faizin – Muhasebe News https://www.muhasebenews.com Muhasebe News Thu, 03 Nov 2022 07:50:39 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3.4 Taşıt kredisi faizlerinin kaydedileceği muhasebe hesap kodları nedir? https://www.muhasebenews.com/tasit-kredisi-faizlerinin-kaydedilecegi-muhasebe-hesap-kodlari-nedir/ https://www.muhasebenews.com/tasit-kredisi-faizlerinin-kaydedilecegi-muhasebe-hesap-kodlari-nedir/#respond Thu, 03 Nov 2022 07:50:36 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=134055 Bir firmamız 600.000,00 TL kredi + 400.000,00 TL de faiz olmak üzere 1.000.000,00 TL taşıt kredisi çekmiştir bunların hepsini 400 nolu hesapta izlersem uygun olur mu ayrıca faizin tamamını gider yazabilir miyim?

2022 yılını 300 hesapta, diğer yıl/yılları 400 hesapta takip edebilirsiniz.


Banka kredisiyle alınan aktife kayıtlı araca ait faiz ve masrafların gider kaydedilip kaydedilemeyeceği hakkında özelge

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

62030549-120[40-2016/514]-11005

04.01.2018

Konu

:

Banka kredisiyle alınan aktife kayıtlı araca ait faiz ve masrafların gider kaydedilip kaydedilemeyeceği.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, 2015 yılında Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi ve Halkbankası işbirliği ile kredi aldığınız, kullandığınız kredi için ödediğiniz faiz ve masrafları gider olarak yazıp yazamayacağınız hususunda bilgi talep ettiğiniz anlaşılmakta olup, konuya ilişkin Başkanlığımız görüşü aşağıda açıklanmaktadır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Ticari Kazancın Tarifi” başlıklı 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiş; 38 inci maddesinin birinci fıkrasında da;  

“Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:          

 1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;         

 2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur. Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41’inci maddeleri hükümlerine uyulur.”

hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanunun 40 ıncı maddesinde ise, safi kazancın tespitinde indirilecek giderler sayılmış olup, maddenin (1) numaralı bendinde; ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılacağı ifade edilmektedir.

Ayrıca anılan Kanunun 40 ıncı maddesinin (7) numaralı bendinde; Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanların da safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılacağı hükmü yer almaktadır.

Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

– 262 nci maddesinde, “Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veya değerinin arttırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamını ifade eder.”,

– 269 uncu maddesinde, “İktisadi işletmelere dahil bilumum gayrimenkuller maliyet bedelleri ile değerlenir.

Bu kanuna göre, aşağıdaki yazılı kıymetler gayrimenkuller gibi değerlenir:         

 1.Gayrimenkullerin mütemmim cüzüleri ve teferruatı,      

2.Tesisat ve makinalar;  

3.Gemiler ve diğer taşıtlar;  

4.Gayri maddi haklar.”,

– 270 inci maddesinde, “Gayrimenkullerde, maliyet bedeline, satınalma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler girer:           

 1.Makina ve tesisatta gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri;

 2.Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesinden mütevellit giderler.

Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergilerini maliyet bedelini ithal etmekte veya genel giderler arasında göstermekte mükellefler serbesttirler.

hükümlerine yer verilmiştir.

Ayrıca, 163 ve 334 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin iktisabında kullanılan krediler nedeniyle ödenen faizlerin iktisadi kıymetin maliyet bedeline eklenecek kısmı ile doğrudan gider yazılacak kısmının tespitinde uygulanacak esaslar açıklanırken, iktisadi kıymetin aktifleştirme işleminin gerçekleştiği dönemin sonuna kadar oluşan kısmının maliyetle ilişkilendirilmesi, aktifleştirildikten sonraki döneme ilişkin olanların ise maliyet bedeline eklenilmesi veya doğrudan gider yazılması hususunda mükelleflerin serbest oldukları belirtilmiştir.

Buna göre, özelge talep formunuzda belirtilen kuruluşlardan temin ettiğiniz kredinin belirli bir kısmı ile iktisap ettiğiniz taşıtın envantere dâhil edilmesi kaydıyla, kredinin taşıt alımında kullanılan kısmına ait faizin taşıtın iktisap tarihinden ilgili hesap döneminin sonuna kadar olan kısmının maliyete eklenmesi zorunludur. Bu tarihten sonra tahakkuk eden kredi faizleri (kredinin taşıt alımında kullanılan kısmına isabet eden) ile krediye ait masrafın taşıt alımında kullanılan tutara isabet eden kısmının ise maliyete intikal ettirilmesi suretiyle amortismana tabi tutulması veya doğrudan gider olarak muhasebe kayıtlarına intikal ettirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, belirtilen kuruluşlardan temin ettiğiniz işletme kredisi ile iktisap ettiğiniz taşıtın işletmeye dahil olması ve işte kullanılması kaydıyla, kredinin taşıt alımına harcanan kısmına (85.000 TL) isabet eden faiz tutarının, iktisap tarihinden ilgili hesap döneminin sonuna kadar olan kısmının maliyete eklenmesi zorunludur. İktisaptan sonraki dönemlerde ödenen kredi faizlerinin ise maliyete intikal ettirilmesi veya doğrudan gider olarak indirilmesi mümkün bulunmaktadır. Ayrıca taşıt alımında kullanılan krediye ait masrafların da maliyete intikal ettirilmesi veya doğrudan gider olarak indirilmesi mümkün bulunmaktadır

Ancak, mükelleflerin iktisaptan sonraki yıllarda ortaya çıkan kredi faizlerini, ilgili bulundukları yılda doğrudan gider yazma veya amortisman yoluyla itfa etme şeklindeki tercihlerini başlangıçta yapmaları gerekmektedir. Doğrudan gider yazma yolunun seçilmesi halinde ise daha sonraki yıllarda bu tür giderlerin sabit kıymetin maliyetine eklenerek amortisman yoluyla itfa edilmesi veya daha önce amortisman yoluyla itfa edilmekte iken sonradan doğrudan gider yazma yoluna gidilmesine kanunen imkan bulunmamaktadır.


Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/tasit-kredisi-faizlerinin-kaydedilecegi-muhasebe-hesap-kodlari-nedir/feed/ 0
Kalkınma ajansından alınan hibe tutarına ait faizin ajans hesaplarına aktarılmasında vergilendirme https://www.muhasebenews.com/kalkinma-ajansindan-alinan-hibe-tutarina-ait-faizin-ajans-hesaplarina-aktarilmasinda-vergilendirme/ https://www.muhasebenews.com/kalkinma-ajansindan-alinan-hibe-tutarina-ait-faizin-ajans-hesaplarina-aktarilmasinda-vergilendirme/#respond Sat, 15 Jan 2022 14:00:43 +0000 https://www.muhasebenews.com/?p=120997

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

MANİSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

  Sayı : 85373914-125[49.01.25]-125707 20.10.2017 Konu : Kalkınma ajansından alınan hibe tutarına ait faizin ajans hesaplarına aktarılmasında vergilendirme

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, …… Kalkınma Ajansından “…………. Programı Destek Sözleşmesi” kapsamında “………… Projesi”nin uygulanması için 30.05.2014 tarihli destek sözleşmesini imzaladığınız ve toplam hibe tutarı olan 380.572,19 TL’nin kısım kısım alındığı belirtilerek;

 

– Hibe tutarının doğrudan gelir olarak yazılıp yazılamayacağı, kurumlar vergisine tabi olup olmadığı,

 

– Gelir kaydının toplam hibe tutarı üzerinden sözleşmenin imzalandığı tarih itibarıyla mı, yoksa kalkınma ajansı tarafından ödeme yapıldıkça, her ödenen hibe tutarının ödeme tarihinde mi yapılacağı,

 

– Kalkınma Ajansı tarafından yapılacak ödemelerin karşılığında bankada açacağınız bloke hesaplarda biriken ve bahse konu sözleşme gereği ajansa ait olan faiz gelirlerinin ajansın belirleyeceği tarihlerde yine ajansın hesaplarına aktarılacak olması nedeniyle, bu faiz gelirlerinin ajans adına açılacak muhasebe hesabında izlenip izlenemeyeceği,

 

– Ajans adına muhasebe hesabı açılmayacaksa, söz konusu faiz gelirlerinin her dönem 642-Faiz Gelirleri hesabına kaydedilerek, kurumlar vergisine tabi tutulup tutulmayacağı,

 

– Faiz geliri olarak beyan edilmesi halinde faiz tutarının ajansın banka hesabına aktarıldığı tarihte gider olarak kaydedilip kaydedilemeyeceği, gider belgesi olarak hangi belgenin kullanılacağı

 

hususlarında bilgi verilmesi talep edilmektedir.

 

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı; aynı maddenin ikinci fıkrasında da, safi kurum kazancının tespitinde, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Gelir Vergisi Kanununun “Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 38 inci maddesinde; “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

  1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;

           

  1. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

            Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükmü yer almaktadır.

 

Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerlidir. Bunlar “dönemsellik” ve “tahakkuk esası” ilkeleridir. Tahakkuk esası ilkesi, gelir veya giderin tahsil edildikleri ve ödendikleri döneme bakılmaksızın miktar ve mahiyet itibarıyla kesinleşmiş olmasını ifade eder. Bu esas dikkate alındığında bir gelir unsurunun, özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibarıyla kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir. Dönemsellik ilkesi ise, her dönemin faaliyet sonuçlarının diğer dönemlerden bağımsız olarak saptanmasıdır. Bu ilke uyarınca gelir ve giderlerin ilgili oldukları dönemde kaydedilmesi gerekir.

 

Özelge talep formunuz ekinde yer alan ……. Kalkınma Ajansı ……… Programı Destek Sözleşmesinin “15.1” bölümünde; Ajans ile sözleşme imzalanmasını takiben kabul edilebilir teminat şartlarının yerine getirilmesi kaydıyla destek tutarının bir bölümünün şirketinize ait banka hesabına ön ödeme olarak aktarılacağı, yapılan ön ödemelerin tamamen harcanana kadar proje hesabı bakiyesinin şirketiniz tarafından sözleşmede bildirilen proje hesabına bağlı ve iş planına uygun vadelerde gelir getirici bir hesapta değerlendirileceği ve bu kapsamda elde edilen bütün faiz gelirleri ile bunun üzerindeki her türlü hakkın Ajans’a ait olduğu, bu faiz gelirlerinin proje dönemi sonunda Ajans’ın kendi hesaplarına iade edilebileceği gibi şirketinize yapılacak nihai ödemeden mahsup da edilebileceği hükümlerine yer verilmiştir.

 

1 sıra no.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğine göre,

 

“602- Diğer Gelirler” hesabında; işletmenin korunması, ihracatı teşvik ya da hükümet politikasına uyma zorunluluğu karşısında oluşan işletmenin faaliyet hasılatındaki düşüklüğü veya faaliyet zararını gidermek için, sermaye katkısı niteliğinde olmayan, mali yardımlar (sübvansiyonlar), devletin bazı malları vergi, resim, harç ve benzeri yükümlülüklerden istisna etmesi yoluyla yaptığı yardımlar (vergi iadeleri) ve satış tarihindeki vade farkları, ihracatla ilgili fiyat istikrar destekleme primi vb. hasılat kalemleri izlenir.

 

Buna göre; Şirketinizce …….. Kalkınma Ajansı’ndan alınan hibelerin şirketinizin banka hesabına aktarıldığı dönemin geliri kabul edilerek kurum kazancına dahil edilmesi ve söz konusu hibe tutarının “602- Diğer Gelirler” hesabında muhasebeleştirilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, …… Kalkınma Ajansı ………..  Destek Programı Destek Sözleşmesine göre adı geçen Ajans tarafından verilen hibelerin yatırıldığı hesaba tahakkuk eden faiz gelirleri ile bunun üzerindeki her türlü hak Ajans’a ait olduğundan bu faiz gelirlerinin kurum kazancınızla ilişkilendirilmemesi gerekmektedir. Öte yandan, söz konusu faiz tutarlarının şirketinize yapılacak nihai ödemeden mahsup edilen kısmının kurum kazancınızın tespitinde gelir olarak dikkate alınması gerektiği tabiidir.


Kaynak: GİB Özelge
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


]]>
https://www.muhasebenews.com/kalkinma-ajansindan-alinan-hibe-tutarina-ait-faizin-ajans-hesaplarina-aktarilmasinda-vergilendirme/feed/ 0