tek ortaklı – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 23 Feb 2024 07:05:50 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 Tek ortaklı A.Ş.’nin ortağının şirkete olan borcu için adatlandırma yapılacak mı? https://www.muhasebenews.com/tek-ortakli-a-s-nin-ortaginin-sirkete-olan-borcu-icin-adatlandirma-yapilacak-mi/ https://www.muhasebenews.com/tek-ortakli-a-s-nin-ortaginin-sirkete-olan-borcu-icin-adatlandirma-yapilacak-mi/#respond Fri, 23 Feb 2024 07:05:50 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149328 Şirketimiz tek ortaklı bir A.Ş. olup ortaklardan alacaklar hesabı bakiye vermektedir. Tek ortaklı olunca kurumlar vergisi ve donem sonunda adatlandırma yapılmalı mıdır?

100-131-231 Hesaplar için ADAT hesaplaması yapılır . Ortağın TEK veya BİRDEN fazla olmasının önemi yoktur. Hukuki olarak şirket tüzel kişiliği ayrıdır.

 

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tek-ortakli-a-s-nin-ortaginin-sirkete-olan-borcu-icin-adatlandirma-yapilacak-mi/feed/ 0
Şirketin unvanında ortağın adı soyadı olabilir mi? https://www.muhasebenews.com/sirketin-unvaninda-ortagin-adi-soyadi-olabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/sirketin-unvaninda-ortagin-adi-soyadi-olabilir-mi/#respond Fri, 21 Jul 2023 12:10:08 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=144525 Yeni kurulacak tek ortaklı bir limited şirketin unvanında ortağın ismi geçmesinde herhangi bir sorun olur mu? Bu şekilde kuruluş yapılabilir mi ? örneğin ; xxxxxx TEKSTİL SAN.TİC.LTD.ŞTİ.

Olabilir.


TİCARET UNVANLARI HAKKINDA TEBLİĞ

Amaç
MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, ticaret şirketleri ile ticari işletme işleten diğer tacirlerin ticaret unvanlarına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Kapsam
MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, ticaret şirketleri ile ticari işletme işleten diğer tacirleri kapsar.

Dayanak
MADDE 3 –(1) Bu Tebliğ, 3/6/2011 tarihli ve 640 sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 34 üncü maddesi ile 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 210 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Ticaret unvanı
MADDE 4 – (1) İşletme konusu ile şirket türünü gösteren ibareler Türkçe olmak kaydıyla ticaret unvanıserbestçe belirlenebilir.
(2) Ticaret unvanında yer alacak ibareler, tacirin kimliği, işletmesinin genişliği, önemi ve finansal durumu hakkında üçüncü kişilerde yanlış bir görüşün oluşmasına sebep olacak nitelikte ve gerçeğe aykırı olamaz.

(3) Ticaret unvanında yer alan ibareler kamu düzenine, ulusal çıkarlara ve ahlaka aykırı olamaz, kültürel ve tarihi değerleri zedeleyecek şekilde belirlenemez.

(4) Bir ticaret unvanına “Türk”, “Türkiye”, “Cumhuriyet” ve “Milli” kelimeleri yalın, sade ve eksiz olarak; Bakanlar Kurulu kararıyla konulabilir.

Bu ibarelerin Türk Ticaret Kanununun 41 ve 42 nci maddeleri uyarınca ticaret unvanında kullanılması zorunlu olan gerçek kişinin ad veya soyadında yer alması halinde Bakanlar Kurulu kararıaranmaz.

(5) Anonim ve limited şirketlerin ticaret unvanında işletme konularından en az birinin yer alması zorunludur. İşletme konusunu gösteren ibarelerde kısaltma yapılamaz. Başlıca amacı başka işletmelere katılmaktan ibaret olacak şekilde kurulacak anonim şirketlerin unvanında “holding” ibaresine yer verilmesi zorunludur.

(6) Ticaret unvanında resmi olarak tanımlanmış yer adları kullanılabilir, ülke adlarının unvanda kullanılabilmesi için ise o ülkenin yetkili makamlarından izin alınması gerekir.

(7) Kamu kurum ve kuruluşları ile ulusal ve uluslararası diğer kuruluşların adları ya da bunları tanımlayan kısaltılmış adları ticaret unvanlarında ek olarak kullanılamaz. Ancak bu kurum ve kuruluşların işlettiği işletmeler ile hissedarı oldukları şirketlerin ticaret unvanlarında kendilerinin adları veya kısaltılmış adları kullanılabilir.

(8) Ticaret sicilinden silinen bir ticaret unvanı, unvanın silinmesine ilişkin ilanın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlandığı tarihten itibaren beş yıl geçmedikçe başka bir tacir adına yeniden tescil edilemez.

İltibas
MADDE 5 –(1) Bir ticaret unvanı, Türkiye’nin herhangi bir sicil müdürlüğüne daha önce tescil edilmiş bulunan diğer bir unvandan ayırt edilmesi için gerekli olan ek yapılmadan tescil edilemez.

(2) Daha önceden tescil edilmiş bir ticaret unvanının, Türk Ticaret Kanununun 46 ncı maddesi kapsamındaki ek ve işletme konusunu gösteren ilk ibaresi aynı olan diğer bir ticaret unvanına ayırt edici bir ek yapılmadan tescil edilemez. (Ek-1; Örnek-1)

(3) Daha önce tescil edilmiş ticaret unvanının eki ile kendi eki aynı olan ancak ekten sonra gelen işletme konusunu gösteren ilk ibaresi farklı olan ticaret unvanı, ayırt edici bir ek yapılmadan tescil edilebilir. (Ek-1; Örnek-2)

(4) Daha önce tescil edilmiş bir ticaret unvanından yalnızca şirket türünü gösteren ibareleri farklı olan diğer bir unvan, ayırt ediciek yapılmadan tesciledilemez. (Ek-1; Örnek-3)

Diğer hususlar
MADDE 6 –(1) Ticaret unvanı ve işletme adına ilişkin diğer hususlarda, 19/12/2012 tarihli ve 2012/4093 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Ticaret Sicili Yönetmeliği hükümlerine göre hareket edilir.

İtiraz
MADDE 7 –(1) 4 üncü ve 5 inci madde hükümlerine istinaden tescil talebi reddedilenler, red kararına karşı, Türk Ticaret Kanununun 34 üncü maddesi uyarınca sekiz gün içinde ticaret sicilinin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevliasliye ticaret mahkemesine itiraz edebilir.

Yürürlük
MADDE 8 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme
MADDE 9 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

Ek-1

Örnekler
Örnek-1: “A İnşaat Otomotiv Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi” ticaret unvanı daha önce tescil edilmiş ise, “A İnşaat Tekstil Turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi” ticaret unvanı ayırt edici yapılmadan tescil edilemez.

Örnek-2: “B İnşaat Otomotiv Sanayi Anonim Şirketi” ticaret unvanı daha önce tescil edilmiş ise, “B Turizm İnşaat Sanayi Anonim Şirketi” ticaret unvanı ayırt edici ek yapılmadan tescil edilebilir.

Örnek-3: “C Turizm Limited Şirketi” ticaret unvanı daha önce tescil edilmiş ise, “C Turizm Anonim Şirketi” ticaret unvanı ayırt edici ek yapılmadan tescil edilemez.



Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirketin-unvaninda-ortagin-adi-soyadi-olabilir-mi/feed/ 0
Şirket ortağı başka bir şirkette SGK’lı 4/1-a’lı olursa Bağkur kaydı durur mu? https://www.muhasebenews.com/sirket-ortagi-baska-bir-sirkette-sgkli-4-1-ali-olursa-bagkur-kaydi-durur-mu/ https://www.muhasebenews.com/sirket-ortagi-baska-bir-sirkette-sgkli-4-1-ali-olursa-bagkur-kaydi-durur-mu/#respond Fri, 03 Feb 2023 08:09:19 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=137915 2019 yılında kurduğumuz tek ortaklı Ltd.Şti firmasının ortağı bağ-kur kaydı yapılmışken başka yerde 4/a sigortalı olarak hizmet verebilir mi?

İşyerinde sigortalı çalışan olması halinde başka işyerinde fiilen çalışması olan ortak 4a sigortalı olarak bildirilebilecektir.


1- Limited Şirket Ortaklarının Kendi Şirketlerinden Sigortalı Olarak Gösterilmesi

Limited şirket ortağının kendi çalıştığı şirkette eski adıyla SSK yeni adıyla 4/1-a sigortalı statüsünden bildirilmesi mümkün değildir. Bu durumdaki kişilerin eski adıyla Bağkur yeni adıyla 4/1-b statüsünden sigortalı olmaları gerekir. Limited şirket ortağı olan kişinin fiili çalışması karşılığında şirketten ücret veya huzur hakkı alması mümkündür ancak bu durumda hazırlanacak ücret bordrosunda, SGK primi ve işsizilik primi hesaplanmayacak gelir vergisi ve damga vergisi hesaplaması yapılacaktır. Bu kişilere ödenen ücret veya huzur hakkının 1.1.2022 tarihinden itibaren asgari ücret için uygulanan gelir vergisi ve damga vergisi istisnasından yararlanması mümkündür. Bu durumda olan şirket ortağının 4/1-b sigorta primini şahsi olarak ödemesi gerekmektedir. Ödenen bu şahsi 4/1-b primi kişinin elde ettiği kişisel gelirler için vereceği gelir vergisi beyannamesindeki kazançtan indirilebilir.
Ortağı olduğu limited şirketten 4/1-a sigortalısı olarak bildirilen kişi adına sehven bildirilen 4/1-a SGK primlerinin, 4/1-b sigorta statüsüne devredilmesi gerekmektedir. 
Limited şirket ortağının, bu ortaklığı devam ederken; herhangi bir ortaklığının olmadığı diğer bir limited şirkette 4/1-a statüsünde çalışması mümkün olup, bu durumda ortağı olduğu limited şirketteki zorunlu 4/1-b sigortalılığı, diğer şirketteki 4/1-a sigortalılığı kesintiye uğrayıncaya kadar dondurulur. Diğer şirketteki sigortalılık bildirimlerinin yasada sayılan geçerli hallerin dışında kesintisiz olarak devam etmesi gerekmektedir. Kesinti olması durumunda kendi ortak olduğu limited şirket nedeniyle 4/1-b sigortalılığı devreye girer. Diğer şirketteki iş akdi sona eren kişinin ara vermeden başka bir şirkette 4/1-a sigortalısı olması halinde zorunlu 4/1-b sigortalılığı devreye girmez. Çıkış ve yeni bir şirkete giriş arasında boş gün olması halinde zorunlu 4/1-b sigortalılığı boşta kalan gün sayısı kadar devreye girer.

 

2- Anonim Şirket Pay Sahibi/Yönetim Kurulu Üyesinin Kendi Şirketlerinden Sigortalı Olarak Gösterilmesi

2.1. Anonim şirkette pay sahibi olup yönetim kurulunda yer almayanlar
Anonim şirkette sadece pay sahibi olan ancak yönetim kurulunda yer almayan ve bu şirkette fiilen çalışan kişiler, pay sahibi olduğu şirkette eski adıyla SSK yeni adıyla 4/1-a sigortalı statüsünden bildirilebilir. Bu durumdaki kişiler eski adıyla Bağkur yeni adıyla 4/1-b statüsünden sigortalı bildirilemezler.
2.2. Anonim şirkette pay sahibi olup aynı zamanda yönetim kurulunda yer alanlar
Anonim şirkette pay sahibi olan ve aynı zamanda yönetim kurulunda yer alan kişiler, bu şirkette fiilen çalışsalar bile  eski adıyla SSK yeni adıyla 4/1-a sigortalı statüsünden bildirilemezler. Bu durumdaki kişilerin eski adıyla Bağkur yeni adıyla 4/1-b statüsünden sigortalı olması  gerekmektedir. Anonim şirkette pay sahibi olan kişi, fiili çalışması karşılığında şirketten ücret veya huzur hakkı alabilir ancak bu durumda ücret bordrosunda SGK primi ve işsizilik primi hesaplaması yapılmaz, gelir vergisi ve damga vergisi hesaplaması yapılır. Bu kişilere ödenen ücret veya huzur hakkının 1.1.2022 tarihinden itibaren asgari ücret için uygulanan gelir vergisi ve damga vergisi istisnasından yararlanması mümkündür. Kişinin 4/1-b sigorta primini şahsi hesabından ödemesi gerekir. Ödenen 4/1-b primi, kişinin elde ettiği kişisel gelirler için vereceği gelir vergisi beyannamesindeki kazançtan indirilebilir. 
Pay sahibi olduğu anonim şirketten 4/1-a sigortalısı olarak bildirilen kişi adına sehven bildirilen 4/1-a SGK primlerinin, 4/1-b sigorta statüsüne devredilmesi gerekmektedir. 

Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/sirket-ortagi-baska-bir-sirkette-sgkli-4-1-ali-olursa-bagkur-kaydi-durur-mu/feed/ 0
Anonim şirketlerin Türkiye’de ikamet etmeyen yabancı uyruklu yönetim kurulu üyelerinin çalışma izni almasına gerek var mı? https://www.muhasebenews.com/anonim-sirketlerin-turkiyede-ikamet-etmeyen-yabanci-uyruklu-yonetim-kurulu-uyelerinin-calisma-izni-almasina-gerek-var-mi/ Tue, 06 Dec 2022 02:07:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=135247 Yüzde yüz yabancı sermayeli (Rus gerçek kişisi) tarafında Türkiye de kurulmuş ve dışarıdan müdür atanmamış tek ortaklı Ltd için şirketin tek hissedarı ve temsil ve ilzama tek yetkili olan Rus uyruklu gerçek kişinin çalışma izni alması gerekir mi? Kişi için çalışma izni alınmalıdır. Türkiye’de kurulmuş özel bir şirketin yabancı ortağının çalışma izni alması gerekmektedir. Yabancı şirket ortağının çalışma izni gereksinimi, şirket yapısına bağımlı değildir. Türk mevzuatında yer alan anonim, limited veya başka bir tür şirket değilse, bu kişilerin şirketin bir parçası olabilmeleri için çalışma izni almaları gereklidir.

Yeni kanuna göre anonim şirketlerin Türkiye’de ikamet etmeyen yönetim kurulu üyelerine ve limited şirketlerin şirket yetkilisi olmayan diğer yabancı ortaklarına çalışma izni alma zorunluluğu kaldırılmıştır.

____________________________________

BENZER İÇERİK

ULUSLARARASI İŞGÜCÜ KANUNUÇalışma izni türleri MADDE 10- (1) Başvurunun olumlu değerlendirilmesi hâlinde yabancıya, iş veya hizmet sözleşmesinin süresini aşmamak koşuluyla, gerçek veya tüzel kişiye ya da kamu kurum veya kuruluşuna ait belirli bir işyerinde veya bunların aynı işkolundaki işyerlerinde belirli bir işte çalışmak şartıyla ilk başvuruda en çok bir yıl geçerli çalışma izni verilir (2) Bu Kanunun 7 nci maddesine göre yapılacak uzatma başvurusunun olumlu değerlendirilmesi hâlinde yabancıya aynı işverene bağlı olarak ilk uzatma başvurusunda en çok iki yıl, sonraki uzatma başvurularında ise en çok üç yıla kadar çalışma izni verilir. Ancak, farklı bir işveren yanında çalışmak üzere yapılan başvurular bu maddenin birinci fıkrası kapsamında değerlendirilir (3) Türkiye’de uzun dönem ikamet izni veya en az sekiz yıl kanuni çalışma izni olan yabancılar süresiz çalışma iznine başvurabilir. Ancak, yabancının başvuru şartlarını taşıması yabancıya mutlak hak sağlamaz. (4) Süresiz çalışma izni olan yabancı, uzun dönem ikamet izninin sağladığı tüm haklardan yararlanır. Süresiz çalışma izni olan yabancı, özel kanunlardaki düzenlemeler hariç, sosyal güvenliğe ilişkin kazanılmış hakları saklı kalmak ve bu hakların kullanımında ilgili mevzuat hükümlerine tabi olmak şartıyla, Türk vatandaşlarına tanınan haklardan yararlanır. Süresiz çalışma izni olan yabancının seçme, seçilme ve kamu görevlerine girme hakkı ile askerlik hizmeti yapma yükümlülüğü yoktur. (5) 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre kurulmuş olan; a) Limited şirketlerin şirket ortağı olan müdürü, b) Anonim şirketlerin şirket ortağı olan yönetim kurulu üyesi, c) Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin yönetici olan komandite ortağı, olan yabancılar çalışma izni alarak çalışabilirler. (6) Profesyonel meslek mensubu yabancılara, diğer kanunlarda belirtilen özel şartların sağlanması kaydıyla bağımsız çalışma izni verilebilir. (7) Bağımsız çalışma izninin uluslararası işgücü politikası doğrultusunda değerlendirilmesinde, yabancının; eğitim düzeyi, mesleki deneyimi, bilim ve teknolojiye katkısı, Türkiye’deki faaliyetinin veya yatırımının ülke ekonomisine ve istihdama etkisi, yabancı şirket ortağı ise sermaye payı ile Uluslararası İşgücü Politikası Danışma Kurulu önerileri doğrultusunda Bakanlıkça belirlenecek diğer hususlar dikkate alınır. (8) Bağımsız çalışma izni, bu maddede yer alan süre sınırlamalarına tabi olmaksızın süreli olarak düzenlenir. …

Kaynak: Uluslararası İşgücü Kanunu, İSMMMO Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Bağımsız çalışan SMMM, ticari faaliyette bulunacak tek ortaklı bir limited şirketin müdürü olmadan ortağı olabilir mi? https://www.muhasebenews.com/bagimsiz-calisan-smmm-ticari-faaliyette-bulunacak-tek-ortakli-bir-limited-sirketin-muduru-olmadan-ortagi-olabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/bagimsiz-calisan-smmm-ticari-faaliyette-bulunacak-tek-ortakli-bir-limited-sirketin-muduru-olmadan-ortagi-olabilir-mi/#respond Mon, 21 Nov 2022 09:06:54 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=134682 Smmm olarak faaliyet gösteren meslek mensubu, mali müşavirlik, muhasebe ve denetim haricinde faaliyet gösteren tek ortaklı bir şirkette müdür yetkisi almadan ortağı olabilir mi yada hisse devri alabilir mi?

Meslek mensubunun, Tek ortaklı ticari şirkete ortak olamayacağı görüşündeyiz.


BENZER İÇERİK

Aktif olarak bağımsız mali müşavirlik faaliyetinde bulunurken Çiftçi Kayıt Sistemine kayıt olup çiftçilik yapmak meslek kanuna uygun mudur?

Yasaklama sadece TİCARİ KAZANÇ içindir. Zirai kazanç faaliyeti meslek mevzuatına aykırı değildir.


SERBEST MUHASEBECI MALI MÜŞAVIR VE YEMINLI MALI MÜŞAVIRLERIN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK 

F – YASAK HALLER VE İSTİSNALARI 

Meslekle ve Meslek Onuru İle Bağdaşmayan Haller 

Madde 42 – Meslek mensuplarının aşağıda belirtilen davranışlarda bulunmaları meslekle ve meslek onuruyla bağdaşmayan hallerden sayılır.

a) Yanında çalıştırdığı kişilere karşı uygunsuz davranışlarda bulunmak, 

b) Aşırı içki ve kumar düşkünlüğü ile tanınmak, 

c)  (Değişik:R.G-21/11/2007-26707) İlgili mevzuat gereğince meslektaşlarına, müşterilerine ve kanunlara göre bilgi vermek zorunda olduğu kişi ve kuruluşlara bilgi vermemek veya kasten yanıltıcı bilgi vermek, 

d) Kanunlara göre yapılması yasak olan işlerden herhangi birini yapmak.

e)  (Ek:R.G-21/11/2007-26707) Meslekî etik ve meslekî bağımsızlık kurallarını ihlal etmek,

Ticari Faaliyette Bulunamama 

Madde 43 – Meslek mensupları, Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunmazlar. Meslek mensupları kendi mesleki faaliyetleri dışında serbest meslek faaliyetinde bulunamazlar. Ticari mümessillik, ticari vekillik ve acentelik yapamazlar. Adi ve kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirketlerde komandite ortak olamazlar. Limited ve anonim şirketlerin yönetim kurulu üyeliği ve başkanlığı görevinde bulunamazlar. 

Hizmet Akdi ve Çalışamama 

Madde 44 – (Mülga ibare:RG-22/5/2015-29363) (…) serbest muhasebeci mali müşavirler ve yeminli mali müşavirler gerçek ve tüzel kişilere tabi ve onların işyerlerine bağlı olarak hizmet akdi ile çalışamazlar. 

Reklam Yasağı 

Madde 45 – Meslek mensupları; iş elde etmek için, açık ve kapalı dolaylı veya dolaysız yöntemlerle reklamlarını yapamazlar ve yaptıramazlar. 

(Değişik:R.G-21/11/2007-26707) Meslek mensuplarının; tabelalarına, kartvizit, rapor ve bunlara benzer diğer yazışma kâğıtlarına; meslek unvanlarını, akademik unvanlarını, iletişim araçlarının numaralarını, açık adreslerini, internet adresi ile elektronik posta adresini yazmaları reklam sayılmaz. 

Meslek mensupları, unvanlarını kullanarak mesleki konularda ve bilimsel nitelikte, gazete ve dergilerde devamlılık arz etmemek üzere yazı yazabilirler. Yayıncılık yapamazlar.  

Sadece iş tekliflerinde kullanılmak ve yazılı, sözlü ve görüntülü yayın araçları ile yayınlanmamak üzere kendilerinin, ortaklık veya şirket kuruluşlarında görev yapan diğer meslek mensuplarının öz geçmişlerini kapsayan tanıtıcı broşür bastırabilirler. Bu broşürlerde evvelce veya halen iş yaptıkları müşteriler açıklanamaz. 

Kendileri veya mesleki ortaklık veyahut şirketleri adına işin gerektirdiği ciddiyet ve boyutta eleman arama ilanı verebilirler. 

İş ilişkisinde bulunduğu firmalar adına bu ilanları veremezler. 

Enaz ücretin Altında İş Kabul Edememe 

Madde 46 – Meslek mensuplarının hizmetlerine karşılık alacakları ücretin enaz miktarının tespitine dair usul ve esaslar ayrı bir yönetmelikle belirlenir. Bu miktarın altında iş kabulü yasak olup, bunun üzerindeki ücret, meslek mensubu ile iş sahipleri arasında serbestçe belirlenebilir.

Meslekle Bağdaşan İşler 

Madde 47 – Aşağıda belirtilen işler meslekle bağdaşan işlerden olup yapılmasında bir sakınca yoktur.

a) Bilirkişilik, tasfiye memurluğu, hayri ve ilmi kuruluşların yönetim kurulu üyeliği görevlerinde bulunmak, 

b) Limited ve anonim şirketler’de ortak, komandit şirketlerde komanditer ortak olmak veya murakıplık yapmak,

c) Meslek mensuplarının, üyesi oldukları ve kurumlar vergisinden muaf olan yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri ve yardım sandıklarının yönetim ve denetim kurulları üyelikleri görevlerinde bulunmak,

d) Kadrolu olarak çalışmamak şartıyla öğretim ve eğitim amacı ile ders vermek,

e) Devamlılık arzetmemek kaydı ile gazete ve dergilerde yazı ve makale yazmak, 

f) Seminer ve konferanslara katılmak,

g) (Ek:R.G-21/11/2007-26707) Her türlü yazılı ve görsel sanat ve edebiyat faaliyetinde bulunmak.


Kaynak: 3568 Sayılı Kanun, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/bagimsiz-calisan-smmm-ticari-faaliyette-bulunacak-tek-ortakli-bir-limited-sirketin-muduru-olmadan-ortagi-olabilir-mi/feed/ 0
Üniversite’de görev yapan devlet memuru öğretim üyesinin tek ortaklı A.Ş kurup dışarıdan atayacağı YK üyesi marifetiyle şirketi idare etmesi mümkün mü? https://www.muhasebenews.com/universitede-gorev-yapan-devlet-memuru-ogretim-uyesinin-tek-ortakli-a-s-kurup-disaridan-atayacagi-yk-uyesi-marifetiyle-sirketi-idare-etmesi-mumkun-mu/ https://www.muhasebenews.com/universitede-gorev-yapan-devlet-memuru-ogretim-uyesinin-tek-ortakli-a-s-kurup-disaridan-atayacagi-yk-uyesi-marifetiyle-sirketi-idare-etmesi-mumkun-mu/#respond Wed, 09 Nov 2022 01:40:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=134303 Üniversite’de devlet memuru statüsündeki öğretim üyesi tek ortaklı A.Ş kurduğunda dışarıdan atayacağı Yönetim Kurulu Üyesi ile şirketin idaresini yürütmesinde hem TTK hem de Devlet Memurluğu açısından bir sakınca var mıdır?

TTK açısından sakınca yok Devlet Memurları Kanunu konusunda bilgimiz yok. İlgili kişi Üniversiteden bilgi alsın.


Üniversite Hocaları online olarak kurs açacak. Bir şirket kuruluşu yapılacak. Üniversite (devlet veya vakıf üniversitesi) hocası şirket ortağı olabilir mi? Şirkette müdür olabilir mi? 

 

Üniversite (devlet veya vakıf üniversitesi) hocası şirket ortağı olur. 

Devlet memuru olmayan ortak müdür olabilir. 

Kurs verecek hocalara ücret bordrosu ile ödeme yapılır. Gider pusulası ile ödeme yapılmaz.


Devlet Memurluğu Kanunu’nun “Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı” başlıklı 28’inci maddesi;

Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı:(1)

Madde 28 – (Değişik: 30/5/1974 – KHK-12; Değiştirilerek kabul: 15/5/1975 – 1897/1 md.)

Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar. (Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç)(Ek cümle: 8/8/2011 – KHK-650/38 md.; İptal cümle: Anayasa Mahkemesinin 18/7/2012 tarihli ve E.: 2011/113, K.: 2012/108 sayılı Kararı ile.; (…)(1) Yeniden düzenleme son cümle: 2/1/2014 – 6514/9 md.) Memurlar, mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamaz; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamaz.   

(Değişik ikinci fıkra: 8/8/2011 – KHK-650/38 md.; İptal ikinci fıkra: Anayasa Mahkemesinin 18/7/2012 tarihli ve E.: 2011/113 K.: 2012/108 sayılı Kararı ile(1) ; Yeniden düzenleme: 2/1/2014 – 6514/9 md.) Memurların üyesi oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulmuş yardım sandıklarının yönetim, denetim ve disiplin kurulları üyelikleri ile özel kanunlarda belirtilen görevler bu yasaklamanın dışındadır.(2)

Eşleri, reşit olmayan veya mahcur olan çocukları, yasaklanan faaliyetlerde bulunan memurlar bu durumu 15 gün içinde bağlı oldukları kuruma bildirmekle yükümlüdürler,


Kanun’un 28’inci maddesinde Devlet memurlarının Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamayacağı, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamayacağı, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamayacağı belirtilmiş ancak limited şirketler, anonim şirketlere ortak olmaları yasak kapsamına alınmamış ancak bu şirketlerde fiilen yönetim ve imza yetkisi almalarını yasaklamıştır. Buna göre; Devlet memurlarının Limited ve A.Ş.’lerde ortak/pay sahibi olmasına olanak sağlanırken imza yetkilisi ve fiilen işleri sevk ve idare etmeleri yasaklanmıştır. Elbette her bir kurum

 

 



Özelge: Özel okulda çalışan eğitmen ve öğretmenlere yapılan ödemeler resmi okul öğretmen ve personeline yapılan ödemeler kadarlık kısmının vergiye tabi tutulmaması gerektiği hk.

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 61-122

24/05/2010

Konu

:

Özel okulda çalışan eğitmen ve öğretmenlere yapılan ödemelerden kesinti yapılıp yapılmayacağı.

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, … Vergi Dairesinin … vergi kimlik numarasına kayıtlı mükellefi olduğunuzu, şirketinizin özel eğitim ve rehabilitasyon kursu işi ile iştigal ettiğini ve şirketinizde öğretmen ve eğitmen istihdam ettiğinizi belirterek, bu kişilere yapılan ödemelerden tevkifat yapılıp yapılmayacağını sormaktasınız.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde: “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almış olup, aynı Kanunun 23, 24, 25, 26, 28 ve 29 uncu maddelerinde gelir vergisinden istisna edilmiş olan ödemeler yer almıştır.

Yine aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” denilmiş, aynı fıkranın 1 numaralı bendinde ise “Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre tevkifat yapılacağı” hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 9 uncu maddesinde, “Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre (emekliler hariç) dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarından az ücret verilemez.

Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline de ödenir. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemelerden gelir vergisi kesilmez.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu uyarınca, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline yapılan sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler gelir vergisinden muaf tutulduğundan, özel okulunuzda çalışan öğretmenlere söz konusu Kanun kapsamında yapacağınız sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler gelir vergisinden istisnadır.

Diğer taraftan, konu ile ilgili olarakyayımlanan 2003/2 Seri No.lu Gelir Vergisi Kanunu İç Genelgesinde, “…

1) 625sayılı Özel Öğretim Kurumlarında çalışan öğretmen ve personele ödenen asli ücretleri ile sosyal yardımlar dışında kalan özel hizmet tazminatı, iş güçlüğü, iş riski ve eleman teminindeki güçlük zammı, ek ders ücreti ve kira yardımlarının gelir vergisine tabi tutulması,

2) 625 sayılı Özel Öğretim Kurumlarında çalışan öğretmen ve personele ödenen eğitim-öğretim tazminatı ile yabancı dil tazminatı ve öğretim yılına hazırlık ödeneğinin resmi okul öğretmen ve personeline yapılan tutarı kadar kısmının gelir vergisine tabi tutulmaması,

3) Sosyal haklar ve yardımlar niteliğindeki 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümlerine göre gelir vergisinden istisna edilerek ödenen aile ve çocuk (657 sayılı Kanun Madde 203), doğum (657 sayılı Kanun Madde 207), ölüm (657 sayılı Kanun Madde 208), tedavi (657 sayılı Kanun Madde 209), giyecek (657 sayılı Kanun Madde 211) ve yiyecek (657 sayılı Kanun Madde 212) yardımlarının, özel öğretim kurumlarında daödenmesi halinde, bu ödemelerin, Devletçe verilen tutarı kadar olan kısmının gelir vergisinden istisna edilmesi, …

gerektiği” belirtilmiştir.

Bu açıklamalara göre, özel eğitim ve rehabilitasyon kursu dolayısıyla çalıştırdığınız öğretmen ve personele yapılan söz konusu ödemelerin, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline yapılan ödemeler kadarlık kısmının vergiye tabi tutulmaması, bu tutarı aşan kısmının ise ücret olarak değerlendirilip Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/1 inci maddesi hükmüne göre tevkifata tabi tutulmak suretiyle vergilendirilmesi gerekmektedir.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


Üniversite’de devlet memuru statüsündeki öğretim üyesi tek ortaklı A.Ş kurduğunda dışarıdan atayacağı Yönetim Kurulu Üyesi ile şirketin idaresini yürütmesinde hem TTK hem de Devlet Memurluğu açısından bir sakınca var mıdır?

TTK açısından sakınca yok Devlet Memurları Kanunu konusunda bilgimiz yok. İlgili kişi Üniversiteden bilgi alsın.


Üniversite Hocaları online olarak kurs açacak. Bir şirket kuruluşu yapılacak. Üniversite (devlet veya vakıf üniversitesi) hocası şirket ortağı olabilir mi? Şirkette müdür olabilir mi? 

Üniversite (devlet veya vakıf üniversitesi) hocası şirket ortağı olur. 

Devlet memuru olmayan ortak müdür olabilir. 

Kurs verecek hocalara ücret bordrosu ile ödeme yapılır. Gider pusulası ile ödeme yapılmaz.


Devlet Memurluğu Kanunu’nun “Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı” başlıklı 28’inci maddesi;

Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı:(1)

Madde 28 – (Değişik: 30/5/1974 – KHK-12; Değiştirilerek kabul: 15/5/1975 – 1897/1 md.)

Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar. (Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç)(Ek cümle: 8/8/2011 – KHK-650/38 md.; İptal cümle: Anayasa Mahkemesinin 18/7/2012 tarihli ve E.: 2011/113, K.: 2012/108 sayılı Kararı ile.; (…)(1) Yeniden düzenleme son cümle: 2/1/2014 – 6514/9 md.) Memurlar, mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamaz; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamaz.   

(Değişik ikinci fıkra: 8/8/2011 – KHK-650/38 md.; İptal ikinci fıkra: Anayasa Mahkemesinin 18/7/2012 tarihli ve E.: 2011/113 K.: 2012/108 sayılı Kararı ile(1) ; Yeniden düzenleme: 2/1/2014 – 6514/9 md.) Memurların üyesi oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulmuş yardım sandıklarının yönetim, denetim ve disiplin kurulları üyelikleri ile özel kanunlarda belirtilen görevler bu yasaklamanın dışındadır.(2)

Eşleri, reşit olmayan veya mahcur olan çocukları, yasaklanan faaliyetlerde bulunan memurlar bu durumu 15 gün içinde bağlı oldukları kuruma bildirmekle yükümlüdürler,


Kanun’un 28’inci maddesinde Devlet memurlarının Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamayacağı, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamayacağı, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamayacağı belirtilmiş ancak limited şirketler, anonim şirketlere ortak olmaları yasak kapsamına alınmamış ancak bu şirketlerde fiilen yönetim ve imza yetkisi almalarını yasaklamıştır. Buna göre; Devlet memurlarının Limited ve A.Ş.’lerde ortak/pay sahibi olmasına olanak sağlanırken imza yetkilisi ve fiilen işleri sevk ve idare etmeleri yasaklanmıştır. Elbette her bir kurum nezdindeki özel hükümlerin de işlem tesis etmeden önce incelenmesi ve öğrenilmesi olası hak kaybının önlenmesi açısından önemlidir. 


BENZER İÇERİK

Özelge: Özel okulda çalışan eğitmen ve öğretmenlere yapılan ödemeler resmi okul öğretmen ve personeline yapılan ödemeler kadarlık kısmının vergiye tabi tutulmaması gerektiği hk.

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 61-122

24/05/2010

Konu

:

Özel okulda çalışan eğitmen ve öğretmenlere yapılan ödemelerden kesinti yapılıp yapılmayacağı.

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, … Vergi Dairesinin … vergi kimlik numarasına kayıtlı mükellefi olduğunuzu, şirketinizin özel eğitim ve rehabilitasyon kursu işi ile iştigal ettiğini ve şirketinizde öğretmen ve eğitmen istihdam ettiğinizi belirterek, bu kişilere yapılan ödemelerden tevkifat yapılıp yapılmayacağını sormaktasınız.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde: “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almış olup, aynı Kanunun 23, 24, 25, 26, 28 ve 29 uncu maddelerinde gelir vergisinden istisna edilmiş olan ödemeler yer almıştır.

Yine aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” denilmiş, aynı fıkranın 1 numaralı bendinde ise “Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre tevkifat yapılacağı” hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 9 uncu maddesinde, “Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre (emekliler hariç) dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarından az ücret verilemez.

Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline de ödenir. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemelerden gelir vergisi kesilmez.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu uyarınca, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline yapılan sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler gelir vergisinden muaf tutulduğundan, özel okulunuzda çalışan öğretmenlere söz konusu Kanun kapsamında yapacağınız sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler gelir vergisinden istisnadır.

Diğer taraftan, konu ile ilgili olarakyayımlanan 2003/2 Seri No.lu Gelir Vergisi Kanunu İç Genelgesinde, “…

1) 625sayılı Özel Öğretim Kurumlarında çalışan öğretmen ve personele ödenen asli ücretleri ile sosyal yardımlar dışında kalan özel hizmet tazminatı, iş güçlüğü, iş riski ve eleman teminindeki güçlük zammı, ek ders ücreti ve kira yardımlarının gelir vergisine tabi tutulması,

2) 625 sayılı Özel Öğretim Kurumlarında çalışan öğretmen ve personele ödenen eğitim-öğretim tazminatı ile yabancı dil tazminatı ve öğretim yılına hazırlık ödeneğinin resmi okul öğretmen ve personeline yapılan tutarı kadar kısmının gelir vergisine tabi tutulmaması,

3) Sosyal haklar ve yardımlar niteliğindeki 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümlerine göre gelir vergisinden istisna edilerek ödenen aile ve çocuk (657 sayılı Kanun Madde 203), doğum (657 sayılı Kanun Madde 207), ölüm (657 sayılı Kanun Madde 208), tedavi (657 sayılı Kanun Madde 209), giyecek (657 sayılı Kanun Madde 211) ve yiyecek (657 sayılı Kanun Madde 212) yardımlarının, özel öğretim kurumlarında daödenmesi halinde, bu ödemelerin, Devletçe verilen tutarı kadar olan kısmının gelir vergisinden istisna edilmesi, …

gerektiği” belirtilmiştir.

Bu açıklamalara göre, özel eğitim ve rehabilitasyon kursu dolayısıyla çalıştırdığınız öğretmen ve personele yapılan söz konusu ödemelerin, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline yapılan ödemeler kadarlık kısmının vergiye tabi tutulmaması, bu tutarı aşan kısmının ise ücret olarak değerlendirilip Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/1 inci maddesi hükmüne göre tevkifata tabi tutulmak suretiyle vergilendirilmesi gerekmektedir.


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/universitede-gorev-yapan-devlet-memuru-ogretim-uyesinin-tek-ortakli-a-s-kurup-disaridan-atayacagi-yk-uyesi-marifetiyle-sirketi-idare-etmesi-mumkun-mu/feed/ 0
Gerçek faydalanıcı bildirimindeki bilgilerdeki değişiklikler 1 ay için de beyan edilmelidir https://www.muhasebenews.com/gercek-faydalanici-bildirimindeki-bilgilerdeki-degisiklikler-1-ay-icin-de-beyan-edilmelidir/ https://www.muhasebenews.com/gercek-faydalanici-bildirimindeki-bilgilerdeki-degisiklikler-1-ay-icin-de-beyan-edilmelidir/#respond Fri, 14 Oct 2022 03:02:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=132983 Ekim 2022 yaptığımız hisse devri tescili ile tek ortaklı Ltd.Şti. her biri %25 hisseye sahip 4 ortaklı şirket olmuştur. Bu sebeple ”Tüzel kişiliğin % 25 i aşan hissesine sahip gerçek kişi ortakları” hisse oranı %25 olduğu ve %25 i aşmadığı için bildirim nasıl yapılacaktır?

Bildirim yapılacak. Bildirimde sadece şirketi temsil eden ve imza yetkilisinin bilgisi yazılacaktır.


15.08.2021

İSMMMO

AÇIKLAMA

GERÇEK FAYDALANICIYA İLİŞKİN BİLDİRİM FORMU HAKKINDA AÇIKLAMA

529 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Tebliği ile 01 Ağustos 2021 tarihi itibarıyla faal olan (Tasfiye işlemi devam edenler dâhil); Aşağıda belirtilen Mükellefler 31.08.2021 tarihine kadar “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formunu” verecektir. Form defter tutma yükümlülüğüne göre değil, Mükellefiyete göre verilecektir.

Aşağıdaki Mükellefler “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formu” vermek zorundadır. A) Kurumlar Vergisi Mükellefleri;

1) Sermaye şirketleri: 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş olan Anonim, Limited ve Sermayesi paylara bölünmüş Komandit Şirketler

2) Kooperatifler

3) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler:

4) İş ortaklıkları:

5) KVK 2. Maddesinde sayılan diğer mükellefler

a) b)

c)

B) Kolektifşirketlerde şirketi temsile yetkili kimse veya ortak, eshamsız komandit şirketlerde komandite ortaklardan biri ve Adi Ortaklıklar Adına En Yüksek Ortaklık Payına Sahip Kişi, Türkiye’de yönetim merkezi olan veya Türkiye’de mukim yöneticisi olan yabancı ülkede kurulmuş trust ve benzeri teşekküllerin yöneticileri, mütevellileri veya temsilcileri, vermek zorundadırlar.

C) Yeni mükellefiyet tesis ettirilmesi veya daha önce bildirime ekledikleri bilgilerde değişiklik olması halinde, yeni mükellefiyet tesisini veya bilgi değişikliğini, bunların gerçekleştiği tarihi takip eden bir ay içerisinde bildirmeleri gerekmektedir.

Yukarıdaki Tüzel kişilerde;

Tüzel kişiliğin %25’i aşan hissesine sahip gerçek kişi ortakları,

Tüzel kişiliğin %25’i aşan hissesine sahip gerçek kişi ortağının gerçek

faydalanıcı olmadığından şüphelenilmesi veya bu oranda hisseye sahip gerçek kişi ortak bulunmaması durumunda, tüzel kişiliği nihai olarak kontrolünde

bulunduran gerçek kişi ya da kişiler,

(a) ve (b) bentler kapsamında gerçek faydalanıcının tespit edilemediği

durumlarda, en üst düzey icra yetkisine sahip gerçek kişi ya da kişiler, (Yönetim kurulu başkanı veya imzaya yetkili kişi veya kişiler) gerçek

faydalanıcı olarak kabul edilerek bildirime yazılacaktır.

“Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formunu” nasıl ve nereden verilecektir?

31.08.2021 Tarihine kadar verilecek ilk form; MÜKELLEFİN GİB İNTERNET VERGİ DAİRESİ ŞİFRESİ kullanılarak giriş yapılır. Sayfada açılan başlıklardan ‘Diğer Bildirim ve Bilgi Girişleri’ menüsünde ki “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formunu” doldurulur.

Formda yer alan;

TÜRÜ :Mükellefiyetgrubuseçilecek YILI : 2021

AY : AĞUSTOS

ÜLKE : T.C.

İl, ilçe ve Adres bilgileri ve formdaki ilgili alanlar doldurulacaktır.

(Açıklayıcı bilgiler Formun “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formuna Ait Bilgiler” bölümündedir.)

Tebliğe göre; Kurumlar vergisi mükellefleri 31.08.2021 tarihinde verilen formun bundan sonraki zamanlar da Kurum Geçici Vergi Beyannamesi ile vereceklerdir. (2021/3. Dönem den itibaren)

Kurumlar Vergisi Mükellefleri dışında kalan mükellef söz konusu formu (Yukarıda (B) bölümünde sayılan mükellefler) Yılda bir kez GİB İnternet VD sisteminden vereceklerdir. Geçici vergi Beyannamesi ile vermeyeceklerdir.

Form; Meslek mensubunun şifresi ile verilmez. Formun düzenleyen kısmına şirketin yetkilisinin veya formu dolduranın bilgileri yazılacak Meslek mensubunu bilgileri YAZILMAZ.

“Gerçek Faydalanıcı Bilgisi Bildirimi Formu”; SMMM, YMM, AVUKAT ve 529 Seri Numaralı VUK Genel Tebliğin 4 (2) tebliğde sayılan diğer kurum ve kişiler den GİB TARAFINDAN TALEP edilmesi halinde verilecektir.

Başka bir ifade ile bu kişi ve kuruluşlar (SMMM, YMM’ler dâhil) 31.08.2021 ve takip eden dönemler “Gerçek Faydalanıcı Bilgisi Bildirimi Formu” vermeyeceklerdir.

CEZA UYGULAMASI

529 Seri No’lu VUK Genel Tebliğin de Formu vermeyenler, eksik veya yanıltıcı bildirimde bulunan mükellefler hakkında 213 sayılı Kanunun ilgili ceza hükümleri tatbik olacağı belirtilmiştir.

13 Temmuz 2021 SALI Resmî Gazete Sayı : 31540
TEBLİĞ

Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı)’ndan:

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ

(SIRA NO: 529)

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Gelirlerin/servetlerin arkasındaki gerçek isimlerin bilinmesi vergi kaçakçılığı ile mücadele açısından büyük önem arz etmektedir. Ülkemizin de üyesi bulunduğu Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı Vergi Amaçlarına Yönelik Şeffaflık ve Bilgi Değişimi Küresel Forumu (Küresel Forum), vergi kaçakçılığıyla mücadele amacına yönelik olarak çalışmalar yürütmektedir. Bu bağlamda, Küresel Forum, faaliyetleri gereği şeffaflık ve bilgi değişimi konusunda ülkelerin uyması gereken uluslararası asgari standartlar oluşturmuş olup tüzel kişiliklerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin gerçek faydalanıcısının bilinmesi hususu standardın unsurlarından biridir. Bu konu, suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanının önlenmesi amacıyla Mali Eylem Görev Gücü tarafından belirlenen tavsiyelerde de karşılık bulmaktadır.

(2) Bu kapsamda, tüzel kişiler ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin gerçek faydalanıcı bilgisinin güncel, tam ve doğru bir şekilde tespit edilebilmesi amacıyla gerçek faydalanıcının belirlenmesine ve bildirilmesine ilişkin olarak bildirim zorunluluğu getirilen mükelleflerin kapsamı, bildirimin şekli, bildirimde bulunulacak dönem, bildirim verme zamanı, bildirimin gönderilme usulü ile uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasların belirlenmesi bu Tebliğin konusunu teşkil etmektedir.

Tanımlar ve kısaltmalar

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ uygulamasında;

a) Gerçek faydalanıcı: Tüzel kişi veya tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri nihai olarak kontrolünde bulunduran ya da bunlar üzerinde nihai nüfuz sahibi olan gerçek kişi veya kişileri,

b) Tedbirler Yönetmeliği: 10/12/2007 tarihli ve 2007/13012 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmeliği,

c) Trust: Bir malvarlığının belirli bir lehtar ya da lehtar grubunun yararlanması için, malvarlığının maliki olan sözleşme kurucusu tarafından, söz konusu malvarlığının yönetimi, kullanımı ya da sözleşmede belirtilen diğer tasarruflarda bulunulması amacıyla sözleşmeyi icra eden bir mütevellinin kontrolüne bırakılmasını hüküm altına alan hukuki ilişkiyi,

ifade eder.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 3/11/2011 tarihinde imzalanan ve 3/5/2017 tarihli ve 7018 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan ve 1/7/2018 tarihinde yürürlüğe giren Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi, yürürlükteki Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları ile 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149, 152/A ve 256 ncı maddeleri ve mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendine dayanılarak hazırlanmıştır.

Gerçek faydalanıcı bilgisi bildirimi verme zorunluluğu getirilenler

MADDE 4 – (1) Bu Tebliğin konusunu teşkil eden gerçek faydalanıcı bilgisi bildirimini, bildirim verme süresinin başladığı 1/8/2021 tarihi itibarıyla faal olan (tasfiye işlemi devam edenler dâhil);

a) Kurumlar vergisi mükellefleri,

b) Kollektif şirketlerde şirketi temsile yetkili kimse veya ortak, eshamsız komandit şirketlerde komandite ortaklardan biri ve adi ortaklıklar adına en yüksek ortaklık payına sahip kişi, Türkiye’de yönetim merkezi olan veya Türkiye’de mukim yöneticisi olan yabancı ülkede kurulmuş trust ve benzeri teşekküllerin yöneticileri, mütevellileri veya temsilcileri,

vermek zorundadırlar.

(2) Ayrıca; Tedbirler Yönetmeliğinde 11/10/2006 tarihli ve 5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasında yükümlü sayılan;

a) Bankalar,

b) Bankalar dışında banka kartı veya kredi kartı düzenleme yetkisini haiz kuruluşlar,

c) Kambiyo mevzuatında belirtilen yetkili müesseseler,

ç) Finansman ve faktoring şirketleri,

d) Sermaye piyasası aracı kurumları ve portföy yönetim şirketleri,

e) Ödeme kuruluşları ile elektronik para kuruluşları,

f) Yatırım ortaklıkları,

g) Sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri ile sigorta ve reasürans brokerleri,

ğ) Finansal kiralama şirketleri,

h) Sermaye piyasası mevzuatı çerçevesinde takas ve saklama hizmeti veren kuruluşlar,

ı) Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasına ilişkin saklama hizmeti ile sınırlı olmak üzere Borsa İstanbul Anonim Şirketi,

i) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi ile kargo şirketleri,

j) Varlık yönetim şirketleri,

k) Kıymetli maden, taş veya mücevher alım satımı yapanlar ile bu işlemlere aracılık edenler,

l) Cumhuriyet altın sikkeleri ile Cumhuriyet ziynet altınlarını basma faaliyeti ile sınırlı olmak üzere Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü,

m) Kıymetli madenler aracı kuruluşları,

n) Ticaret amacıyla taşınmaz alım satımıyla uğraşanlar ile bu işlemlere aracılık edenler,

o) İş makineleri dâhil her türlü deniz, hava ve kara nakil vasıtalarının alım satımı ile uğraşanlar ile bu işlemlere aracılık edenler,

ö) Tarihi eser, antika ve sanat eseri alım satımı ile uğraşanlar veya bunların müzayedeciliğini yapanlar,

p) Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü, Türkiye Jokey Kulübü ve Spor Toto Teşkilat Başkanlığı dâhil talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler,

r) Spor kulüpleri,

s) Noterler,

ş) Savunma hakkı bakımından diğer kanun hükümlerine aykırı olmamak ve 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 35 inci maddesinin birinci fıkrası ile alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kapsamında ifa edilen mesleki çalışmalar nedeniyle edinilen bilgiler hariç olmak üzere; taşınmaz alım satımı, sınırlı ayni hak kurulması ve kaldırılması, şirket, vakıf ve dernek kurulması, birleştirilmesi ile bunların idaresi, devredilmesi ve tasfiyesi işlerine ilişkin finansal işlemlerin gerçekleştirilmesi, banka, menkul kıymet ve her türlü hesaplar ile bu hesaplarda yer alan varlıkların idaresi işleriyle sınırlı olmak üzere serbest avukatlar,

t) Bir işverene bağlı olmaksızın çalışan serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavirler,

u) Finansal piyasalarda denetim yapmakla yetkili bağımsız denetim kuruluşları,

ü) Kripto varlık hizmet sağlayıcılar,

v) Tasarruf finansman şirketleri,

ile bunların şube, acente, temsilci ve ticari vekilleri ile benzeri bağlı birimleri Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından talep edildiğinde müşterileri tarafından gerçekleştirilen işlemlerin gerçek faydalanıcı bilgisini Başkanlığa bildirmek zorundadır.

(3) Merkezi yurtdışında bulunan yükümlünün şube, acente, temsilci ve ticari vekilleri ile benzeri bağlı birimleri Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından talep edildiğinde müşterileri tarafından gerçekleştirilen işlemlerin gerçek faydalanıcı bilgisini Başkanlığa bildirmek zorundadır.

Gerçek faydalanıcının belirlenmesi

MADDE 5 – (1) Tüzel kişilerde;

a) Tüzel kişiliğin yüzde yirmi beşi aşan hissesine sahip gerçek kişi ortakları,

b) Tüzel kişiliğin yüzde yirmi beşi aşan hissesine sahip gerçek kişi ortağının gerçek faydalanıcı olmadığından şüphelenilmesi veya bu oranda hisseye sahip gerçek kişi ortak bulunmaması durumunda, tüzel kişiliği nihai olarak kontrolünde bulunduran gerçek kişi ya da kişiler,

c) (a) ve (b) bentleri kapsamında gerçek faydalanıcının tespit edilemediği durumlarda, en üst düzey icra yetkisine sahip gerçek kişi ya da kişiler,

gerçek faydalanıcı olarak kabul edilerek bildirime konu edilir.

(2) Tedbirler Yönetmeliğinin 12 nci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen tüzel kişiliği olmayan iş ortaklıkları gibi teşekküllerde;

a) Tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri nihai olarak kontrolünde bulunduran gerçek kişi ya da kişiler,

b) (a) bendi kapsamında gerçek faydalanıcının tespit edilememesi halinde tüzel kişiliği olmayan teşekkül nezdinde en üst düzeyde icra yetkisine sahip gerçek kişi ya da kişiler,

üst düzey yönetici sıfatıyla gerçek faydalanıcı olarak kabul edilir ve bildirime konu edilir.

(3) Trust ve benzeri teşekküllerde; kurucular, mütevelli, yönetici, denetçi veya faydalanıcı sıfatını haiz olanlar ya da bu teşekküller üzerinde nüfuz sahibi olanlar gerçek faydalanıcı olarak kabul edilerek bildirime konu edilir.

Bildirimin dönemi ve verilme zamanı

MADDE 6 – (1) Bildirim yapma yükümlülüğü getirilen kurumlar vergisi mükellefleri, gerçek faydalanıcı bilgisini geçici vergi beyannameleri ve yıllık kurumlar vergisi beyannamesi ekinde bildirmek zorundadır.

(2) Kurumlar vergisi mükellefleri dışında kalan diğer mükellefler ile diğer kişiler gerçek faydalanıcı bilgisini her yılın Ağustos ayı sonuna kadar Gelir İdaresi Başkanlığına bir form ile elektronik ortamda bildirmek zorundadır.

(3) Birinci ve ikinci fıkrada belirtilenlerin yeni mükellefiyet tesis ettirmesi veya daha önce bildirime ekledikleri bilgilerde değişiklik olması halinde, yeni mükellefiyet tesisini veya bilgi değişikliğini, bunların gerçekleştiği tarihi takip eden bir ay içerisinde bildirmeleri gerekmektedir.

Bildirimin şekli

MADDE 7 – (1) Kurumlar vergisi mükellefleri yıllık ve geçici vergi beyannamelerinin ekinde, kurumlar vergisi mükellefleri dışında kalan mükellefler ile bildirim yapması gereken diğer kişiler ise dördüncü fıkrada belirtilen bildirim formu ile bildirim yaparlar.

(2) Bildirim yapma yükümlülüğü getirilen kurumlar vergisi mükellefleri söz konusu beyannameler aracılığıyla; gerçek faydalanıcıların adı, soyadı, vatandaşlıkları, kimlik numaraları ve adresleri, varsa telefon, faks ve elektronik posta bilgileri ile gerçek faydalanıcılığın sebebini bildirirler.

(3) Bildirim formu ile bildirim verme yükümlülüğü getirilenler, “gerçek faydalanıcıya ilişkin bildirim formu” ile gerçek faydalanıcıların adı, soyadı, vatandaşlıkları, kimlik numaraları, adresleri, varsa telefon, faks ve elektronik posta bilgileri ile gerçek faydalanıcılığın sebebini bildirirler.

(4) Kapsama giren mükellefler ve diğer kişiler tarafından bildirim; İnternet Vergi Dairesinde yer alan açıklamalara uygun şekilde elektronik ortamda İnternet Vergi Dairesi üzerinden “gerçek faydalanıcıya ilişkin bildirim formu” doldurularak verilecektir.

(5) Kapsama giren mükellefler ve diğer kişilerin bağlı bulunduğu vergi dairesinden kullanıcı kodu, parola ve şifre almaları gerekmektedir. Kağıt ortamında (elden veya posta ile) bildirim formu kabul edilmeyecektir. Bildirim formunun elektronik ortamda verilmiş sayılabilmesi için sistem üzerinden onaylama işleminin yapılması şarttır. Onaylama işlemi en geç bildirimin verilmesi gereken sürenin son günü saat 23:59’a kadar tamamlanmalıdır.

(6) Bildirimin elektronik ortamda gönderilmesi zorunlu olduğundan vergi dairesi müdürlükleri/malmüdürlükleri, bildirimi kâğıt ortamında hiçbir şekilde kabul etmeyecektir.

(7) Elektronik ortam dışında gönderilen bildirim verilmemiş sayılacaktır.

(8) “Gerçek faydalanıcıya ilişkin bildirim formu”, mükellef tarafından bizzat gönderilebileceği gibi ilgili dönemde, aracılık ve sorumluluk sözleşmesi bulunan serbest muhasebeci mali müşavir veya gelir veya kurumlar vergisi beyannamesi tasdik sözleşmesi (tam tasdik sözleşmesi) bulunan yeminli mali müşavirler aracılığıyla da gönderilebilir.

(9) Bildirimin yapılmasının ardından bildirimin hatalı veya eksik olduğunun anlaşılması durumunda bildirimin bu maddede belirtilen usullerde yeniden verilmek suretiyle düzeltilmesi gerekmektedir.

Diğer hususlar ve cezai yaptırım

MADDE 8 – (1) Gerçek faydalanıcı bilgisi bildirimine konu edilen bilgilerin mükellefler tarafından, bildirimin verildiği tarihi takip eden takvim yılının başından itibaren 5 yıl süreyle muhafaza edilmesi gerekmektedir.

(2) Bu Tebliğde yapılan düzenlemeler kapsamında bildirilmesi gereken bilgileri bildirmeyen, eksik veya yanıltıcı bildirimde bulunan mükellefler hakkında 213 sayılı Kanunun ilgili ceza hükümleri tatbik olunur.

(3) Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yapılacak araştırma, inceleme ve uluslararası bilgi değişimi ile vergi incelemesine yetkili olanlar tarafından yapılacak araştırma ve incelemeler neticesinde, 4 üncü maddede yer verilen mükellef ve diğer kişilerin gerçek faydalanıcı bilgisine ilişkin hatalı kayıtların bulunduğunun tespit edilmesi halinde, gerekli cezai işlemlerin ve sicil kayıtlarında gerekli değişikliklerin yapılabilmesi amacıyla Gelir İdaresi Başkanlığına bilgi verilir.

İlk bildirim

GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Gerçek faydalanıcı bilgisi verme yükümlülüğü getirilen kurumlar vergisi mükellefleri dâhil bütün mükellefler ile diğer kişilerin, en geç 31/8/2021 günü sonuna kadar gerçek faydalanıcı bilgisini 6 ncı maddenin ikinci fıkrasında belirtilen form ile elektronik ortamda Gelir İdaresi Başkanlığına bildirmeleri gerekmektedir.

Yürürlük

MADDE 9 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 10 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gercek-faydalanici-bildirimindeki-bilgilerdeki-degisiklikler-1-ay-icin-de-beyan-edilmelidir/feed/ 0
Tek ortaklı limited şirket üzerinden eczacılık faaliyeti yapılabilir mi? https://www.muhasebenews.com/tek-ortakli-limited-sirket-uzerinden-eczacilik-faaliyeti-yapilabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/tek-ortakli-limited-sirket-uzerinden-eczacilik-faaliyeti-yapilabilir-mi/#respond Sat, 10 Sep 2022 11:28:01 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=130701 Eczacı olan bir mükellefim şahıs firması ile faaliyetine devam etmektedir. Şahıs firmasını kapatıp tek ortaklı Limited şirket üzerinden eczacılık faaliyetine devam edebilir mi?

Vergi Kanunlarına ve TTK ya göre yapılabilir. Ancak mesleki konuda yasak olup olmadığını bilmiyoruz. Eczacılar Odası ile görüşünüz.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tek-ortakli-limited-sirket-uzerinden-eczacilik-faaliyeti-yapilabilir-mi/feed/ 0
Hisse devri durumunda gerçek faydalanıcı bildirimi verilecek mi? https://www.muhasebenews.com/hisse-devri-durumunda-gercek-faydalanici-bildirimi-verilecek-mi/ https://www.muhasebenews.com/hisse-devri-durumunda-gercek-faydalanici-bildirimi-verilecek-mi/#respond Mon, 08 Aug 2022 10:32:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=129865 Ltd.şti firmasında tek ortaklı firmada hissesinin 2/3’ünü 2 kişi ye devretti toplam 3 ortak oldu müdür değişmedi yeni gelenler sadece ortak imza yetkisi yok gerçek faydalandırıcı formunda bir şey yapacak mıyız?

Yeni ortkaların hisse oranı % 25 ve üstü ise form doldurulacaktır.


15.08.2021

İSMMMO

AÇIKLAMA

GERÇEK FAYDALANICIYA İLİŞKİN BİLDİRİM FORMU HAKKINDA AÇIKLAMA

529 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Tebliği ile 01 Ağustos 2021 tarihi itibarıyla faal olan (Tasfiye işlemi devam edenler dâhil); Aşağıda belirtilen Mükellefler 31.08.2021 tarihine kadar “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formunu” verecektir. Form defter tutma yükümlülüğüne göre değil, Mükellefiyete göre verilecektir.

Aşağıdaki Mükellefler “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formu” vermek zorundadır. A) Kurumlar Vergisi Mükellefleri;

1) Sermaye şirketleri: 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş olan Anonim, Limited ve Sermayesi paylara bölünmüş Komandit Şirketler

2) Kooperatifler

3) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler:

4) İş ortaklıkları:

5) KVK 2. Maddesinde sayılan diğer mükellefler

a) b)

c)

B) Kolektifşirketlerde şirketi temsile yetkili kimse veya ortak, eshamsız komandit şirketlerde komandite ortaklardan biri ve Adi Ortaklıklar Adına En Yüksek Ortaklık Payına Sahip Kişi, Türkiye’de yönetim merkezi olan veya Türkiye’de mukim yöneticisi olan yabancı ülkede kurulmuş trust ve benzeri teşekküllerin yöneticileri, mütevellileri veya temsilcileri, vermek zorundadırlar.

C) Yeni mükellefiyet tesis ettirilmesi veya daha önce bildirime ekledikleri bilgilerde değişiklik olması halinde, yeni mükellefiyet tesisini veya bilgi değişikliğini, bunların gerçekleştiği tarihi takip eden bir ay içerisinde bildirmeleri gerekmektedir.

Yukarıdaki Tüzel kişilerde;

Tüzel kişiliğin %25’i aşan hissesine sahip gerçek kişi ortakları,

Tüzel kişiliğin %25’i aşan hissesine sahip gerçek kişi ortağının gerçek

faydalanıcı olmadığından şüphelenilmesi veya bu oranda hisseye sahip gerçek kişi ortak bulunmaması durumunda, tüzel kişiliği nihai olarak kontrolünde

bulunduran gerçek kişi ya da kişiler,

(a) ve (b) bentler kapsamında gerçek faydalanıcının tespit edilemediği

durumlarda, en üst düzey icra yetkisine sahip gerçek kişi ya da kişiler, (Yönetim kurulu başkanı veya imzaya yetkili kişi veya kişiler) gerçek

faydalanıcı olarak kabul edilerek bildirime yazılacaktır.

“Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formunu” nasıl ve nereden verilecektir?

31.08.2021 Tarihine kadar verilecek ilk form; MÜKELLEFİN GİB İNTERNET VERGİ DAİRESİ ŞİFRESİ kullanılarak giriş yapılır. Sayfada açılan başlıklardan ‘Diğer Bildirim ve Bilgi Girişleri’ menüsünde ki “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formunu” doldurulur.

Formda yer alan;

TÜRÜ :Mükellefiyetgrubuseçilecek YILI : 2021

AY : AĞUSTOS

ÜLKE : T.C.

İl, ilçe ve Adres bilgileri ve formdaki ilgili alanlar doldurulacaktır.

(Açıklayıcı bilgiler Formun “Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirim Formuna Ait Bilgiler” bölümündedir.)

Tebliğe göre; Kurumlar vergisi mükellefleri 31.08.2021 tarihinde verilen formun bundan sonraki zamanlar da Kurum Geçici Vergi Beyannamesi ile vereceklerdir. (2021/3. Dönem den itibaren)

Kurumlar Vergisi Mükellefleri dışında kalan mükellef söz konusu formu (Yukarıda (B) bölümünde sayılan mükellefler) Yılda bir kez GİB İnternet VD sisteminden vereceklerdir. Geçici vergi Beyannamesi ile vermeyeceklerdir.

Form; Meslek mensubunun şifresi ile verilmez. Formun düzenleyen kısmına şirketin yetkilisinin veya formu dolduranın bilgileri yazılacak Meslek mensubunu bilgileri YAZILMAZ.

“Gerçek Faydalanıcı Bilgisi Bildirimi Formu”; SMMM, YMM, AVUKAT ve 529 Seri Numaralı VUK Genel Tebliğin 4 (2) tebliğde sayılan diğer kurum ve kişiler den GİB TARAFINDAN TALEP edilmesi halinde verilecektir.

Başka bir ifade ile bu kişi ve kuruluşlar (SMMM, YMM’ler dâhil) 31.08.2021 ve takip eden dönemler “Gerçek Faydalanıcı Bilgisi Bildirimi Formu” vermeyeceklerdir.

CEZA UYGULAMASI

529 Seri No’lu VUK Genel Tebliğin de Formu vermeyenler, eksik veya yanıltıcı bildirimde bulunan mükellefler hakkında 213 sayılı Kanunun ilgili ceza hükümleri tatbik olacağı belirtilmiştir.

13 Temmuz 2021 SALI Resmî Gazete Sayı : 31540
TEBLİĞ

Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı)’ndan:

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ

(SIRA NO: 529)

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Gelirlerin/servetlerin arkasındaki gerçek isimlerin bilinmesi vergi kaçakçılığı ile mücadele açısından büyük önem arz etmektedir. Ülkemizin de üyesi bulunduğu Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı Vergi Amaçlarına Yönelik Şeffaflık ve Bilgi Değişimi Küresel Forumu (Küresel Forum), vergi kaçakçılığıyla mücadele amacına yönelik olarak çalışmalar yürütmektedir. Bu bağlamda, Küresel Forum, faaliyetleri gereği şeffaflık ve bilgi değişimi konusunda ülkelerin uyması gereken uluslararası asgari standartlar oluşturmuş olup tüzel kişiliklerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin gerçek faydalanıcısının bilinmesi hususu standardın unsurlarından biridir. Bu konu, suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanının önlenmesi amacıyla Mali Eylem Görev Gücü tarafından belirlenen tavsiyelerde de karşılık bulmaktadır.

(2) Bu kapsamda, tüzel kişiler ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin gerçek faydalanıcı bilgisinin güncel, tam ve doğru bir şekilde tespit edilebilmesi amacıyla gerçek faydalanıcının belirlenmesine ve bildirilmesine ilişkin olarak bildirim zorunluluğu getirilen mükelleflerin kapsamı, bildirimin şekli, bildirimde bulunulacak dönem, bildirim verme zamanı, bildirimin gönderilme usulü ile uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasların belirlenmesi bu Tebliğin konusunu teşkil etmektedir.

Tanımlar ve kısaltmalar

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ uygulamasında;

a) Gerçek faydalanıcı: Tüzel kişi veya tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri nihai olarak kontrolünde bulunduran ya da bunlar üzerinde nihai nüfuz sahibi olan gerçek kişi veya kişileri,

b) Tedbirler Yönetmeliği: 10/12/2007 tarihli ve 2007/13012 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmeliği,

c) Trust: Bir malvarlığının belirli bir lehtar ya da lehtar grubunun yararlanması için, malvarlığının maliki olan sözleşme kurucusu tarafından, söz konusu malvarlığının yönetimi, kullanımı ya da sözleşmede belirtilen diğer tasarruflarda bulunulması amacıyla sözleşmeyi icra eden bir mütevellinin kontrolüne bırakılmasını hüküm altına alan hukuki ilişkiyi,

ifade eder.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 3/11/2011 tarihinde imzalanan ve 3/5/2017 tarihli ve 7018 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan ve 1/7/2018 tarihinde yürürlüğe giren Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi, yürürlükteki Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları ile 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149, 152/A ve 256 ncı maddeleri ve mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendine dayanılarak hazırlanmıştır.

Gerçek faydalanıcı bilgisi bildirimi verme zorunluluğu getirilenler

MADDE 4 – (1) Bu Tebliğin konusunu teşkil eden gerçek faydalanıcı bilgisi bildirimini, bildirim verme süresinin başladığı 1/8/2021 tarihi itibarıyla faal olan (tasfiye işlemi devam edenler dâhil);

a) Kurumlar vergisi mükellefleri,

b) Kollektif şirketlerde şirketi temsile yetkili kimse veya ortak, eshamsız komandit şirketlerde komandite ortaklardan biri ve adi ortaklıklar adına en yüksek ortaklık payına sahip kişi, Türkiye’de yönetim merkezi olan veya Türkiye’de mukim yöneticisi olan yabancı ülkede kurulmuş trust ve benzeri teşekküllerin yöneticileri, mütevellileri veya temsilcileri,

vermek zorundadırlar.

(2) Ayrıca; Tedbirler Yönetmeliğinde 11/10/2006 tarihli ve 5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasında yükümlü sayılan;

a) Bankalar,

b) Bankalar dışında banka kartı veya kredi kartı düzenleme yetkisini haiz kuruluşlar,

c) Kambiyo mevzuatında belirtilen yetkili müesseseler,

ç) Finansman ve faktoring şirketleri,

d) Sermaye piyasası aracı kurumları ve portföy yönetim şirketleri,

e) Ödeme kuruluşları ile elektronik para kuruluşları,

f) Yatırım ortaklıkları,

g) Sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri ile sigorta ve reasürans brokerleri,

ğ) Finansal kiralama şirketleri,

h) Sermaye piyasası mevzuatı çerçevesinde takas ve saklama hizmeti veren kuruluşlar,

ı) Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasına ilişkin saklama hizmeti ile sınırlı olmak üzere Borsa İstanbul Anonim Şirketi,

i) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi ile kargo şirketleri,

j) Varlık yönetim şirketleri,

k) Kıymetli maden, taş veya mücevher alım satımı yapanlar ile bu işlemlere aracılık edenler,

l) Cumhuriyet altın sikkeleri ile Cumhuriyet ziynet altınlarını basma faaliyeti ile sınırlı olmak üzere Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü,

m) Kıymetli madenler aracı kuruluşları,

n) Ticaret amacıyla taşınmaz alım satımıyla uğraşanlar ile bu işlemlere aracılık edenler,

o) İş makineleri dâhil her türlü deniz, hava ve kara nakil vasıtalarının alım satımı ile uğraşanlar ile bu işlemlere aracılık edenler,

ö) Tarihi eser, antika ve sanat eseri alım satımı ile uğraşanlar veya bunların müzayedeciliğini yapanlar,

p) Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü, Türkiye Jokey Kulübü ve Spor Toto Teşkilat Başkanlığı dâhil talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler,

r) Spor kulüpleri,

s) Noterler,

ş) Savunma hakkı bakımından diğer kanun hükümlerine aykırı olmamak ve 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 35 inci maddesinin birinci fıkrası ile alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kapsamında ifa edilen mesleki çalışmalar nedeniyle edinilen bilgiler hariç olmak üzere; taşınmaz alım satımı, sınırlı ayni hak kurulması ve kaldırılması, şirket, vakıf ve dernek kurulması, birleştirilmesi ile bunların idaresi, devredilmesi ve tasfiyesi işlerine ilişkin finansal işlemlerin gerçekleştirilmesi, banka, menkul kıymet ve her türlü hesaplar ile bu hesaplarda yer alan varlıkların idaresi işleriyle sınırlı olmak üzere serbest avukatlar,

t) Bir işverene bağlı olmaksızın çalışan serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavirler,

u) Finansal piyasalarda denetim yapmakla yetkili bağımsız denetim kuruluşları,

ü) Kripto varlık hizmet sağlayıcılar,

v) Tasarruf finansman şirketleri,

ile bunların şube, acente, temsilci ve ticari vekilleri ile benzeri bağlı birimleri Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından talep edildiğinde müşterileri tarafından gerçekleştirilen işlemlerin gerçek faydalanıcı bilgisini Başkanlığa bildirmek zorundadır.

(3) Merkezi yurtdışında bulunan yükümlünün şube, acente, temsilci ve ticari vekilleri ile benzeri bağlı birimleri Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından talep edildiğinde müşterileri tarafından gerçekleştirilen işlemlerin gerçek faydalanıcı bilgisini Başkanlığa bildirmek zorundadır.

Gerçek faydalanıcının belirlenmesi

MADDE 5 – (1) Tüzel kişilerde;

a) Tüzel kişiliğin yüzde yirmi beşi aşan hissesine sahip gerçek kişi ortakları,

b) Tüzel kişiliğin yüzde yirmi beşi aşan hissesine sahip gerçek kişi ortağının gerçek faydalanıcı olmadığından şüphelenilmesi veya bu oranda hisseye sahip gerçek kişi ortak bulunmaması durumunda, tüzel kişiliği nihai olarak kontrolünde bulunduran gerçek kişi ya da kişiler,

c) (a) ve (b) bentleri kapsamında gerçek faydalanıcının tespit edilemediği durumlarda, en üst düzey icra yetkisine sahip gerçek kişi ya da kişiler,

gerçek faydalanıcı olarak kabul edilerek bildirime konu edilir.

(2) Tedbirler Yönetmeliğinin 12 nci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen tüzel kişiliği olmayan iş ortaklıkları gibi teşekküllerde;

a) Tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri nihai olarak kontrolünde bulunduran gerçek kişi ya da kişiler,

b) (a) bendi kapsamında gerçek faydalanıcının tespit edilememesi halinde tüzel kişiliği olmayan teşekkül nezdinde en üst düzeyde icra yetkisine sahip gerçek kişi ya da kişiler,

üst düzey yönetici sıfatıyla gerçek faydalanıcı olarak kabul edilir ve bildirime konu edilir.

(3) Trust ve benzeri teşekküllerde; kurucular, mütevelli, yönetici, denetçi veya faydalanıcı sıfatını haiz olanlar ya da bu teşekküller üzerinde nüfuz sahibi olanlar gerçek faydalanıcı olarak kabul edilerek bildirime konu edilir.

Bildirimin dönemi ve verilme zamanı

MADDE 6 – (1) Bildirim yapma yükümlülüğü getirilen kurumlar vergisi mükellefleri, gerçek faydalanıcı bilgisini geçici vergi beyannameleri ve yıllık kurumlar vergisi beyannamesi ekinde bildirmek zorundadır.

(2) Kurumlar vergisi mükellefleri dışında kalan diğer mükellefler ile diğer kişiler gerçek faydalanıcı bilgisini her yılın Ağustos ayı sonuna kadar Gelir İdaresi Başkanlığına bir form ile elektronik ortamda bildirmek zorundadır.

(3) Birinci ve ikinci fıkrada belirtilenlerin yeni mükellefiyet tesis ettirmesi veya daha önce bildirime ekledikleri bilgilerde değişiklik olması halinde, yeni mükellefiyet tesisini veya bilgi değişikliğini, bunların gerçekleştiği tarihi takip eden bir ay içerisinde bildirmeleri gerekmektedir.

Bildirimin şekli

MADDE 7 – (1) Kurumlar vergisi mükellefleri yıllık ve geçici vergi beyannamelerinin ekinde, kurumlar vergisi mükellefleri dışında kalan mükellefler ile bildirim yapması gereken diğer kişiler ise dördüncü fıkrada belirtilen bildirim formu ile bildirim yaparlar.

(2) Bildirim yapma yükümlülüğü getirilen kurumlar vergisi mükellefleri söz konusu beyannameler aracılığıyla; gerçek faydalanıcıların adı, soyadı, vatandaşlıkları, kimlik numaraları ve adresleri, varsa telefon, faks ve elektronik posta bilgileri ile gerçek faydalanıcılığın sebebini bildirirler.

(3) Bildirim formu ile bildirim verme yükümlülüğü getirilenler, “gerçek faydalanıcıya ilişkin bildirim formu” ile gerçek faydalanıcıların adı, soyadı, vatandaşlıkları, kimlik numaraları, adresleri, varsa telefon, faks ve elektronik posta bilgileri ile gerçek faydalanıcılığın sebebini bildirirler.

(4) Kapsama giren mükellefler ve diğer kişiler tarafından bildirim; İnternet Vergi Dairesinde yer alan açıklamalara uygun şekilde elektronik ortamda İnternet Vergi Dairesi üzerinden “gerçek faydalanıcıya ilişkin bildirim formu” doldurularak verilecektir.

(5) Kapsama giren mükellefler ve diğer kişilerin bağlı bulunduğu vergi dairesinden kullanıcı kodu, parola ve şifre almaları gerekmektedir. Kağıt ortamında (elden veya posta ile) bildirim formu kabul edilmeyecektir. Bildirim formunun elektronik ortamda verilmiş sayılabilmesi için sistem üzerinden onaylama işleminin yapılması şarttır. Onaylama işlemi en geç bildirimin verilmesi gereken sürenin son günü saat 23:59’a kadar tamamlanmalıdır.

(6) Bildirimin elektronik ortamda gönderilmesi zorunlu olduğundan vergi dairesi müdürlükleri/malmüdürlükleri, bildirimi kâğıt ortamında hiçbir şekilde kabul etmeyecektir.

(7) Elektronik ortam dışında gönderilen bildirim verilmemiş sayılacaktır.

(8) “Gerçek faydalanıcıya ilişkin bildirim formu”, mükellef tarafından bizzat gönderilebileceği gibi ilgili dönemde, aracılık ve sorumluluk sözleşmesi bulunan serbest muhasebeci mali müşavir veya gelir veya kurumlar vergisi beyannamesi tasdik sözleşmesi (tam tasdik sözleşmesi) bulunan yeminli mali müşavirler aracılığıyla da gönderilebilir.

(9) Bildirimin yapılmasının ardından bildirimin hatalı veya eksik olduğunun anlaşılması durumunda bildirimin bu maddede belirtilen usullerde yeniden verilmek suretiyle düzeltilmesi gerekmektedir.

Diğer hususlar ve cezai yaptırım

MADDE 8 – (1) Gerçek faydalanıcı bilgisi bildirimine konu edilen bilgilerin mükellefler tarafından, bildirimin verildiği tarihi takip eden takvim yılının başından itibaren 5 yıl süreyle muhafaza edilmesi gerekmektedir.

(2) Bu Tebliğde yapılan düzenlemeler kapsamında bildirilmesi gereken bilgileri bildirmeyen, eksik veya yanıltıcı bildirimde bulunan mükellefler hakkında 213 sayılı Kanunun ilgili ceza hükümleri tatbik olunur.

(3) Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yapılacak araştırma, inceleme ve uluslararası bilgi değişimi ile vergi incelemesine yetkili olanlar tarafından yapılacak araştırma ve incelemeler neticesinde, 4 üncü maddede yer verilen mükellef ve diğer kişilerin gerçek faydalanıcı bilgisine ilişkin hatalı kayıtların bulunduğunun tespit edilmesi halinde, gerekli cezai işlemlerin ve sicil kayıtlarında gerekli değişikliklerin yapılabilmesi amacıyla Gelir İdaresi Başkanlığına bilgi verilir.

İlk bildirim

GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Gerçek faydalanıcı bilgisi verme yükümlülüğü getirilen kurumlar vergisi mükellefleri dâhil bütün mükellefler ile diğer kişilerin, en geç 31/8/2021 günü sonuna kadar gerçek faydalanıcı bilgisini 6 ncı maddenin ikinci fıkrasında belirtilen form ile elektronik ortamda Gelir İdaresi Başkanlığına bildirmeleri gerekmektedir.

Yürürlük

MADDE 9 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 10 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/hisse-devri-durumunda-gercek-faydalanici-bildirimi-verilecek-mi/feed/ 0
2017 Yılı Haziran Ayı Kurulan Şirketlerin Ortak Sayılarını Biliyor musunuz? https://www.muhasebenews.com/2017-yili-haziran-ayi-kurulan-sirketlerin-ortak-sayilarini-biliyor-musunuz/ https://www.muhasebenews.com/2017-yili-haziran-ayi-kurulan-sirketlerin-ortak-sayilarini-biliyor-musunuz/#respond Tue, 15 Aug 2017 20:30:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=19993 1- 2017 yılı Haziran ayında kurulan anonim şirketler ortak dağılımı incelendiğinde;
1.1- Tek ortaklı kurulan 590 adet A.Ş.,
1.2- İki ortaklı kurulan 265 adet A.Ş.,
1.3- Üç ortaklı kurulan 116 adet A.Ş. bulunmaktadır. 

2- 2017 yılı Haziran ayında kurulan limited şirketler ortak dağılımı incelendiğinde ise;
2.1- Tek ortaklı kurulan 3.198 adet Ltd. Şti.,
2.2- İki ortaklı kurulan 1.208 adet Ltd. Şti.,
2.3- Üç ortaklı kurulan 356 adet Ltd. Şti. bulunmaktadır.

Kaynak: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Yasal Uyarı: Bu yazıdaki bilgiler sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen bilgilerden yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgilerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.

]]>
https://www.muhasebenews.com/2017-yili-haziran-ayi-kurulan-sirketlerin-ortak-sayilarini-biliyor-musunuz/feed/ 0