Ana Sayfa Muhasebe Serbest meslek makbuzunu beyan etmeyen mükellef bunun için düzeltme beyanı verebilir mi?

    Serbest meslek makbuzunu beyan etmeyen mükellef bunun için düzeltme beyanı verebilir mi?

    408
    0

    Mükellefim, Aralık ayına ait bir serbest meslek makbuzunu (stopaj var) alıcıya iletmeyi unutmuş. Biz Aralık KDV’sinde de geçici de ilgili geliri beyan ettik. Alıcı taraf ise 2021 Aralık muhtasarında da KDV’de de beyan etmedi. bu durumda alıcıya yapılacak en iyi öneri nedir ? Ocak evraklarıyla beraber işlemesini önerebilir miyiz? Bu durumda vergi dairesinde kesintilerimiz birbirini tutmayacak,

    Makbuzu alan mükellef ; Muhtasar ve KDV beyannameleri için düzeltme beyannamesi vermesi gerekir. Başka şekilde işlem yapılmaz.


    tahsilat yapmadığını belirtiyor ve KDV hesaplıyor. Böyle bir durumda defter beyan girişi nasıl olmalıdır? KDV beyannamesinde tahsilat yapmadığımız gelire ilişkin KDV’yi nerede göstermeliyiz?

    E-SMM’deki bedel tahsil edilmese de DBS gelir olarak yazılacaktır.

    Tahsil edilemeyen tutarların serbest meslek kazancından indirim konusu yapılıp yapılamayacağı.

    T.C.
    GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
    ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
    (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

    Sayı:84974990-130[01-2015/55]-7333
    06.01.2017

    Konu:Tahsil edilemeyen tutarların serbest meslek kazancından indirim konusu yapılıp yapılamayacağı.

    İlgide kayıtlı özelge talep formunda, serbest muhasebe mali müşavirlik faaliyeti ile iştigal ettiğiniz belirtilerek hizmet verdiğiniz tüm mükelleflerle aranızda sözleşme akdedildiği ve bu hizmet dolayısıyla makbuz düzenlendiği, ancak makbuz düzenlediği halde tahsilatın gerçekleşmediği durumların vuku bulduğu ve bu sebeple de dava ve icra müdürlüğüne intikal etmiş makbuzların olduğu ifade edilerek, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmiş olmasına rağmen hizmet bedelinin tahsil edilemediği bu işlemler dolayısıyla tanzim edilen söz konusu makbuzların gider yazılıp yazılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

    A-) Gelir Vergisi Kanunu Yönünden Değerlendirme:

    193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

    – 65 inci maddesinde, her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançların serbest meslek kazancı olduğu,

    – 67 nci maddesinde, serbest meslek kazancının bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan fark olduğu

    hüküm altına alınmıştır.

    Bu hükümler doğrultusunda, serbest meslek kazancında vergiyi doğuran olayın tahsilat esasına bağlanmış olduğu anlaşılmaktadır.

    Bu durumda serbest meslek faaliyeti karşılığında elde edilecek menfaatin tahsil edilmiş olması gelirin elde edilmesi bakımından yeterli olmakta, hizmetin tamamlanıp tamamlanmadığının bir önemi bulunmamaktadır.

    Bir başka deyişle hizmet tamamlanmış olsa dahi, eğer bedel tahsil edilmemişse serbest meslek kazancı doğmamış olacaktır.

    Buna göre, serbest meslek faaliyetinden dolayı hizmetin ifa edilmesine rağmen tahsil edilmeyen paranın, serbest meslek kazancına dahil edilmesi söz konusu olmayıp, gelir olarak kaydedilmiş olması halinde ise yasal kayıtların Vergi Usul Kanununda yer alan düzeltme hükümleri çerçevesinde düzeltilebileceği tabiidir.

    B)-Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden Değerlendirme:

    3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;

    -1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

    -8/1-a maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde malı teslim veya hizmeti ifa edenlerin KDV’nin mükellefi olduğu,

    -10/a maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması, (b) bendinde ise malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura ve benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi hallerinde vergiyi doğuran olayın meydana geldiği

    hüküm altına alınmıştır.

    Buna göre, KDV Kanunu yönünden serbest muhasebecilik ve mali müşavirlik hizmeti dolayısıyla vergiyi doğuran olay, söz konusu hizmetin ifası ile meydana gelmekte olup, hizmet bedelinin tahsil edilip edilmediğinin KDV uygulamasına etkisi bulunmamaktadır.

    Bilgi edinilmesini rica ederim.

     


    Kaynak: İSMMMO, GİB
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikKonut kira geliri için Dar mükellef olarak Yıllık GV beyannamesi verilecek midir?
    Sonraki İçerikÖTV oranlarının tespitinde kriter olarak yer alan “istiap haddi” ne şekilde hesaplanacaktır?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz