Tescilinde – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Wed, 26 May 2021 07:52:59 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 İntifa sözleşmesinin milli gemi siciline tescilinde harç uygulaması https://www.muhasebenews.com/intifa-sozlesmesinin-milli-gemi-siciline-tescilinde-harc-uygulamasi/ https://www.muhasebenews.com/intifa-sozlesmesinin-milli-gemi-siciline-tescilinde-harc-uygulamasi/#respond Wed, 26 May 2021 09:51:09 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=109819 T.C.GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

Sayı

:

97895701-140.07[2019/704]-E.712189

28.09.2020

Konu

:

İntifa sözleşmesinin milli gemi siciline tescili

İlgi

:

16.04.2019 tarih 1288759 sayılı özelge talep formu.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden, şirketiniz ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı arasında imzalanan 14/3/2011 tarihli “… Büyükşehir Belediye Başkanlığı Açık Teklif Usulü İle İşletme ve İntifa Hakkı İhale Şartnamesi”ne konu gemilerinizin Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı olduğu, dubaların ise Liman Başkanlığının bağlama kütüğüne kayıtlı olduğu ancak “Bağlama Kütüğü Uygulama Yönetmeliği”nin 2 nci maddesi gereği 18 gros tonilatodan büyük gemi, deniz ve içsu araçlarının bağlama kütüğüne kayıt zorunluluğunun bulunmadığı, sözleşmeye konu dubaların 18 gros tonilatodan büyük olması nedeniyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 957 nci maddesindeki düzenlemeye göre Milli Gemi Siciline tescil edilmesinin gerektiği, bu tescil işlemi için 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (7) sayılı tarifeye istinaden intifa hakkı sözleşmesinin toplam bedeli üzerinden harç hesaplanacağı ancak sözleşme bedelinin sözleşmeye konu tüm üniteleri kapsadığı belirtilerek harcın Milli Gemi Siciline tescil edilecek dubalara tekabül eden bedel üzerinden mi yoksa intifa hakkı sözleşmesinin toplam bedeli üzerinden mi hesaplanacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

492 sayılı Harçlar Kanununun 95 inci maddesinde, gemi ve liman işlemlerinden, bu kanuna bağlı (7) sayılı tarifede yazılı olanların, gemi ve liman harçlarına tabi olduğu; Kanunu bağlı (7) sayılı tarifenin “I-Gemi sicil işlemleri” başlıklı bölümünün 4 üncü fıkrasında, gemi sicilinde kayıtlı gemiler üzerine ivaz karşılığında mukavele ile intifa hakkı tesisinde, bedeli üzerinden nispi harç alınacağı belirtilmiştir.

Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun “IV- Tescili zorunlu gemiler” başlıklı 957 nci maddesinde, “Onsekiz gros tonilatoda ve daha büyük her ticaret gemisinin maliki, tescil isteminde bulunmak zorundadır.” hükmü yer almaktadır.

25/9/2014 tarihli ve 29130 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Bağlama Kütüğü Uygulama Yönetmeliği“nin “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde de, “(1) Bu Yönetmelik;

a) 18 gros tonilatodan küçük ticari gemi, deniz ve iç su araçlarını,

 

b) Özel kullanıma mahsus gemi, deniz ve içsu araçlarını,

 

c) Bunların mâlik ve işletenlerini,

 

kapsar.

 

(2) Milli Gemi Sicili ve Türk Uluslararası Gemi Siciline tescilli ticari gemi, deniz ve içsu araçları ile silahlı kuvvetlere ait gemi, deniz ve içsu araçları hakkında bu Yönetmelik hükümleri uygulanmaz.” denilmektedir.

Özelge talep formu ekinde yer alan “… Büyükşehir Belediye Başkanlığı Açık Teklif Usulü İle İşletme ve İntifa Hakkı İhale Şartnamesi”nin incelenmesinden ihale konusunun, … deniz ulaşım hizmetlerinde kullanılacak … Büyükşehir Belediyesi tasarrufunda bulunan deniz vasıtaları, kıyı tesisleri, iskele, terminal ve gayrimenkullerin 30 yıl süre ile intifa hakkı karşılığı işletilmesi olduğu, işletime konu ünitelerin listesinde 47 adet iskele, 37 adet gemi, 5 adet dubanın yer aldığı, intifa bedelinin brüt gelirin %1,2+KDV (yıllık tahmini gelir 500.000 TL+KDV) olarak belirlendiği anlaşılmıştır.

Buna göre, Milli Gemi Siciline yapılacak intifa hakkı tesisi işleminin, sadece “… Büyükşehir Belediye Başkanlığı Açık Teklif Usulü ile İşletme ve İntifa Hakkı İhale Şartnamesi” ekinde yer alan listede belirtilen 18 gros tonilatodan büyük dubalara ilişkin olması durumunda, Milli Gemi Siciline yapılacak intifa hakkı tesisi işleminde, söz konusu dubalara tekabül eden intifa hakkı bedeli üzerinden 492 sayılı Kanuna bağlı (7) sayılı tarifenin I/4 fıkrası gereğince harç aranılması gerekmektedir.

 


Kaynak: GİB -Harçlar Kanunu Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/intifa-sozlesmesinin-milli-gemi-siciline-tescilinde-harc-uygulamasi/feed/ 0
Marka Tescilinde Mutlak ve Nispi Red Nedenleri https://www.muhasebenews.com/marka-tescilinde-mutlak-ve-nispi-red-nedenleri/ https://www.muhasebenews.com/marka-tescilinde-mutlak-ve-nispi-red-nedenleri/#respond Thu, 21 Mar 2019 18:00:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=49665 Marka Tescilinde Mutlak ve Nispi Red Nedenleri

A. Mutlak Red Nedenleri

Mutlak red nedenleri, markanın tescili aşamasında Türk Patent Enstitüsü tarafından re’sen gözetilen, markanın tescilini mutlak olarak engelleyen tahididi nedenlerdir.

Mutlak red nedenleri, marka olarak seçilmiş bulunan işaretin, niteliğinden kaynaklanan itirazlardır. Bu sebeple bu itirazdan feragat edilemez. İtiraz dayanağını kamu menfaatinde hatta düzeninde bulur. Mutlak red nedenleri, esas itibariyle, herhangi bir ayırt etme gücü bulunmayan veya ticaret alanında ticaret alanında herkesin kullanımına açık tutulması gereken işaretlerin ya da halkı yanıltıcı, kamu düzenine, dini değerlere ve genel ahlaka aykırı düşen markaların tescil edilmesini önlemeye yöneliktir. Bu niteliği itibariyle mutlak red nedenleri, toplumun çıkarlarıyla yakından ilgili olup, TPE tarafından re’sen dikkate alınır.

6769 sayılı Kanunun 5. Madde kapsamında, aşağıda yazılı işaretler marka olarak tescil edilemez: – 4 üncü madde kapsamına girmeyen işaretler,

– Herhangi bir ayırt edici niteliğe sahip olmayan işaretler,

– Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetle ilgili olarak tescil edilmiş veya daha önce tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olan işaretler,

– Ticaret alanında cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar, amaç, değer, coğrafi kaynak belirten veya malların üretildiği, hizmetlerin sunulduğu zamanı gösteren veya malların ve hizmetlerin diğer karakteristik özelliklerini belirten işaret ve adlandırmaları münhasıran veya esas unsur olarak içeren işaretler.

– Ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan işaret ve adları münhasıran veya esas unsur olarak içeren işaretler,

– Malın özgün doğal yapısından ortaya çıkan şeklini veya bir teknik sonucu elde etmek için zorunlu olan, kendine malın şeklini veya mala asli değerini veren şekli içeren işaretler,

– Mal veya hizmetin niteliği, kalitesi veya üretim yeri, coğrafi kaynağı gibi konularda halkı yanıltacak işaretler,

– Yetkili mercilerden kullanmak için izin alınmamış ve dolayısıyla Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesine göre reddedilecek işaretler,

– Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesi kapsamı dışında kalan ancak kamuyu ilgilendiren, tarihi, külterel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescil izni vermediği diğer armalar, amblemler veya nişanları içeren işaretler,

– Dini değerleri ve sembolleri içeren işaretler,

– Kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı işaretler.

– Tescilli coğrafi işaretten oluşan ya da tescilli coğrafi işaret içeren işaretler.

B. Nispi Red Nedenleri

Her hangi bir işaret üzerinde başka bir kişinin, herhangi bir nedene dayanan bir hakkı bulunmasından dolayı, bu işaretin marka olarak tesciline engel olan haller nispi red nedenleri olarak adlandırılır.

Mutlak red nedenlerinin aksine nispi red nedenleri kamu yararı gözetilerek konulan hükümler olmayıp, kişilerin marka üzerinde münhasıran sahip oldukları öncelik hakkına dayanırlar. Nispi red nedenleri, mutlak red nedenlerinin aksine işaretin nitelik ve özelliğinden değil, bu işaret üzerinde üçüncü kişinin her hangi bir hakka sahip olmasından doğar.

Nispi red sebepleri, hak sahibi üçüncü kişiler tarafından ileri sürülür. Nispi red sebepleri mutlak red sebeplerinden farklı olarak önceki marka sahibinin haklarını korumaya yöneliktir. Bu durum daha önce bir markayı seçmiş olan kişilerin, sonraki marka sahiplerinin marka tescil imkânlarına sınırlama getirmesini sağlamaktadır.

Böylece eskiye dayalı kullanım korunmaktadır. Eski bir hakkın mevcut olması kendiliğinden dikkate alınmaz. Sadece hak sahibinin itirazı üzerine dikkate alınır.

6769 sayılı Kanunun 6. Maddesi kapsamında, tescil edilmiş veya tescil için başvuru yapılmış bir markanın sahibi tarafından itiraz yapılması durumunda aşağıdaki hallerde marka tescil edilemez:

– Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı ise ve aynı mal veya hizmetleri kapsıyorsa,

– Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa.

– Marka sahibinin ticari vekili veya temsilcisi tarafından markanın kendi adına tescili için, marka sahibinin izni olmadan ve geçerli bir gerekçe gösterilmeden bir başvuru yapılmışsa,

– Tescilsiz bir markanın veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaretin tescili istenilen markanın;

a) başvuru tarihinden önce veya markanın tescili için yapılan başvuruda belirtilen rüçhan tarihinden önce bu işaret için başka bir kişi adına hak elde edilmiş ise,

b) sahibine daha sonraki bir markanın kullanımını yasaklama hakkını veriyorsa,

– Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği,

markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği bir durum oluşmuşsa,

– Tescil için başvurusu yapılmış marka, başkasına ait kişi ismi, fotoğrafı, telif hakkı veya herhangi bir sınai mülkiyet hakkını kapsıyorsa,

– Ortak ve garanti markalarının sona ermesinden itibaren üç yıl içinde ortak marka veya garanti markası ile aynı veya benzeri olan bir başvurusu yapılmışsa,

– Bir markanın yenilenmeme nedeniyle koruma süresinin dolmasından sonra iki yıl içerisinde aynı veya benzer markanın, aynı veya benzer mal ve hizmetler için tescil başvurusu yapılmışsa,

– Kötü niyetle yapılan marka başvuruları
Nispi red nedenlerinden farklı olarak mutlak red nedenleri doğrudan doğruya gözetilir ve üçüncü kişinin bir hakkı olması gerekmez. Nispi red edenlerinde ise öncelik hakkı olan bir üçüncü kişi bunu öne sürdüğü zaman tescili önleyebilir.

Mutlak red nedenleri ile nispi red nedenleri arasındaki temel fark; mahkeme ve TPE mutlak red nedenlerini re’sen nazara almak zorundayken, nispi red nedenlerinin mahkeme veya TPE gibi yetkili makamlar tarafından re’sen nazara alınması söz konusu olmamasıdır.

Başka bir ifadeyle, nispi red nedenleri bunda hukuki yararı olan hak sahibi üçüncü kişi ya da kişiler tarafından ileri sürülmelidir ki, resmi makamlar bu sebepleri dikkate alabilsin.

Mutlak red nedenleri, marka olarak seçilen işaretin nitelik ve özelliğinden uluslararası anlaşmalardaki zorunluluklardan, kamu menfaati ve ahlaka adaba aykırılıktan doğabilir.

Bu sebeple mutlak red nedenleri re’sen dikkate alınırlar. Buna karşılık nispi red nedenleri marka olarak seçilen işaret üzerinde üçüncü kişinin her hangi bir hakkı bulunması sebebine dayanır.

Detaylı Bilgi İçin; Stajyer Avukat Aslı Balkar a.balkar@ozgunlaw.com

Kaynakça:
1. KAYA, Marka Hukuku, s. 134. 248
2. TEKİNALP, Fikri Mülkiyet, s.393-394.
3. www.lexpera.com.tr

 

 

 

 

 


Kaynak: ozgunlaw.com
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/marka-tescilinde-mutlak-ve-nispi-red-nedenleri/feed/ 0