 sayılı Belediye Encümen kararı ile % 25’i peşin, kalanı 12 eşit taksitle 2 … TL bedel üzerinden Şirketinize satıldığı,  belirtilerek,  ilgili taşınmazın KDV Kanununun 17-4-r maddesi gereğince 2 tam yıl (730 gün) süre ile mülkiyetinde kalıp kalmadığının hesaplanmasında;

– Belediye tarafından bu taşınmazın satışına ilişkin ihale tarihinin mi,
– Taşınmaza ilişkin yapılan protokol tarihinin mi,
– Yoksa tapu devir tarihinin mi dikkate alınacağı hak.


CEVAP
KDV Kanununun 17/4-r maddesinde; kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimleri KDV’den müstesna tutulmuştur. 

Buna göre, KDV Kanununun 17/4-r maddesinde yer alan “iki yıl mülkiyetinde bulundurma” şartının hesabında söz konusu arsaların satışına ilişkin ihalenin kesinleştiği tarihin dikkate alınması gerekmektedir.

 


 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

 

Sayı : 37009108-130[17.Md/2015-291]-37523 31/12/2015
Konu : Taşınmazın aktifte iki yıl kullanılmasının tespiti

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; … Belediyesine ait …ı Mahallesi … ada … no.lu parselde kayıtlı taşınmazın 2886 sayılı Kanun ve şartname dahilinde açık teklif usulü ile ihaleye çıkartıldığı,

Yapılan ihale sonucunda söz konusu taşınmazın … tarih ve … İhale-13 sayılı Belediye Encümen kararı ile % 25’i peşin, kalanı 12 eşit taksitle 2 … TL bedel üzerinden Şirketinize satıldığı,belirtilerek,  ilgili taşınmazın KDV Kanununun 17-4-r maddesi gereğince 2 tam yıl (730 gün) süre ile mülkiyetinde kalıp kalmadığının hesaplanmasında;

– Belediye tarafından bu taşınmazın satışına ilişkin ihale tarihinin mi,

– Taşınmaza ilişkin yapılan protokol tarihinin mi,

– Yoksa tapu devir tarihinin mi dikkate alınacağı konusunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

KDV Kanununun 17/4-r maddesinde; kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimleri KDV’den müstesna tutulmuştur.

Buna göre, KDV Kanununun 17/4-r maddesinde yer alan “iki yıl mülkiyetinde bulundurma” şartının hesabında söz konusu arsaların satışına ilişkin ihalenin kesinleştiği tarihin dikkate alınması gerekmektedir.


Kaynak:Gib
Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


BENZER İÇERİKLER

Şirket Aktifindeki Taşınmazın Kamulaştırılması Sonucu Elde Edilen Kazanç İstisna Kapsamına Girer mi?

Şirket Aktifindeki Taşınmaz, Sat-Kirala-Geri Al Yöntemi İle Alındıktan Sonra Satılması Halinde KDV ve Kurumlar Vergisi İstisnasından Faydalanabilir mi?

Şirket Aktifine Kayıtlı Olmayan Fakat İntifa Hakkı Sahipliği Bulunan Taşınmazın Satışı Kurumlar Vergisi İstisna Kapsamında mıdır?

Şirket Aktifine Kayıtlı Olmayan ve Kamuya Ait Taşınmaz Üzerinde Kurulan İntifa Hakkının Satışından Elde Edilen Kazanç İstisna Kapsamında mıdır?

Şirket Aktifine Kayıtlı Taşınmaz Parsellenerek Satılması Durumunda Kurumlar Vergisi İstisnasından Faydalanabilir mi?

Şirket Aktifinde Kayıtlı Taşınmazın Finansal Kiralama Şirketine Satışından Elde Edilen Kazanç İstisna Kapsamına Girer mi?

]]>
https://www.muhasebenews.com/tasinmazin-aktifte-iki-yil-bulunma-zorunlulugunda-gun-hesabi-mi-yapilir/feed/ 0
Gayrimenkul Satış Kazancının Vergisi Arttı https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satis-kazancinin-vergisi-artti-06-aralik-2017/ https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satis-kazancinin-vergisi-artti-06-aralik-2017/#respond Mon, 19 Mar 2018 07:45:58 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=24731 1- Hangi Gayrimenkul Satış Kazançlarının Vergisi Arttı?
05.12.2017 Tarih ve 30261 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 7061 sayılı torbanın 89’uncu maddesi ile Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından doğan kazançların %50’lik kısmının Kurumlar vergisinden istisna olduğu hüküm altına alındı.

Değişiklik yapılmadan önce bu istisna oranı %75 olarak uygulanıyordu.

Değişiklik öncesi en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından kazanç elde eden kurum, karın %75’lik kısmı Kurumlar vergisinden istisna edildiği için sadece %25’lik kısmı için vergi ödüyordu. Ancak artık yarısı için vergi ödeyecek.

2- Uygulamanın Başlangıç tarihi nedir?
Yukarıda geçen değişiklik 01 Ocak 2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir. (7061 sayılı kanun 123’nci maddesinin “b” fıkrası gereği)

Bunun anlamı; 2017 yılı sonuna kadar karlı olarak satılan ve yukarıdaki 1’nci maddede sayılan şartları sağlayan taşınmazlar için ödenecek vergi daha az olacak.

3- Bu istisna hangi kanunda yer alıyor?
Bahsi geçen Kurumlar vergisi istisnası 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun İstisnalar başlıklı 5’nci maddesinde yer almaktadır.

4- Değişikliğin ödenecek vergiye etkisi ne kadar olacaktır?
Örnek:
ABC Ltd.Şti tarafından, 2014 Yılında satın alınan ve net defter değeri 1 Milyon TL olan İşyeri binası 25.02.2018 Tarihinde 2 Milyon TL’ye satılmıştır. Satıştan 1 Milyon TL kazanç elde edilmiştir. (TEFE/ÜFE endeksi ihmal edilmiştir.) Değişiklik sonrası ödenecek vergi öncekin göre 2 kat artmaktadır. Örnekte 50.000 TL olan kurumlar vergisi 100.000 TL’ye çıkmaktadır.

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

 

]]>
https://www.muhasebenews.com/gayrimenkul-satis-kazancinin-vergisi-artti-06-aralik-2017/feed/ 0