Ana Sayfa Muhasebe Peşin düzenlenen hizmet faturalarımızı müşteri kayıtlarına almazsa iptalini nasıl yapacağız?

    Peşin düzenlenen hizmet faturalarımızı müşteri kayıtlarına almazsa iptalini nasıl yapacağız?

    İşlemden vazgeçilmesi veya hizmetin alın(a)maması nedeniyle alıcılar tarafından fatura asıllarının şirketinize iade edilmesi durumunda; alıcıların defter ve beyanname kayıtlarının bağlı bulunduğu vergi dairesince incelenmesi neticesinde söz konusu verginin indirim konusu yapılmadığının tevsik edilmesi halinde Şirketinizce beyan edilip ödenen katma değer vergisi ve özel iletişim vergisinin, KDV Kanununun ilgili maddelerinde ve 6802 sayılı Kanuna ilişkin ilgili mevzuatta yer alan şartlar dahilinde indirim konusu yapılabilir

    540
    0

    T.C.
    GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
    ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
    (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

    Sayı

    :

    84974990-130[29-2014-44]-23993

    16.01.2018

    Konu

    :

    İade faturası yerine alınacak tevsik edici yazının KDV ve ÖİV karşısındaki durumu

    İlgide kayıtlı dilekçenizde; Şirketinizce düzenlenen hizmet faturalarının, müşterilerinizce yasal kayıtlara intikal ettirilmeksizin, dönem kapandıktan sonra işlemden vazgeçilmesi veya hizmetin alınmaması nedenlerinden ötürü şirketinize iade edildiği, müşterileriniz bahse konu faturaları yasal kayıtlarına intikal ettirmediğinden iade faturası düzenleyemedikleri belirtilerek, Şirketiniz tarafından hizmetin fiilen verilmemiş olduğu anlaşıldığında, müşterilerinizden söz konusu itirazlarını, faturaları kayıtlarına intikal ettirmediklerini içeren ve Katma Değer Vergisi ile Özel İletişim Vergisini indirim konusu yapmadıklarını belirten bir yazı almak kaydıyla beyan edilip ödenmiş olan KDV ve ÖİV’nin takvim yılı kapanmadan veya kapandıktan sonra takip eden dönemlerde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.

    3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1 maddesinde; ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu hüküm altına alınmıştır.

    Aynı Kanunun 29 uncu maddesinde;

    “1-Mükellefler, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak aşağıdaki vergileri indirebilirler:

    a) Kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisi

    b) İthal olunan mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi,

    3- İndirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilir.”

    hükmüne yer verilmiştir.

    Diğer taraftan, Kanunun 35 inci maddesinde ise;

    “Malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vukubulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellef bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellef ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vukubulduğu dönem içinde düzeltir. Şu kadar ki, iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olması ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmesi şarttır.”

    hükmü yer almaktadır.

    Öte yandan, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesinde;

    – 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu uyarınca Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak suretiyle veya 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu uyarınca bu Kuruma bildirim yapılması veya bu Kurumca kullanım hakkı verilmesi yoluyla yetkilendirilen veya yetkilendirilmiş sayılan işletmecilerin (kablo tv altyapısı üzerinden teknik olarak verilebilecek her türlü hizmetleri dışında, görev sözleşmesi ile ulusal egemenlik kapsamındaki uydu yörünge pozisyonlarının hakları, yönetimi ve işletme yetkisine sahip olanlar hariç); her nevi mobil elektronik haberleşme işletmeciliği kapsamındaki (ön ödemeli hatlara yüklemeler için yapılan satışlar dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetlerinin % 25; kablolu, kablosuz ve mobil internet servis sağlayıcılığı hizmetinin %5; radyo ve televizyon yayınlarının uydu platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetler ile diğer elektronik haberleşme hizmetlerinin % 15 oranında özel iletişim vergisine tabi olduğu,

    – Verginin mükellefinin yukarıda sayılan elektronik haberleşme hizmetlerini sunan işletmecilerin olduğu,

    – Özel iletişim vergisinin düzenlenecek faturalarda ayrıca gösterilmesi gerektiği,

    – Özel iletişim vergisinin katma değer vergisi matrahına dahil edilmeyeceği, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilemeyeceği ve hiçbir vergiden mahsup edilemeyeceği ve

    – Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda yer alan hükümlerinin uygulanacağı

    hüküm altına alınmıştır.

    Ayrıca, 4 Sıra No.lu Gider Vergileri Sirkülerinin “Özel İletişim Vergisinin Uygulamasına İlişkin Açıklamalar” başlıklı (3.3) bölümünde, “Telekomünikasyon hizmetlerinde iade talepleri; işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle söz konusu olabilecektir. Bu durumda; özel iletişim vergisi mükellefleri tarafından, gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olan bayi ve tüketicilerin iade talepleri bunların fatura düzenlemeleri suretiyle, gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olmayanların iade talepleri ise özel iletişim vergisi mükelleflerince gider pusulası düzenlenmek suretiyle yerine getirilecektir. Gider pusulasında, geri verilen özel iletişim vergisi tutarı da ayrıca gösterilecektir.

    Özel iletişim vergisi mükellefi olmayan bayi ve tüketicilerin iade için düzenlediği faturada gösterilen özel iletişim vergisinin beyan edilip ödenmesi söz konusu değildir.

    İade talebinin özel iletişim vergisi mükellefleri tarafından yapılması durumunda ise düzenlenecek faturada gösterilen özel iletişim vergisi, iade talebini yerine getiren mükellefler tarafından indirim konusu yapılabileceği tabiidir.” açıklaması yer almaktadır.

    Buna göre;

    – İşlemden vazgeçilmesi veya hizmetin alın(a)maması nedeniyle alıcılar tarafından fatura asıllarının şirketinize iade edilmesi durumunda; alıcıların defter ve beyanname kayıtlarının bağlı bulunduğu vergi dairesince incelenmesi neticesinde söz konusu verginin indirim konusu yapılmadığının tevsik edilmesi halinde Şirketinizce beyan edilip ödenen katma değer vergisi ve özel iletişim vergisinin, KDV Kanununun ilgili maddelerinde ve 6802 sayılı Kanuna ilişkin ilgili mevzuatta yer alan şartlar dahilinde indirim konusu yapılması,

    – Alıcılar tarafından fatura asıllarının şirketinize iade edilmemesi durumunda, iadenin vergi mükellefi olanlara yapılması halinde müşteriler tarafından Şirketiniz adına düzenlenecek fatura veya benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisi ve özel iletişim vergisinin, iade veya mahsubun yapıldığı dönemde bu vergiye ait beyannamelerde indirim konusu yapılması,

    – İadenin vergi mükellefi olmayanlara yasal mevzuata uygun şekilde düzenlenecek gider pusulası ile yapılması halinde ise gider pusulası üzerinde ayrıca gösterilecek katma değer vergisinin ve özel iletişim vergisinin indirim konusu yapılması

    mümkündür.


    Kaynak: GİB Özelge
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikİsteğe bağlı sigortalılar ne kadar prim öder?
    Sonraki İçerikAracılık hizmeti karşılığında elde edilen kazancın kurumlar vergisi ve özel iletişim vergisi karşısındaki durumu

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz