gelirlerinde – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Sat, 04 Mar 2023 10:56:47 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.3 1/1/2022 Tarihinden İtibaren Elde Edilen Ücret Gelirlerinde İstisna Uygulaması https://www.muhasebenews.com/1-1-2022-tarihinden-itibaren-elde-edilen-ucret-gelirlerinde-istisna-uygulamasi/ https://www.muhasebenews.com/1-1-2022-tarihinden-itibaren-elde-edilen-ucret-gelirlerinde-istisna-uygulamasi/#respond Sat, 04 Mar 2023 10:56:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=139624 1/1/2022 Tarihinden İtibaren Elde Edilen Ücret Gelirlerinde İstisna Uygulaması

1/1/2022 tarihinden itibaren elde edilen ücret gelirlerine uygulanacak istisnaya
ilişkin düzenlemeler 319 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yer almaktadır.

Buna göre;
• 7349 sayılı Kanun ile 193 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen (18) numaralı bent ile 1/1/2022 tarihinden itibaren yapılan ücret ödemelerine uygulanmak üzere, hizmet erbabının ödemenin yapıldığı ayda geçerli olan asgari ücretin aylık brüt tutarından işçi sosyal güvenlik kurumu primi ve işsizlik sigorta primi düşüldükten sonra kalan tutarına isabet eden ücretleri gelir vergisinden istisna edilmiştir.

• İstisnayı aşan ücret gelirinin vergilendirilmesinde, hizmet erbabının ilgili aydaki gelirine ilişkin verginin hesaplanacağı gelir dilim tutarları ve oranları, istisna kapsamındaki tutarlar da dikkate alınarak belirlenecektir.

• İstisna nedeniyle alınmayacak olan vergi, ilgili ayda aylık asgari ücret üzerinden hesaplanması gereken vergiyi aşmayacaktır.

• Hizmet erbabının birden fazla işverenden ücret alması halinde istisna sadece en yüksek olan ücrete uygulanacaktır.

Ücret gelirlerinin vergilendirilmesinde, maaş ödemesinin yanı sıra aynı dönemde yapılan ve ücret olarak değerlendirilen prim, ikramiye, huzur hakkı, mesai ücreti, döner sermaye ücreti, ek ders ücreti gibi ödemeler de dikkate alınmak suretiyle kümülatif matrah esas alınarak vergilendirme yapılmaktadır. İlgili dönemlerde uygulanan indirim ve istisnalar bu
ödemelerin toplamına bir kez uygulanmaktadır. Dolayısıyla ilgili ayda yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerin toplamına anılan istisnanın bir kez uygulanması gerekmektedir.

• 193 sayılı Kanunun 61 inci maddesine göre, yönetim ve denetim kurulu üyelerine ödenen huzur hakkı, bilirkişilere, resmi arabuluculara, eksperlere, spor hakemlerine, sporculara yapılan ödemeler gibi ücret sayılan ödemelerin vergilendirilmesinde, Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (18) numaralı bendinde düzenlenen istisnanın
uygulanması mümkündür.

• Asgari ücretli olarak çalışan ve bu nedenle ilgili ayda istisna nedeniyle vergi ödemeyecek olan hizmet erbabı, engellilik indiriminden faydalanamayacak olmakla birlikte onaylanan başvuruları üzerine şartları dahilinde emeklilik başvurularını yapabilecektir. Asgari ücretin
üzerinde ücret alan ve vergi indirimine hak kazanan hizmet erbabının, gelir vergisi matrahının yeterli olması halinde, hem engellilik indiriminden hem de aynı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (18) numaralı bendinde düzenlenen istisnadan faydalanması mümkün bulunmaktadır.

 


Kaynak: GİB – 2023 ÜCRET GELİRİ ELDE EDENLER İÇİN VERGİ REHBERİ
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/1-1-2022-tarihinden-itibaren-elde-edilen-ucret-gelirlerinde-istisna-uygulamasi/feed/ 0
Telif hakkı sahipleri ve yapımcıların eserlerinin youtube aracılığıyla gösterilmesi nedeniyle elde edilen reklam gelirlerinde KDV uygulaması https://www.muhasebenews.com/telif-hakki-sahipleri-ve-yapimcilarin-eserlerinin-youtube-araciligiyla-gosterilmesi-nedeniyle-elde-edilen-reklam-gelirlerinde-kdv-uygulamasi%ef%bf%bc/ https://www.muhasebenews.com/telif-hakki-sahipleri-ve-yapimcilarin-eserlerinin-youtube-araciligiyla-gosterilmesi-nedeniyle-elde-edilen-reklam-gelirlerinde-kdv-uygulamasi%ef%bf%bc/#respond Sun, 27 Mar 2022 10:15:00 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=124731 Sayı: 39044742-130[Özelge]-769510

Tarih: 28/09/2021

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları KDV-ÖTV Grup Müdürlüğü

Sayı:E-39044742-130[Özelge]-76951028.09.2021
Konu:Telif hakkı sahipleri ve yapımcıların eserlerinin youtube aracılığıyla gösterilmesi nedeniyle elde edilen reklam gelirlerinde KDV uygulaması
İlgi:… tarihli ve … evrak kayıt numaralı özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Şirketinizin faaliyet konusunun telif hakkı sahiplerine ve yapımcılara ait eserlerin internet ortamında (Youtube ve diğer siteler) yayımlanması olduğu, yapılan yayın karşılığı alınan reklam bedellerinin, yurt içi ve yurt dışı yayın reklam bedeli olarak Türk Lirası (TL) cinsinden tarafınıza ödendiği, Katma Değer Vergisi (KDV) Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 34 Seri No.lu Tebliğ ile KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-2.2.) bölümünde yapılan ve 5/2/2021 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle birlikte faturasında Türk Lirası karşılığı gösterilen hizmet ihraçlarında, bedelin Türk Lirası olarak Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden belgelere istinaden de iade yapılabilmesine imkan tanındığı belirtilerek, tarafınızca verilen hizmetin hizmet ihracı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

3065 sayılı KDV Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

-6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının, hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade edeceği,

-11/1-a maddesinde ise yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV’den müstesna olduğu

hüküm altına alınmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin;

-“İstisnanın Kapsamı” başlıklı (II/A-2.1.) bölümünde;

“3065 sayılı Kanunun (11/1-a) maddesi kapsamında bir hizmetin KDV’den istisna olabilmesi için, aynı Kanunun (12/2) nci maddesine göre;

– Hizmetin yurtdışındaki bir müşteri için yapılması,

– Hizmetten yurtdışında faydalanılması,

gerekir.

Hizmetin yurtdışındaki bir müşteri için yapıldığı, yurtdışındaki müşteri adına düzenlenen fatura ve benzeri belge ile tevsik edilir.

Hizmetten yurtdışında faydalanılmasından kasıt, Türkiye’de yurtdışındaki müşteri için yapılan hizmetin, müşterinin yurtdışındaki iş, işlem ve faaliyetleri ile ilgili olması; Türkiye’deki faaliyetleri ile ilgisi bulunmamasıdır.”

-“İstisnanın Tevsiki ve Beyanı” başlıklı (II/A-2.2.) bölümünde ise;

“Hizmet ihracına ilişkin istisna, yurtdışındaki müşteriye düzenlenen hizmet faturası ile tevsik edilir. Hizmet faturalarının firma yetkililerince onaylı fotokopileri veya dökümlerini gösteren liste verilir. Bu belgelerin istisnanın beyan edildiği dönemde beyanname verme süresi içinde bir dilekçe ekinde ibrazı gerekir. İstisnanın beyanı için, hizmete ait ödeme belgesinin (bedelin Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden bir belge, banka dekontu vb.) temin edilmiş olması zorunlu değildir.

Bu şekilde beyan edilen işlemlerle ilgili yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin iadesi, hizmet bedeli Türkiye’ye gelmeden yerine getirilmez. Bununla birlikte, faturasında Türk Lirası karşılığı gösterilen hizmet ihraçlarında, bedelin Türk Lirası olarak Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden belgelere istinaden de iade yapılabilir.”

açıklamaları yer almaktadır.

Buna göre, Şirketiniz tarafından telif hakkı sahiplerine ve yapımcılara ait eserlerin Youtube platformu üzerinden yayımlanması karşılığı alınan reklam bedellerinin, söz konusu eserlerin Youtube üzerinden Türkiye’de ve yurtdışında izlenme verileri baz alınarak bulunacak (ve Şirketinize tevsik edilecek) yurtdışında izlenme oranına isabet eden kısmının hizmet ihracı kapsamında KDV’den istisna tutulması mümkün bulunmaktadır.

Öte yandan, hizmet ihracına ilişkin istisnanın beyanı için hizmete ait ödeme belgesinin temin edilmiş olması zorunlu olmamakla birlikte, bu şekilde beyan edilen işlemlerle ilgili yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin iadesinin hizmet bedeli döviz veya Türk Lirası (yukarıda belirtilen şartlarla) olarak Türkiye’ye gelmeden yerine getirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.


Kaynak:GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/telif-hakki-sahipleri-ve-yapimcilarin-eserlerinin-youtube-araciligiyla-gosterilmesi-nedeniyle-elde-edilen-reklam-gelirlerinde-kdv-uygulamasi%ef%bf%bc/feed/ 0
Telif hakkı sahipleri ve yapımcıların eserlerinin youtube aracılığıyla gösterilmesi nedeniyle elde edilen reklam gelirlerinde KDV uygulamas https://www.muhasebenews.com/telif-hakki-sahipleri-ve-yapimcilarin-eserlerinin-youtube-araciligiyla-gosterilmesi-nedeniyle-elde-edilen-reklam-gelirlerinde-kdv-uygulamas/ https://www.muhasebenews.com/telif-hakki-sahipleri-ve-yapimcilarin-eserlerinin-youtube-araciligiyla-gosterilmesi-nedeniyle-elde-edilen-reklam-gelirlerinde-kdv-uygulamas/#respond Fri, 25 Feb 2022 12:19:47 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=123204

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları KDV-ÖTV Grup Müdürlüğü

 

Sayı

:

E-39044742-130[Özelge]-769510

28.09.2021

Konu

:

Telif hakkı sahipleri ve yapımcıların eserlerinin youtube aracılığıyla gösterilmesi nedeniyle elde edilen reklam gelirlerinde KDV uygulaması

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Şirketinizin faaliyet konusunun telif hakkı sahiplerine ve yapımcılara ait eserlerin internet ortamında (Youtube ve diğer siteler) yayımlanması olduğu, yapılan yayın karşılığı alınan reklam bedellerinin, yurt içi ve yurt dışı yayın reklam bedeli olarak Türk Lirası (TL) cinsinden tarafınıza ödendiği, Katma Değer Vergisi (KDV) Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 34 Seri No.lu Tebliğ ile KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-2.2.) bölümünde yapılan ve 5/2/2021 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle birlikte faturasında Türk Lirası karşılığı gösterilen hizmet ihraçlarında, bedelin Türk Lirası olarak Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden belgelere istinaden de iade yapılabilmesine imkan tanındığı belirtilerek, tarafınızca verilen hizmetin hizmet ihracı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

3065 sayılı KDV Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

-6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının, hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade edeceği,

-11/1-a maddesinde ise yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV’den müstesna olduğu

hüküm altına alınmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin;

-“İstisnanın Kapsamı” başlıklı (II/A-2.1.) bölümünde;

“3065 sayılı Kanunun (11/1-a) maddesi kapsamında bir hizmetin KDV’den istisna olabilmesi için, aynı Kanunun (12/2) nci maddesine göre;

 – Hizmetin yurtdışındaki bir müşteri için yapılması,

 – Hizmetten yurtdışında faydalanılması,

 gerekir.

 Hizmetin yurtdışındaki bir müşteri için yapıldığı, yurtdışındaki müşteri adına düzenlenen fatura ve benzeri belge ile tevsik edilir.

 Hizmetten yurtdışında faydalanılmasından kasıt, Türkiye’de yurtdışındaki müşteri için yapılan hizmetin, müşterinin yurtdışındaki iş, işlem ve faaliyetleri ile ilgili olması; Türkiye’deki faaliyetleri ile ilgisi bulunmamasıdır.”

 -“İstisnanın Tevsiki ve Beyanı” başlıklı (II/A-2.2.) bölümünde ise;

“Hizmet ihracına ilişkin istisna, yurtdışındaki müşteriye düzenlenen hizmet faturası ile tevsik edilir. Hizmet faturalarının firma yetkililerince onaylı fotokopileri veya dökümlerini gösteren liste verilir. Bu belgelerin istisnanın beyan edildiği dönemde beyanname verme süresi içinde bir dilekçe ekinde ibrazı gerekir. İstisnanın beyanı için, hizmete ait ödeme belgesinin (bedelin Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden bir belge, banka dekontu vb.) temin edilmiş olması zorunlu değildir.

 

Bu şekilde beyan edilen işlemlerle ilgili yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin iadesi, hizmet bedeli Türkiye’ye gelmeden yerine getirilmez. Bununla birlikte, faturasında Türk Lirası karşılığı gösterilen hizmet ihraçlarında, bedelin Türk Lirası olarak Türkiye’ye getirildiğini tevsik eden belgelere istinaden de iade yapılabilir.”

açıklamaları yer almaktadır.

 Buna göre, Şirketiniz tarafından telif hakkı sahiplerine ve yapımcılara ait eserlerin Youtube platformu üzerinden yayımlanması karşılığı alınan reklam bedellerinin, söz konusu eserlerin Youtube üzerinden Türkiye’de ve yurtdışında izlenme verileri baz alınarak bulunacak (ve Şirketinize tevsik edilecek) yurtdışında izlenme oranına isabet eden kısmının hizmet ihracı kapsamında KDV’den istisna tutulması mümkün bulunmaktadır.

Öte yandan, hizmet ihracına ilişkin istisnanın beyanı için hizmete ait ödeme belgesinin temin edilmiş olması zorunlu olmamakla birlikte, bu şekilde beyan edilen işlemlerle ilgili yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin iadesinin hizmet bedeli döviz veya Türk Lirası (yukarıda belirtilen şartlarla) olarak Türkiye’ye gelmeden yerine getirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/telif-hakki-sahipleri-ve-yapimcilarin-eserlerinin-youtube-araciligiyla-gosterilmesi-nedeniyle-elde-edilen-reklam-gelirlerinde-kdv-uygulamas/feed/ 0
Yurt içinde ihraç edilen hazine bonoları üzerinden elde edilen repo gelirlerinde tevkifat uygulaması. https://www.muhasebenews.com/yurt-icinde-ihrac-edilen-hazine-bonolari-uzerinden-elde-edilen-repo-gelirlerinde-tevkifat-uygulamasi/ https://www.muhasebenews.com/yurt-icinde-ihrac-edilen-hazine-bonolari-uzerinden-elde-edilen-repo-gelirlerinde-tevkifat-uygulamasi/#respond Sun, 20 Feb 2022 19:05:45 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=122784
Sayı:64597866-125[Geçici67]-918
Tarih:11/01/2019

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı

Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

Sayı

:

64597866-125[Geçici67]-E.918

11.01.2019

Konu

:

Yurt içinde ihraç edilen hazine bonoları üzerinden elde edilen repo gelirlerinde tevkifat uygulaması.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Fransa Cumhuriyeti mukimi ve Fransız kanunlarına göre bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirmek için gerekli lisansa sahip Fransa’da kurulu bulunan bir banka olduğunuz, bir Türk bankası merkezi (Hazine bonolarının maliki) ile Türk Hazinesi tarafından yurt içinde ihraç edilen hazine bonoları üzerinden bir repo işlemi gerçekleştirileceği belirtilerek, elde edilen repo kazançları üzerinden yapılacak tevkifat oranı ve Türkiye Cumhuriyeti ile Fransa Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması kapsamında ne şekilde vergilendirileceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde kurumlar vergisinin konusu, 2 nci maddesinde ise kurumlar vergisi mükellefleri belirlenmiş olup; sermaye şirketleri, kooperatifler, iktisadi kamu kuruluşları, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler ile iş ortaklıklarının kurumlar vergisi mükellefi olduğu belirtilmiştir. Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış, üçüncü fıkrasında da dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazançlar ve iratlar bentler halinde sayılmıştır.

 

Öte yandan; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin birinci fıkrasında, sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden müteşekkil sermaye dolayısıyla elde ettiği kar payı, faiz, kira veya benzeri iratların menkul sermaye iradı olduğu hükme bağlanmış; aynı maddenin,

 

– (7) numaralı bendinde mevduat faizleri,

 

– (12) numaralı bendinde faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kar payları ile kar ve zarar ortaklığı belgesi karşılığında ödenen kar payları ve özel finans kurumlarınca kar ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kar payları,

 

– (14) numaralı bendinde ise menkul kıymetlerin geri alım veya satım taahhüdü ile iktisap veya elden çıkarılması karşılığında sağlanan menfaatler menkul sermaye iratları arasında sayılmıştır.

 

Anılan Kanunun geçici 67 nci maddesinde ise; menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elde tutulması ve elden çıkarılmasından sağlanan gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve katılım bankalarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik düzenlemelere yer verilmiş olup, söz konusu maddenin (4) numaralı fıkrasında; bankalar arası mevduat ile aracı kurumların borsa para piyasasında değerlendirdikleri kendilerine ait paralarına yürütülen faizler hariç olmak üzere, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (7), (12) ve (14) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratlarından ödemeyi yapanlarca % 15 oranında vergi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Ayrıca, geçici 67 nci maddenin (5) numaralı fıkrasında, “Gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi ya da dar veya tam mükellef olması, vergi mükellefiyeti bulunup bulunmaması, vergiden muaf olup olmaması ve elde edilen kazancın vergiden istisna olup olmaması (1), (2), (3) ve (4) numaralı fıkra hükümleri uyarınca yapılacak tevkifatı etkilemez.” hükmüne yer verilmiştir.

 

Konuya ilişkin olarak ayrıntılı açıklamalara 257 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “5. Mevduat faizleri ve repo gelirleri üzerinden yapılacak tevkifat” başlıklı bölümünde,

 

” Geçici 67 nci maddenin (4) numaralı fıkrasında, Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasının (7), (12) ve (14) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratlarından ödemeyi yapanlarca % 15 oranında vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.

 

Bu kapsamda;

 

 

– Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin 2 nci fıkrasının (5) numaralı bendinde yer alan menkul kıymetlerin geri alım ve satım taahhüdü ile iktisap veya elden çıkarılması karşılığında sağlanan menfaatler (repo kazançları) (75/14),

 

üzerinden ödemeyi yapanlarca % 15 oranında tevkifat yapılacaktır.

 

 

Tevkifatın gerçekleştirilmesinde, gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi ya da dar veya tam mükellef olmasının, vergi mükellefiyeti bulunup bulunmamasının, vergiden muaf olup olmamasının veya elde edilen gelirlerin vergiden istisna olup olmamasının da tevkifat uygulamasında bir önemi bulunmamaktadır.

 

Düzenleme 01.01.2006 tarihi itibarıyla yürürlüğe gireceğinden bu tarihten sonra yapılacak ödemeler % 15 oranında vergi tevkifatına tabi olacaktır.

 

Yapılan tevkifatlar, Gelir Vergisi Kanununun 98 inci ve 119 uncu maddelerinde belirtildiği üzere izleyen ayın yirminci günü akşamına kadar muhtasar beyanname ile beyan edilerek yirmi altıncı günü akşamına kadar ödenecektir. Bu gelirler üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesi ve Kurumlar Vergisi Kanununun 24 üncü maddesi uyarınca ayrıca tevkifat yapılmayacaktır.”  açıklamalarına yer verilmiştir.

 

Yukarıdaki hükümler çerçevesinde, ………, bir Türk bankası (Hazine bonolarının maliki) ile yaptığı yurt içinde ihraç edilen hazine bonolarının geri alım ve satım taahhüdü ile iktisap veya elden çıkarılması karşılığında sağlanan menfaatlerin (repo kazançlarının) Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinin (4) numaralı fıkrası uyarınca % 15 oranında tevkifata tabi tutulması gerekmektedir.

 

ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI YÖNÜNDEN

 

Türkiye Cumhuriyeti ile Fransa Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması’nın “Faiz” başlıklı 11’inci maddesinde;

 

” 1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devlet mukimine ödenen faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

 

2. Bununla beraber, bu faiz elde edildiği Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak kendisine ödemede bulunulan kişi faizin gerçek lehdarı ise bu şekilde alınacak vergi, faizin gayrisafi tutarının yüzde 15 ini aşmayacaktır.

 

4. Bu maddede kullanılan ” faiz” terimi, ipotek garantisine bağlı olsun olmasın veya kazancı paylaşma hakkını tanısın tanımasın, devlet tahvillerinden, tahvillerden veya bonolardan ve her nevi alacaktan doğan gelir ile bu gelirin elde edildiği Devletin vergi mevzuatına göre ikrazat geliri sayılan diğer bütün gelirleri kapsar.

 

5. Bir Akit Devlet mukimi olan gerçek faiz lehdarı, faizin elde edildiği diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyeri vasıtasıyla ticari veya sınai faaliyette bulunursa veya bir Türkiye mukimi, Fransa’da bulunan bir sabit yeri kullanarak Fransa’da serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve sözkonusu faizin ödendiği alacak ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, bu maddenin 1, 2 ve 3 üncü fıkra hükümleri uygulama dışı kalacaktır. Bu durumda olayına göre bu Anlaşmanın 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri uygulanacaktır.

 

…”

 

hükümleri yer almaktadır.

 

Diğer taraftan, söz konusu Anlaşma’nın “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi” başlıklı 23’üncü maddesinde;

 

”  Çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir.

 

1. …

 

2. Fransa’da:

 

a) Bir Fransa mukimi bu Anlaşma hükümleri uyarınca Türkiye’de ve Fransa’da vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde, Fransa bu mukimin gelirine isabet eden vergiden, Türkiye’de ödenen gelir vergisinin mahsubuna müsaade edecektir.

 

Bununla beraber, sözkonusu mahsup, mahsupdan önce hesaplanan ve Türkiye’de vergilendirilebilen gelire isabet eden gelir vergisi miktarını aşmayacaktır.

 

b)…..”

 

hükümleri yer almaktadır.

 

Bu açıklamalar çerçevesinde, ………’nın bir Türk bankası merkezi (Hazine bonolarının maliki) ile yaptığı Türk Hazinesi tarafından yurt içinde ihraç edilen hazine bonolarının geri alım ve satım taahhüdü ile iktisap veya elden çıkarılması karşılığında sağlanan menfaatlerin (repo kazançlarının) Anlaşma’nın 11 inci maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca, iç mevzuatımızda belirlenen oran ile aynı olan % 15 oranında tevkifata tabi tutulması gerekmektedir.

 

Anlaşmanın “Çifte Vergilendirmeyi Önlenmesi”ne ilişkin 23 üncü maddesinin 2 nci fıkrası (a) bendi uyarınca, söz konusu ödemeler için Türkiye’de bu şekilde ödenen vergi, Fransa’da ödenecek bu gelire ilişkin vergiden mahsup edilebilecektir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.


Kaynak: GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/yurt-icinde-ihrac-edilen-hazine-bonolari-uzerinden-elde-edilen-repo-gelirlerinde-tevkifat-uygulamasi/feed/ 0