Ana Sayfa YAZARLAR-YENİ Bir iki üç çip

Bir iki üç çip

472
0

Dr. Hakan ÇINAR
Akademisyen
hakan.cinar@mentorgumruk.com.tr


Çip krizi var, araba üretilemiyor…

Çip krizi var, otomobillerde sıra var, fabrikalar gün veremiyor…

Çip krizinden ötürü otomotiv sektöründe daralma başladı, üretim düşüşte…

İyi de bu çip eskiden yok muydu, bir anda mı ortaya çıktı? Eskiden araba üretilebilir iken, şimdi bir anda ne oldu? Hadi gelin birlikte bakalım.

Çipin icadı 60 yıl önceye dayanıyor. Günümüzde, bilgisayarlarda, otomobilde, cep telefonunda, tabletlerde, aslında tüm elektronik ürünlerde kullanılıyor. Çip tüm bu cihazların da en önemli ve en pahalı bileşeni halini almış durumda. Yani aslında 60 yıldır hayatımızda var. Çip krizinin ana sebebi, üreticileri firmaların daha çok para kazanma isteğinden öte bir şey değil aslında. Pandemiyi fırsata çevirmek isteyen üreticiler, önceliği talebin arttığı akıllı telefon ve elektronik ürünlere verince, otomotiv sektörü bir anca böyle bir krizle karşı karşıya kaldı. Çünkü adet daha yüksek, getiri daha fazla idi.

Hal böyle olunca dünya devi Samsung, 2030 yılında en büyük çip üreticisi olma hedefiyle yatırım kararı verirken, dünyanın en büyük fason üreticisi TSMC’de sektörde dünya lideri olan Intel gibi Arizona’da 12 milyar dolar değerinde bir fabrika kurma kararı aldı. Çip teknolojisinde dışa bağımlılığı azaltmak isteyen Çin’de ise iki ulusal varlık fonu, yatırımlarını hızla arttırarak, ABD’ye bağımlı kalmamak için kendi çip endüstrisini güçlendirmeyi hedefliyor. Bu durum Türkiye’deki otomotiv şirketlerinin de üretimlerini önemli ölçüde aksattı. Oyak Renault, Tofaş, Ford Otomotiv gibi firmalar belirli aralıklarla üretimlerini durdurdular.

“Yarı iletkenler” olarak da bilinen çipler her geçen yıl daha karmaşık hale getirilerek tasarlanmaya başladı. Sektörün pazar lideri ABD’li şirketler. Sektörü büyük ölçüde onlar domine ediyorlar. Yeni fabrikaların kurulmasının uzun zaman aldığı ve milyarlarca dolara mal olduğu çip sektöründe, pandemi ile oluşan talep patlaması önemli sıkıntılara yol açınca, başta otomotiv olmak üzere aslında tüm elektronik sektörü bu aksamalardan etkilenmiş oldu. Özellikle karantina günleri, insanların zorunlu olarak evden çalışma sistemine adapte olmak durumunda oluşu, eğitim, iş, hatta eğlence gibi faaliyetlerin evden yapılmaya başlanmasının önünü açtı. Ve doğal olarak bilgisayarlar, akıllı cihazlar, tabletler daha fazla kullanılır hale geldi. Yine şirketlerin bulut altyapısı kurma talepleri de durumun etkenleri arasında.

Kriz, otomotiv sektörünün önemli oyuncuları olan Ford, Volkswagen, General Motors, Honda, Toyota, Stellantis ve elektrikli araba üreten Nio gibi otomobil üreticilerinin çipler ile mikroçiplerin kullanıldığı bazı parçaları satın almak için mücadele etmelerine, üretimi azaltmalarına hatta tesislerini kapatmalarına kadar önemli sonuçlar doğurdu. Araştırmalar, sıkıntının küresel otomotiv endüstrisinin gelirinin 60 milyar dolar civarında düşeceğini gösteriyor.

Yarı İletken Endüstrisi Birliği (SIA) verilerine göre, küresel yarı iletken satışları 2020’de bir önceki yıla kıyasla yüzde 6,5 artarak 439 milyar dolara ulaşmış durumda. Eminim bu rakam 2021’de daha da yükselecek.

Ne yapmalı? Bizim yapabileceğimiz çok da bir şey var gibi durmasa da; zorlukları yönetmeye çalışmaya devam etmeliyiz. Geçen yazımda söz ettiğim limanların kapanma krizinin, taşıma maliyetlerinin yükselişinin üzerine Çin’deki bazı bölgelerdeki elektrik kısıtlamalarının da eklendiğini de düşününce, işimizin zor olmaya devam edeceğini herhalde anlamak zor değil. Çip krizi bunların yanında küçük mü kalır büyük mü bilmem ama, yakında satın alacak araba veya cep telefonu bulmakta zorlanırsak, bilin ki sebebi çip üreticileridir. Bize üretimde ve tedarikte planlamanın önemini öğreten batılı üreticiler, şimdi ne düşünüyorlardır acaba.


Kaynak: İşbu içerik, Sayın Dr. Hakan ÇINAR’ın özel izni ile yayınlanmıştır. Yazının tüm hakları ve sorumluluğu yazara aittir.
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


YAZARIN DİĞER YAZILARI

Tam da düzeliyor derken

Dünden sonra, bugünden önce

Enflasyon: Öğrenilmiş çaresizlik

Ortaya karışık program

Haydi büyüyelim

Biz susalım veriler konuşsun

Döviz mi yükseliyor, TL’mi değer kaybediyor

Bozulan tedarik zinciri

Dönelim ekonomiye

Biraz FED, biraz enflasyon, biraz IMF; bu biziz işte

Dünün sonu, yarının başlangıcı

Büyüsek mi büyümesek mi?

Yabancı sermaye mi, yalancı sermaye mi?

Gümrük Birliği’nin mi 25. yılı, AB kapısında beklemenin mi?

Nakliyecilerin yarışı kızıştı. Denenmişler mi, değişimciler mi?

Kripto paralar hobi mi, yoksa gerçekten para mı?

Yükselen maliyetler

Diyorlar ki, cep telefonu tuvalet kağıdı olarak ithal edilebilirmiş?!

e-Ticaret ile teknoloji TOBB’da buluştu

Sıkça sorulmayan sorular

Üretimi sevsek mi?

Dış ticaretin yönü

Globalizmden glokalizme

Suez

Yurtdışı Lojistik Merkezler

Ayşe teyze e-ihracata da başladı

İhracatçının çilesi bitmez

Tedarik edebilsek satacağız

Hangi ambargo daha iyi?

Hoş bulduk Avrupa Birliği

Kime gelişmiş ülke denir?

Aynı yollardan gidip farklı sonuçlar beklenir mi?

Aldık mı mesajı?

Harika bir yılı geride bırakırken…

Esnaf deyip geçmeyin

Anneme perakendeci olduğumu söylemeyin o beni halen mutlu bir insan sanıyor…

Menşede takıldık

İzmir’de deniz göründü

Böyle kapanmaz

Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın

Önceki İçerikVergi müfettişi tarafından yapılan incelemede usul hatası varsa dava açabilir miyiz?
Sonraki İçerikGelir vergisi mükellefleri çocuklarının eğitim masraflarını gider olarak kullanabilir mi?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz