indirebilir – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Fri, 08 Mar 2024 07:25:03 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.4 Kendisi başka evde kirada oturanlar elde ettiği kira gelirinden kira giderini indirebilir https://www.muhasebenews.com/kendisi-baska-evde-kirada-oturanlar-elde-ettigi-kira-gelirinden-kira-giderini-indirebilir/ https://www.muhasebenews.com/kendisi-baska-evde-kirada-oturanlar-elde-ettigi-kira-gelirinden-kira-giderini-indirebilir/#respond Fri, 08 Mar 2024 07:25:03 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149704 Mükellef mesken kira geliri elde ediyor. Kendisi başka evde kirada oturuyor. Kira ödemelerini eşinin banka hesabı üzerinden yapıyor. Bu kira ödemelerini gelir vergisi beyanında indirim konusu yapabilir miyiz?

Yapabilir.

 


Gerçek Gider Yönteminde İndirilecek Giderler

Gerçek gider yönteminin seçilmesi durumunda, safi iradın bulunması için gayrisafi hasılattan Gelir Vergisi Kanununun 74 üncü maddesinde yazılı aşağıdaki giderler indirilir.

1. Kiraya veren tarafından ödenen aydınlatma, ısıtma, su ve asansör giderleri,

2. Kiraya verilen malların idaresi için yapılan ve gayrimenkulün önemi ile orantılı olan idare giderleri,

3. Kiraya verilen mal ve haklara ilişkin sigorta giderleri,

4. Kiraya verilen mal ve haklar dolayısıyla yapılan ve bunlara harcanan borçların faizleri,

5. Konut olarak kiraya verilen bir adet gayrimenkulün iktisap yılından itibaren 5 yıl süre ile iktisap bedelinin %5’i (İktisap bedelinin %5’i tutarındaki bu indirim, sadece ilgili gayrimenkule ait hasılata uygulanacak, indirilmeyen kısım gider fazlalığı sayılmayacaktır. 2019 yılından önce iktisap edilen konutlar için indirimden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.),

6.Kirayaverilenmalvehaklariçinödenenvergi,resim,harçveşerefiyelerlekirayaveren tarafından belediyelere ödenen harcamalara katılma payları,

7.Kirayaverilenmalvehaklariçinayrılanamortismanlarilekirayaverentarafındanyapılan ve gayrimenkulün iktisadi değerini artırıcı niteliği olan ısı yalıtımı ve enerji tasarrufu sağlamaya yönelik harcamalar (Bu harcamalar 2023 takvim yılı için 4.400 TL’yi aşıyor ise maliyet olarak dikkate alınabilir.),

8. Kiraya veren tarafından kiraya verilen gayrimenkul için yapılan onarım giderleri ile bakım ve idame giderleri,

9. Kiraladıkları mal ve hakları kiraya verenlerin ödedikleri kiralar ve diğer gerçek giderler,

10. Sahibi bulundukları konutları kiraya verenlerin kira ile oturdukları konut veya lojmanların kira bedeli (İndirilmeyen kısım gider fazlalığı sayılmayacaktır.),

Türkiye’de yerleşik olmayan mükelleflerin (çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla bir süredir yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları dahil), yabancı ülkelerde ödedikleri kira bedelleri Türkiye’de elde ettikleri kira gelirinden gider olarak indirim konusu yapılamaz.

11. Kiraya verilen mal ve haklarla ilgili olarak mukavelenameye, kanuna veya ilama istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar.

Gerçek gider yöntemini seçen mükelleflerin, yaptıkları giderlere ilişkin belgeleri ilgili bulundukları yılı takip eden yıldan başlayarak 5 yıl süresince saklamaları ve vergi dairesince istendiğinde ibraz etmeleri gerekmektedir

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kendisi-baska-evde-kirada-oturanlar-elde-ettigi-kira-gelirinden-kira-giderini-indirebilir/feed/ 0
Mali Müşavirler mesleki faaliyet zararlarını izleyen yıllardaki kazançlarından 5 yıl boyuca indirebilir https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-mesleki-faaliyet-zararlarini-izleyen-yillardaki-kazanclarindan-5-yil-boyuca-indirebilir/ https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-mesleki-faaliyet-zararlarini-izleyen-yillardaki-kazanclarindan-5-yil-boyuca-indirebilir/#respond Tue, 05 Mar 2024 06:26:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149638

SERBEST MESLEK ERBABINDA ZARAR MAHSUBU

Gelirin toplanmasında gelir unsurlarından bazılarından doğan zararlar (Gelir Vergisi Kanununun 80 inci maddesinde yazılı diğer kazanç ve iratlardan doğanlar hariç) diğer kaynakların kazanç ve iratlarına mahsup edilir.

Bu mahsup neticesinde kapatılmayan zarar kısmı, müteakip yılların gelirinden indirilir. Arka arkaya beş yıl içinde mahsup edilmeyen zarar bakiyesi müteakip yıllara devredilemez.

Tam mükellefiyete tabi kişiler, yurt dışı faaliyetlerinden doğan zararlarını, faaliyette bulunulan ülkenin vergi kanunlarına göre denetim yetkisi verilen kuruluşlarca rapora bağlanması ve raporun aslı ve tercüme edilmiş bir örneğinin Türkiye’deki ilgili vergi dairesine ibrazı halinde mahsup edebileceklerdir.

Türkiye’de mahsup edilen yurt dışı zararın, ilgili ülkede de mahsup edilmesi halinde, Türkiye’de beyannameye dâhil edilecek yurt dışı kazanç, mahsuptan önceki tutar olacaktır.

Gelir vergisine tabi gelirler;

70.000 TL’ye kadar

%15

150.000 TL’nin 70.000 TL’si için 10.500 TL, fazlası

%20

370.000 TL’nin 150.000 TL’si için 26.500 TL
(ücret gelirlerinde 550.000 TL’nin 150.000 TL’si için 26.500 TL), fazlası

%27

1.900.000 TL’nin 370.000 TL’si için 85.900 TL, (ücret gelirlerinde 1.900.000 TL’nin 550.000 TL’si için 134.500 TL), fazlası

%35

1.900.000 TL’den fazlasının 1.900.000 TL’si için 621.400 TL,

%40

(ücret gelirlerinde 1.900.000 TL’den fazlasının 1.900.000 TL’si için 607.000 TL), fazlası

oranında vergilendirilir.

Türkiye’de gelir vergisinden istisna edilen kazançlarla ilgili yurt dışı zararlar, yurt içindeki kazanç ve iratlardan mahsup edilmez.

Geçmiş yıllarda oluşan ve mahsup edilemeyen zararların cari yıl kazançlarından mahsubu mümkündür. Arka arkaya 5 yıl içinde mahsup edilmeyen zarar bakiyesi takip eden yıllara devredilemez.

Envantere dâhil olmayan gayrimenkullerin satışından doğan zararların mahsubu mümkün değildir.

 

 


Kaynak: GİB Rehber
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-mesleki-faaliyet-zararlarini-izleyen-yillardaki-kazanclarindan-5-yil-boyuca-indirebilir/feed/ 0
Mali müşavirler mesleki faaliyetle ilgili seyahat ve ikamet giderlerini vergi matrahından indirebilir mi? https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-mesleki-faaliyetle-ilgili-seyahat-ve-ikamet-giderlerini-vergi-matrahindan-indirebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-mesleki-faaliyetle-ilgili-seyahat-ve-ikamet-giderlerini-vergi-matrahindan-indirebilir-mi/#respond Sat, 02 Mar 2024 20:23:56 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=149560

SERBEST MESLEK KAZANCININ TESPİTİNDE HASILATTAN İNDİRİLECEK GİDERLER

Serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler şunlardır:

* Mesleki kazancın elde edilmesi ve devam ettirilmesiyle ilgili genel giderler.

* İkametgâhlarının bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgâh için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler.

Örnek: Mali Müşavir olarak faaliyet yürüten Mükellef (A), 2023 takvim yılında hem ikamet etmek hem de muhasebecilik faaliyetini icra etmek üzere kiraladığı daire için yıllık 420.000 TL kira bedeli ve 90.000 TL tutarında aydınlatma, ısıtma ve su gideri ödemiştir. Bu durumda mükellef (A) 420.000 TL kira bedelinin tamamı ile aydınlatma, ısıtma ve su giderlerinin yarısı olan 45.000 TL’yi 2023 takvim yılı serbest meslek kazancından indirebilecektir.

İş yeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgâhı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar ise amortismanın yarısını gider yazabilirler.

Örnek: Mükellef (B), ikamet etmek ve avukatlık faaliyetini yürütmek üzere 2023 takvim yılında 4.750.000 TL’ye daire satın almıştır. Söz konusu daire için normal amortisman usulüne göre hesaplamış olduğu yıllık (4.750.000 x %2) 95.000 TL amortisman giderinin yarısı olan 47.500 TL’yi serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapabilecektir.

* Hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin müştemilatındaki iaşe ve ibate giderleri, tedavi ve ilaç giderleri, sigorta primleri ve emekli aidatı (bu primlerin ve aidatın geri alınmamak üzere Türkiye’de kâin sigorta şirketlerine veya emekli ve yardım sandıklarına ödenmiş olması ve emekli ve yardım sandıklarının tüzel kişiliği haiz bulunmaları şartıyla) ile demirbaş olarak verilen giyim giderleri.

* Mesleki faaliyetle ilgili seyahat ve ikamet giderleri (seyahat maksadının gerektirdiği süre ile sınırlı olmak şartıyla).

* Mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dâhil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanlar. Ancak özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 TL’yi (2023 takvim yılı için 500.000 TL, 2024 takvim yılı için 790.000 TL), söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 250.000 TL’yi (2023 takvim yılı için 950.000 TL, 2024 takvim yılı için 1.500.000 TL) aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gider yazılabilir. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınır.

* Kiralanan veya envantere dâhil olan ve işte kullanılan taşıtların giderleri (Taşıt giderlerinden kasıt genel olarak taşıtların tamir, bakım, yakıt gibi giderleridir.). Ancak binek otomobillerine ilişkin giderlerin en fazla %70’i ve kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 TL’lik (2023takvimyılıiçin17.000TL,2024takvimyılıiçin26.000TL) kısmıilebinek otomobillerinin iktisabında ödenen özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 TL’lik (2023 takvim yılı için 440.000 TL, 2024 takvim yılı için 690.000 TL) kısmı gider olarak dikkate alınabilir.

* Alınan mesleki yayınlar için ödenen bedeller.

* Mesleki faaliyetin ifası için ödenen mal ve hizmet alım bedelleri.

* Serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla emekli sandıklarına ödenen giriş ve emeklilik aidatları ile mesleki teşekküllere ödenen aidatlar.

* Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen meslek, ilan ve reklam vergileri ile iş yerleriyle ilgili ayni vergi, resim ve harçlar.

* Mesleki faaliyetle ilgili olarak kanun, ilam ve sözleşmeye göre ödenen tazminatlar.

Her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile serbest meslek erbabının suçlarından doğan tazminatlar gider olarak indirilemez.

 


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-mesleki-faaliyetle-ilgili-seyahat-ve-ikamet-giderlerini-vergi-matrahindan-indirebilir-mi/feed/ 0
Motokuryeler yakıt ve bakım harcamalarını gider yazabilir mi? https://www.muhasebenews.com/motokuryeler-yakit-ve-bakim-harcamalarini-gider-yazabilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/motokuryeler-yakit-ve-bakim-harcamalarini-gider-yazabilir-mi/#respond Sat, 09 Sep 2023 07:27:16 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=146080 Kendi aracı ile kargo taşımacılık veya motorlu kurye hizmeti yapan mükellef akaryakıt fişleri araç tamir bakım fişleri ve gıda market fişlerinden hangilerini gider olarak indirebilir?

Akaryakıt fişlerinde plaka var ise gider yazılır. Tamir bakım ve diğer harcamalar için fiş değil fatura olması gerekir. Ticari kazancın tespitinde giderler GVK 40. maddesinde sayılmıştır.

 


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/motokuryeler-yakit-ve-bakim-harcamalarini-gider-yazabilir-mi/feed/ 0
Gelir Vergisi Mükellefi Diş Tedavisini Vergi Matrahında İndirebilir Mi? https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-mukellefi-dis-tedavisini-vergi-matrahinda-indirebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-mukellefi-dis-tedavisini-vergi-matrahinda-indirebilir-mi/#respond Tue, 05 Sep 2023 08:25:41 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=145901 Mükellefim ağız bakımı ve yeni dişler yaptırdı bunlara karşılık ödediği ücreti defter beyan sisteminde gider düşebilir miyim?

Ticari kazancın tespitinde GV 40’ncı madde, serbest meslek kazancının tespitimde 68. maddede sayılan Giderler deftere yazılır. Bahsettiğiniz gider tanımlaması yoktur Ancak; Geçici vergi beyanından ve Yıllık Beyannamede GVK 89/2. maddedeki şartlara göre matrahtan indirilir. İlgi maddeleri incelemenizi öneririz.

Diğer indirimler

Gelir Vergisi Kanunu Madde 89

2. Beyan edilen (5281 sayılı Kanunun 43/8-c maddesiyle değişen ibare. Geçerlilik; 01.01.2005, Yürürlük; 31.12.2004) gelirin %10’unu aşmaması(*), Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim ve sağlık harcamaları (mükerrer 121 inci madde çerçevesinde eğitim ve sağlık harcamaları nedeniyle vergi indiriminden yararlanan ücretliler, aynı harcamalarını bu hükümden yararlanarak matrahlarından indiremezler).

 


Kaynak: GİB, İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/gelir-vergisi-mukellefi-dis-tedavisini-vergi-matrahinda-indirebilir-mi/feed/ 0
SMMM’ler bilirkişilik, bağımsız denetim ve konkordato eğitimleri için ödenen bedelleri vergi matrahından indirebilir mi? https://www.muhasebenews.com/smmmler-bilirkisilik-bagimsiz-denetim-ve-konkordato-egitimleri-icin-odenen-bedelleri-vergi-matrahindan-indirebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/smmmler-bilirkisilik-bagimsiz-denetim-ve-konkordato-egitimleri-icin-odenen-bedelleri-vergi-matrahindan-indirebilir-mi/#respond Fri, 14 Jan 2022 00:47:26 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=116840 T.C. 

HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı

:

62030549-120[68-2021/65]-341666

14.04.2021

Konu

:

Mesleki faaliyetin yürütülebilmesi için zorunlu olan eğitimlere ve organizasyonlara katılım için ödenen ücretlerin gider kaydı

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; mesleki faaliyetin yürütebilmesi için zorunlu olan eğitimlere ve organizasyonlara (TÜRMOB Eğitimleri, KGK Eğitimleri, bilirkişilik eğitimleri, konkordato eğitimleri v.b.) katılım için ödenen ücretlerin, serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilip indirilmeyeceği ile bu harcamalara yönelik yüklenilen katma değer vergisi indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun; “Serbest Meslek Kazancının Tarifi” başlıklı 65 inci maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…” hükmü yer almıştır.

Aynı Kanunun 68 inci maddesinde, serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler sayılmış olup, maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderlerin hasılattan indirilebileceği hükme bağlanmıştır.

3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun “Mesleki geliştirme eğitimi” başlıklı 44 üncü maddesinde, “Meslek mensuplarının, mesleki faaliyetlerini fiilen devam ettirmeleri için Birlik ve odalar tarafından düzenlenecek mesleki geliştirme ve eğitim seminerlerine katılmaları zorunludur. Meslek içi eğitimle ilgili konular, eğitim programları ve süreleri ile diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Sürekli Mesleki Geliştirme Eğitimi Yönetmeliğinin; 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde, mesleki geliştirme eğitimi, meslek mensuplarının yeteneklerini geliştiren, koruyan ve yetkin bir şekilde görev yapmalarına olanak sağlayan; planlı, programlı, doğrulanabilir ve ölçülebilir öğrenme faaliyetleri olarak tanımlanmış, 5 inci maddesinde, sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarının amaçlarına, 8 inci maddesinde de sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarının neler olduğuna yönelik açıklamalara yer verilmiştir.

Aynı Yönetmeliğin, “Sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarına katılım” başlıklı 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında, tüm meslek mensuplarının, meslek ruhsatlarını edindikleri yılı takip eden yılın ilk gününden başlayarak, meslekle ilişiklerinin kesildiği güne kadar sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarına düzenli olarak katılımının zorunlu olduğu, “Yaptırım” başlıklı 10 uncu maddesinde, sürekli mesleki geliştirme eğitim programlarına katılmayan meslek mensupları hakkında 31/10/2000 tarihli ve 24216 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Disiplin Yönetmeliği hükümlerinin uygulanacağı, katılım zorunluluğu yerine getirilinceye kadar çalışanlar listesine kayıtlı meslek mensuplarının büro tescil belgeleri vize edilmeyeceği, çalışanlar listesi kayıt ve faaliyet belgesi alma taleplerinin yerine getirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, Bağımsız Denetim Yönetmeliğinin “Sürekli eğitim” başlıklı 25 inci maddesinde, denetçilerin, etik kurallara uygun ve yüksek kalitede hizmet sunabilmeleri amacıyla, sahip oldukları mesleki bilgi ve becerilerinin yeterli bir seviyede tutulmasını ve geliştirilmesini hedefleyen sürekli eğitime tabi tutulacakları, sürekli eğitim yükümlülüğünü yerine getirmeyen denetçilerin, bu yükümlülüklerini yerine getirene kadar denetim yapamayacakları ve denetim ekiplerinde görevlendirilemeyecekleri hükme bağlanmıştır.

Bağımsız Denetçiler İçin Sürekli Eğitim Tebliğinin; Eğitim yükümlülüğünün başlangıcı” başlıklı 6 ncı maddesinde, eğitim yükümlülüğünün denetçinin sicile tescil edildiği tarihi izleyen ikinci takvim yılının başından itibaren başlayacağı, “Eğitim konuları” başlıklı 7 nci maddesinde, eğitim konularının, temel mesleki konular ve destekleyici konulardan teşekkül edeceği, temel mesleki konuların; muhasebe, denetim, etik kurallar, finans ve kurumsal yönetim konularını kapsadığını, destekleyici konuların; mesleki gelişime katkı sağlayacak diğer konular ile kişisel gelişime katkı sağlayacak konuları kapsadığı belirtilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Sürekli Mesleki Geliştirme Eğitimi Yönetmeliği ile Bağımsız Denetim Yönetmeliği uyarınca, meslek mensuplarının alanlarında faaliyetlerini yürütebilmeleri için almaları gereken zorunlu eğitimler ve mesleki alanlardaki katılmaları gereken zorunlu sempozyum ve kongreler gibi organizasyonlar bulunmaktadır.

Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesine göre giderlerin, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için kazancın elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunması, yapılan işin mahiyetine uygun olması ve iş hacmi ile mütenasip olması gerekmektedir.

Buna göre, anılan Yönetmelikler uyarınca mesleki faaliyetinizin yürütülmesi için zorunlu olan eğitimler ve mesleki sempozyum ve kongreler gibi organizasyonlara katılım için yaptığınız ödemelerin, Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendine göre serbest meslek kazancınızın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Diğer taraftan, bilirkişilik faaliyeti öncesinde alınan eğitimler ile konkordato komiserliği listesine kaydolabilmek için alınan komiserlik eğitimleri için yapılan ödemelerin ise söz konusu faaliyetlerden elde edilen gelirlerin ücret hükümlerine göre vergilendirilmesi nedeniyle, mesleki kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

– 1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

– 29/1 inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirebilecekleri,

– 30/d maddesinde Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV’den indirilemeyeceği

hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, Gelir Vergisi Kanununa göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilen ve ilgili mevzuatı uyarınca mesleki faaliyetin yürütülmesi için zorunlu olan eğitimler, mesleki sempozyum ve kongreler gibi organizasyonlara katılım için yapılan ödemelere ilişkin KDV tutarlarını genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapmanız mümkün bulunmaktadır.

Diğer taraftan, bilirkişilik faaliyeti öncesinde alınan eğitimler ile konkordato komiserliği listesine kaydolabilmek için alınan komiserlik eğitimleri için yapılan ödemelerin, serbest meslek kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununa göre indirimi kabul edilmeyen gider olarak kabul edilmesi nedeniyle, söz konusu giderleriniz dolayısıyla yüklenilen KDV’yi Kanunun 30/d maddesi uyarınca indirim konusu yapamayacağınız tabiidir.


Kaynak: GİB ÖZELGE
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/smmmler-bilirkisilik-bagimsiz-denetim-ve-konkordato-egitimleri-icin-odenen-bedelleri-vergi-matrahindan-indirebilir-mi/feed/ 0
Mali Müşavir aktife aldığı binek araç giderlerini hasılattan indirebilir mi? https://www.muhasebenews.com/mali-musavir-aktife-aldigi-binek-arac-giderlerini-hasilattan-indirebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/mali-musavir-aktife-aldigi-binek-arac-giderlerini-hasilattan-indirebilir-mi/#respond Fri, 31 Dec 2021 03:11:29 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=117720

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 68-714

23/02/2012

Konu

:

Aktife alınan binek araç giderlerinin hasılattan indirilip indirilmeyeceği

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, mali müşavirlik hizmetinden dolayı serbest meslek kazancı mükellefi olduğunuzu, 2004 yılında aldığınız binek otomobilinizi serbest meslek faaliyetinizde kullanmak istediğinizi bundan dolayı binek otomobili için amortisman ayrılıp ayrılamayacağı, alış faturasındaki  ÖTV ve KDV’nin maliyet bedeline dahil edilip edilmeyeceği, aracınızı sattığınızda satış bedelinin tamamının mı kar veya zarar olacağı, zarar çıkması halinde serbest meslek kazancınızdan indirim  olarak dikkate alınıp alınamayacağı, sigorta giderlerinin taksitler halinde ödenmesi halinde taksitlerin ödendiği tarihte mi yoksa poliçe tarihinde mi gider yazılacağı, eşinin sigortalı çalıştırılması halinde serbest meslek kazancının eşe ödenen ücretin  gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı ile mesleki sorumluluk sigorta ödemelerinin gider yazılıp yazılmayacağı hususlarında bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Ücretin Tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde; Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.” denilmiş olup aynı Kanunun “Serbest Meslek Kazancının Tarifi” başlıklı 65 inci maddesinde ise; ” Her türlü serbest mesleki  faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…” hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Kanunu’nun “Serbest Meslek Kazancının Tespiti” başlıklı 67 nci maddesinin birinci fıkrasında; “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten  sonra kalan farktır.” hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Kanun’un “Mesleki Giderler” başlıklı 68 inci maddesinde ise; “serbest meslek kazancının tespitinde aşağıda yazılı giderler hasılattan indirilir:

1. Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderler (İkametgâhlarının bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgâh için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İşyeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgâhı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.).

2. Hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin müştemilatındaki iaşe ve ibate giderleri, tedavi ve ilaç giderleri, sigorta primleri ve emekli aidatı (bu primlerin ve aidatın geri alınmamak üzere Türkiye’de kain sigorta şirketlerine veya emekli ve yardım sandıklarına ödenmiş olması ve emekli ve yardım sandıklarının tüzel kişiliği haiz bulunmaları şartıyla) ile 27’nci maddede yazılı giyim  giderleri.

4. Mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dahil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanlar (amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin elden çıkarılması halinde aynı Kanunun 328 inci maddesine göre hesaplanacak zararlar dahil).

5. Kiralanan veya envantere dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderleri.

8. Serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla emekli sandıklarına ödenen giriş ve emeklilik aidatları ile mesleki teşekküllere ödenen aidatlar.

9. Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen meslek, ilan ve reklam vergileri ile iş yerleriyle ilgili ayni vergi, resim ve harçlar.” gider olarak dikkate alınacağı hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan, mesleki mali sorumluluk sigortasının şahıs sigortası kapsamına girip girmediği yönünde Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı’ndan bilgi istenmiş ve konu ile ilgili olarak alınan 17/12/2010 tarih ve 58352 sayılı yazıda, “….Bilindiği üzere, sigortacılık mevzuatında ayrım can ve mal sigortaları şeklinde yapılmıştır. Anılan sigorta da şahsı değil şahsın sorumluluğu nedeniyle mal varlığında meydana gelecek zararları sigortalayan bir mal sigortasıdır. Dolayısıyla, bu sigorta türünün anılan maddede yer alan “şahıs sigortası” kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.” denilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun “İspat Edici Kâğıtlar” başlıklı 227 nci maddesinde; “Bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” denilmiş, anılan Kanunun 234 üncü maddesinde ise; “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin; “Vergiden muaf esnafa; Yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir.” hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, anılan Kanunun 269 uncu maddesinde ise; “İktisadi işletmelere dahil bilumum gayrimenkuller maliyet bedelleri ile değerlenir.

Bu kanuna göre, aşağıdaki yazılı kıymetler gayrimenkuller gibi değerlenir;

3. Gemiler ve diğer taşıtlar;” hükmüne yer verilmiştir.

Söz konusu Kanun’un “Gayrimenkullerde Maliyet Bedeline Giren Giderler” başlıklı 270 inci maddesinde; “Gayrimenkullerde, maliyet bedeline, satın  alma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler girer:

1. Makine ve tesisattan gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri;

2. Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesinden mütevellit  giderler.

Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergilerini maliyet bedelini ithal etmekte veya genel giderler arasında göstermekte mükellefler serbesttirler.”hükümleri yer almaktadır.

Aynı Kanun’un 313 üncü maddesinde; “İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269’uncu madde gereğince gayrimenkul gibi  değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder.” denilmiş, anılan Kanun’un 320 nci maddesinde ise; “Amortisman süresi kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar. Bu sürenin yıl olarak hesaplanması için (1) rakamı mükellefçe uygulanan nispete bölünür. Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri hariç olmak üzere, işletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilir.

Her yılın amortismanı ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabilir.

Amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresi uzatılamaz.” hükmüne yer  verilmiştir.

Aynı Kanun’un “Amortismana Tabi Malların Satılması” başlıklı 328 inci maddesinde ise; “Amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satılması halinde alınan bedel ile bunların envanter defterinde kayıtlı değerleri arasındaki fark kar ve zarar hesabına geçirilir. İşletme hesabı esasında defter tutan mükelleflerle serbest meslek kazanç defteri tutan mükellefler bu farkı defterlerinde hasılat veya gider kaydederler.

Amortisman ayrılmış olanların değeri ayrılmış amortismanlar düşüldükten sonra kalan meblağdır.

Devir ve trampa satış hükmündedir.

Şu kadar ki, satılan iktisadi kıymetlerin yenilenmesi, işin mahiyetine göre zaruri bulunur veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş olursa bu takdirde, satıştan tahassül eden kar, yenileme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta azami üç yıl süre ile tutulabilir. Her ne sebeple olursa olsun bu süre içinde kullanılmamış olan karlar üçüncü yılın  vergi  matrahına eklenir. Üç yıldan önce işin  terki, devri veya işletmenin tasfiyesi halinde bu karlar o yılın matrahına eklenir.

Yukarıdaki esaslar dahilinde yeni değerlerin iktisabında kullanılan kar, yeni değerler üzerinden bu kanun hükümlerine göre ayrılacak amortismanlara mahsup edilir. Bu mahsup tamamlandıktan sonra itfa edilmemiş olarak kalan değerlerin amortismanına devam olunur.” hükümlerine yer verilmiştir.

Yasanın Geçici 5 inci maddesinde ise; ticari, zirai veya mesleki kazançları dolayısıyla yeniden Gelir Vergisine girecek veya basit usulden gerçek usule geçecek olan mükellefler ile öteden beri faaliyete devam eden serbest meslek erbabının amortismana tabi iktisadi kıymetleri maliyet bedeli, maliyet bedeli bilinmiyorsa bizzat kendilerince alış tarihindeki rayice göre tahmin olunacak bedeli ile değerleneceği, ancak, bu kıymetlerin alış tarihleri ile mükellefiyete giriş veya gerçek usule geçiş tarihi arasındaki yıllara ait amortismanlar tutarının bu değerden düşülerek bakiyesinin amortismanına devam olunacağı ifade edilmiştir.

Öte yandan, amortisman uygulamasına ilişkin usul ve esaslar 333, 339, 365, ve 389 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğ’lerinde belirlenmiştir.

Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1 inci maddesine göre Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler KDV ye tabidir.

Anılan Kanunun 30/b maddesinde ise faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere işletmelere ait binek otomobillerinin alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, 23 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin “1.Binek Otomobillerinin Katma Değer Vergisi” başlıklı bölümünde, indirim konusu yapılamayan bu verginin Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları çerçevesinde işin mahiyetine göre gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabileceği açıklanmıştır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre;

1. Söz konusu aracın envantere dahil edilmesi mümkün olup, bu aracın envanter defterine kayıt edilebilmesi için gider pusulası düzenlenmesi gerekmektedir.

2. 2004 yılında iktisap edilen aracın 333 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ne ekli listenin  “6.1. Otomobiller ve taksiler (Jipler ve  arazi taşıtları  dahil)” bölümünde değerlendirilerek, faydalı ömrünün 5 yıl, amortisman oranının ise %20 olarak dikkate alınması gerekmektedir. Buna göre amortisman süresinin başlangıcı aracın iktisap edildiği tarih olup, araca ait amortisman ayırma süresi dolmuş olduğundan, amortisman ayrılabilmesi  mümkün bulunmamaktadır.

3. Söz konusu araç için ödenen ÖTV ve KDV’nin maliyet bedeline eklenmesi veya gider olarak dikkate alınması ihtiyari olup aracın maliyet bedeli üzerinden envantere dâhil edilmesi gerekmektedir. Ancak, aracın maliyet bedelinin tespit edilememesi veya bilinmemesi halinde, aracın alış tarihindeki rayice göre tahmin olunacak bedel ile envantere dâhil edilmesi mümkündür.

4. Mesleki faaliyette kullanılmak üzere alınan ve envantere dahil olan taşıtların satılması durumunda envantere kayıtlı değer ile satış bedeli arasındaki tutarın, amortisman ayrılmış ise maliyet bedelinden ayrılan amortismanlar indirildikten sonraki kalan tutar ile satış bedeli arasındaki tutarın kar veya zarar olarak tamamının serbest meslek kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

5. Envantere dahil edilen araca ilişkin olarak ödenen taşıt sigorta ve kasko sigorta giderleri ödendiği dönemin gideri olarak dikkate alınması gerekir.

6. İşyerinde eşin ücretli olarak fiilen çalışması halinde ise eşe ödenen ücretin ücret bordrosunda gösterilerek vergilendirilmesi kaydıyla kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

7.Mesleki sorumluluk sigortası türünün  “şahıs sigortası” kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmadığından ve mali müşavirlik hizmeti için yaptırılması hususunda kanuni zorunluluk bulunmaması nedeniyle serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak yazılması veya vergi matrahının tespitinde beyanname üzerinden indirim konusu yapmanız mümkün bulunmamaktadır.
(İş bu Özelge dışı ek not: Mesleki sorumluluk sigortalarının vergi matrahının tespitinde dikkate alınması imkanı getirildi. Değişiklik için tıklayın…)

8. Almış olduğunuz binek otomobil için yüklenilen KDV’nin indirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Ancak, söz konusu KDV gelir vergisinin tespiti bakımından doğrudan gider yazılabileceği gibi, otomobil maliyetinin bir unsuru olarak da dikkate alınabilecektir. Ayrıca, bahse konu mükellefin serbest meslek faaliyetinde kullanmak üzere aldığı binek otomobili satması halinde bu işleme KDV oranlarının tespitine ilişkin 2007/13033 sayılı Kararname uyarınca % 1 oranında KDV uygulayacaktır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

EKLER :
1- özelge talep formu
2- İVDB görüşü (özelge talep formu devamı)
3- KDV’nin görüşü
4- KDV’den görüş sorma
5- özelge taslağı
6- Vergi Usul’ün görüşü
7- Vergi Usul’den görüş sorma
8- Vergi Usul örnek özelge

Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mali-musavir-aktife-aldigi-binek-arac-giderlerini-hasilattan-indirebilir-mi/feed/ 0
Mali Müşavirler İş Yerine Aldığı Televizyonun KDV’sini indirebilir mi? https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-is-yerine-aldigi-televizyonun-kdvsini-indirebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-is-yerine-aldigi-televizyonun-kdvsini-indirebilir-mi/#respond Tue, 29 Jun 2021 05:49:23 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=98404 T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Şanlıurfa Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

Sayı

:

85620172-130-E.3753

27.01.2020

Konu

:

İş Yerine Alınan TV’nin KDV Yönünden İndirim Konusu Yapılıp Yapılamayacağı

 

İlgi

:

19/09/2018 tarih ve 175331 evrak kayıt numaraı özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; serbest meslek erbabı olarak mali müşavirlik işi ile iştigal ettiğiniz belirtilerek iş yerinde kullanmak üzere almış olduğunuz televizyona ilişkin katma değer vergisinin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

-65 inci maddesinde;  “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…”,

-67 nci maddesinde; “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.”,

-68 inci maddesinde ise ” Serbest meslek kazancının tespitinde aşağıda yazılı giderler hasılattan indirilir:

4.Mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dahil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanlar (amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin elden çıkarılması halinde aynı Kanunun 328 inci maddesine göre hesaplanacak zararlar dahil).”

hükümleri yer almaktadır.

Bu hükümlere göre, mesleki faaliyetinizde kullanmanız ve demirbaş eşya olarak kaydetmeniz şartıyla iş yerinde kullanmak üzere almış olduğunuz televizyon için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanların serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

 

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınaî, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti kapsamında Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

-29 uncu maddesinin birinci fıkrasında, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirebilecekleri,

-30/d maddesinde ise Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV’den indirilemeyeceği

hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, mesleki faaliyetinizde kullanmanız ve demirbaş eşya olarak kaydetmeniz şartıyla iş yerinde kullanmak üzere almış olduğunuz televizyona ilişkin KDV’nin, vergiye tabi işlemleriniz üzerinden hesaplanan KDV’den indirilmesi mümkün bulunmaktadır.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-is-yerine-aldigi-televizyonun-kdvsini-indirebilir-mi/feed/ 0
ABD’deki bir şirket üzerinden Mısır’daki bir şirkete Türkiye’den verilen hizmet için Mısır’daki şirket tarafından yapılan kesintiyi indirebilir miyiz? https://www.muhasebenews.com/abddeki-bir-sirket-uzerinden-misirdaki-bir-sirkete-turkiyeden-verilen-hizmet-icin-misirdaki-sirket-tarafindan-yapilan-kesintiyi-indirebilir-miyiz/ Fri, 29 Jan 2021 07:16:20 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=102842

T.C.
GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

62030549-125[33-2012/49]-128

27/01/2015

Konu

:

Mısır’daki şirkete verilen danışmanlık hizmetinin   Amerika’daki merkeze fatura edilmesi durumunda Mısır’dan yapılan ödemeler   üzerinden yapılan tevkifatın Türkiye’de mahsup edilip edilmeyeceği.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirketinizin danışmanlık sektöründe faaliyet gösterdiği, … grubu şirket politikası ve işleyişi gereği yerel ofislerdeki tüm danışmanların dünyadaki diğer … ofislerinin yürüttüğü projelerde görev aldıkları, … Türkiye’nin de yer aldığı projede elemana ihtiyaç olması halinde dünyadaki herhangi bir … ofisinden destek anlamında hizmet aldığı, “… Anlaşması” kapsamında gerçekleştirilen bu yapılanma ile amaçlananın bir … danışmanının tecrübesinden bütün ofislerin yararlanmasını sağlamak, kapasite kullanımını arttırmak, atıl iş gücü oluşumunu engellemek, konusunda en yetkin elemanı sağlamak ve personele uluslararası deneyim kazandırmak olduğu, … Amerika’nın ise bünyesinde danışmanlık ofislerinin bulunduğu ve grup içi danışmanlık ofisleri için “clearing house” işlevini üstlendiği, farklı bir ülkedeki … kurumuna verilen hizmet sonucunda hizmet verilen ülkeye faturalandırmak üzere … Türkiye olarak projede görev alan elemanların çalışma saatlerine göre hesaplanan tutarın … Amerika’ya fatura edildiği, … Amerika’nın ise bu fatura bedelini aynı tutarla hizmet verilen ülkeye fatura ettiği, hizmet alan ülke firmasının fatura bedeli üzerinden varsa tevkifat yaptıktan sonra kalan net tutarı … Amerika’ya ödediği, … Amerika’nın bu tutarı aynen … Türkiye’ye ödediği veya clearing house işlemleri kapsamında diğer … ofisleri ile olan alacak ve borçlarını netleştirmesinden sonra kalan tutarın ödemesinin yapıldığı, dolayısıyla …Türkiye olarak başka bir ülkede bulunan … danışmanlık firmasına verilen hizmete ilişkin fatura düzenleme ve tahsilat işlemlerinin … Amerika üzerinden gerçekleştirildiği belirtilerek, şirketin clearing house yapılanması çerçevesinde Amerika’da bulunan merkezden tahsil ettiği tutarlar üzerinden hizmetin verildiği ülkede tevkif edilen vergilerin Türkiye’de mahsubunun ne şekilde gerçekleştirileceği hususlarında bilgi talep ettiğiniz anlaşılmaktadır.

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında, Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni veya iş merkezi Türkiye’de bulunanların, tam mükellefiyet esasında, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilecekleri hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 6 ncı maddesinde kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 33 üncü maddesinde ise; “(1) Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir. 

            ….

            (4) Yurt dışı kazançlar üzerinden Türkiye’de tarh olunacak vergilere mahsup edilebilecek tutar, hiç bir surette yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32 nci maddesinde belirtilen kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz. Bu sınır dahilinde, ilgili bulunduğu kazancın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilir.

             ….      

            (6) Yabancı ülkelerde vergi ödendiği, yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgelerle tevsik olunmadıkça, yabancı ülkede ödenen vergiler Türkiye’de tarh olunan vergiden indirilemez.

            (7) Kurumlar vergisinden indirim konusu yapılan vergilerin yabancı ülkelerde ödendiğini gösterir belgelerin, tarhiyat sırasında mükellef tarafından ibraz edilememesi halinde, yabancı ülkede ödenen veya ödenecek olan vergi, Kanunun 32 nci maddesindeki kurumlar vergisi oranını aşmamak şartıyla o ülkede geçerli olan oran üzerinden hesaplanır ve tarhiyatın bu suretle hesaplanan tutara isabet eden kısmı ertelenir. İbraz edilmesi gereken belgeler, tarh tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde ilgili vergi dairesine ibraz edildiği takdirde, bu belgelerde yazılı kesin tutara göre tarhiyat düzeltilir.

            …” hükümleri yer almaktadır.

Öte yandan, “Türkiye Cumhuriyeti ile Mısır Arap Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının 5 inci maddesinin 2 nci fıkrasının (h-ii) bendinde, “İşyeri” teriminin; “Bir teşebbüsün çalışanları veya aynı amaç için teşebbüs tarafından görevlendirilen diğer personeli aracılığıyla ülke içinde toplam 6 ayı aşan bir süre veya süreler için (aynı veya bağlı proje için) danışmanlık hizmetleri de dahil verilen hizmetler.”i de kapsamına aldığı belirtilmiştir.

Anlaşmanın ticari kazançlara ilişkin 7 nci maddesinin 1 inci fıkrasında;“Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, kazanç diğer Devlette, sadece işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükümlere göre, Türkiye mukimi teşebbüsün personeli vasıtasıyla Mısır’da ifa edeceği danışmanlık hizmetleri, 6 ayı aşan bir süre veya sürelerle devam etmedikçe yalnızca Türkiye’de vergilendirilecektir.

Anlaşmanın “Çifte Vergilendirmeyi Önleme Yöntemleri”ne ilişkin 22 nci maddesinin 1 inci fıkrasında ise;

            “Bir Akit Devlet mukimi, bu Anlaşma hükümlerine göre diğer Akit Devlette vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde, ilk bahsedilen Devlet bu mukimin gelirine isabet eden vergiden, diğer Devlette ödediği verginin mahsubuna müsaade edecektir. Bununla beraber söz konusu mahsup, bu diğer Devlette vergilendirilebilen gelir için, mahsuptan önce hesaplanmış olan vergi miktarını aşmayacaktır.” hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, Anlaşmaya uygun olarak Mısır’da vergi ödenmesi durumunda ödenen bu vergiler; Kurumlar Vergisi Kanununun 33 üncü ve Anlaşmanın 22 inci maddesi çerçevesinde Türkiye’de ödenecek bu gelire ilişkin vergiden mahsup edilebilecektir.

Ancak, şirketinizin, personeli aracılığıyla Mısır’da mukim şirkete vereceği danışmanlık hizmetine ilişkin faturanın grup şirketiniz olan ABD mukimi şirket tarafından düzenlenmiş olması ve Mısır mukimi şirketin ABD mukimi şirkete yaptığı ödemeler üzerinden tevkifat yapması durumunda, ödenen vergilerin şirketiniz tarafından Türkiye’de ödediğiniz kurumlar vergisinden mahsup edilmesi mümkün değildir.

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
Mali Müşavirler numaralı gözlüğü gider yazıp KDV’sini indirebilir mi? https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-numarali-gozlugu-gider-yazip-kdvsini-indirebilir-mi/ https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-numarali-gozlugu-gider-yazip-kdvsini-indirebilir-mi/#respond Thu, 10 Dec 2020 07:16:32 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=98406

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

Sayı

:

21152195-130-95545

25.10.2017

Konu

:

Serbest meslek erbabının kullandığı numaralı gözlüğe ait KDV’nin indirimi.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; serbest meslek faaliyeti icra ettiğiniz belirtilerek kullanmış olduğunuz numaralı gözlüğün iktisadi kıymet olarak değerlendirilip amortisman yoluyla giderleştirilip giderleştirilemeyeceği ve KDV’sinin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Serbest Meslek Kazancının Tarifi” başlıklı 65’inci maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” hükmü yer almıştır.

Aynı Kanun’un 67’nci maddesinin birinci fıkrasında; “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.” hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, mezkur Kanun’un 68’inci maddesinde de serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler bentler halinde sayılmış olup, maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, “Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderler (İkametgahlarının bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgah için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İşyeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgahı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.)” hükmü yer almaktadır.

Anılan Kanun’un 68’inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan genel giderlerin, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için kazancın elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunması, yapılan işin mahiyetine uygun olması ve iş hacmi ile mütenasip olması gerekmektedir.

Aynı Kanun’un “Diğer İndirimler” başlıklı 89’uncu maddesinde ise;

            “Gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden aşağıdaki indirimler yapılabilir.

            …

            2. Beyan edilen (5281 sayılı Kanun’un 43/8-c maddesiyle değişen ibare) (1.1.2015 tarihinden geçerli olmak üzere) gelirin %10’unu aşmaması, Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim ve sağlık harcamaları (mükerrer 121’inci madde çerçevesinde eğitim ve sağlık harcamaları nedeniyle vergi indiriminden yararlanan ücretliler, aynı harcamalarını bu hükümden yararlanarak matrahlarından indiremezler).

…”

hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamaların birlikte değerlendirilmesi sonucunda; serbest muhasebeci mali müşavirlik faaliyetinin ifasında kullanıldığı belirtilen numaralı gözlüğün münhasıran faaliyetin yürütülmesine mahsus olmaması, söz konusu eşyanın iş dışında özel hayatta da kullanılmaya elverişli olması nedenleriyle, belirtilen eşya ile kazancın elde edilmesi veya idamesi arasında doğrudan bir bağ olduğundan söz edilemeyecektir.

Bu itibarla, serbest meslek faaliyetinin ifası sırasında kullanılan numaralı gözlüğe ait harcamalar, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 68’inci maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, anılan harcamaların serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün olmayıp, ödevlinin görme rahatsızlığı nedeniyle aldığı numaralı gözlük için yapılan harcamaların, gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi halinde, anılan Kanunun 89’uncu maddesinin 2’nci bendi uyarınca beyan edilen gelirin %10’unu aşmaması şartıyla, yıllık gelir vergisi beyannamesinde beyan edilen gelirden indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı KDV Kanununun,

– 1/1 inci maddesinde; ticari, sınaî, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti kapsamında Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

– 30/d maddesinde ise, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV’den indirilemeyeceği

hüküm altına alınmıştır.

Bu itibarla, mesleğinizin icrası sırasında kullandığınız numaralı gözlük için yapılan harcamaların, serbest meslek kazancınızın tespitinde indirimi kabul edilen giderler kapsamında olmaması nedeniyle söz konusu numaralı gözlük için yüklendiğiniz katma değer vergisini vergiye tabi işlemleriniz üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirmeniz mümkün bulunmamaktadır.

 

 


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/mali-musavirler-numarali-gozlugu-gider-yazip-kdvsini-indirebilir-mi/feed/ 0