Ana Sayfa Muhasebe Avukat, arabuluculuk faaliyeti için aldığı eğitimi gider yazabilir mi?

    Avukat, arabuluculuk faaliyeti için aldığı eğitimi gider yazabilir mi?

    3
    0
    T.C.
    GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
    İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı
    Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
     
      
    Sayı:E-84098128-120[94-2022/11]-13408305.03.2024
    Konu:Avukatın arabuluculuk faaliyetine ilişkin almış olduğu eğitim giderlerinin
    serbest meslek kazancından indirimi
     
    İlgi:

    İlgide kayıtlı özelge talep formunda, avukatlık faaliyetinizin yanı sıra arabuluculuk faaliyetiyle de iştigal edeceğinizden bahisle söz konusu faaliyete ilişkin olarak adınıza mükellefiyet tesis edilmeden önce … Üniversitesinden “Hukuk Uyuşmazlıkları ve Arabuluculuk” konusunda almış olduğunuz eğitime ilişkin giderleri serbest meslek kazancınızdan indirim konusu yapıp yapamayacağınız hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

    GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

    193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

    – “Serbest meslek kazancının tarifi” başlıklı 65 inci maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

    Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.

    …” ,

    – Serbest meslek kazancının tespiti” başlıklı 67 nci maddesinin birinci fıkrasında, “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.”

    hükümleri yer almaktadır.

    Anılan Kanunun “Mesleki giderler” başlıklı 68 inci maddesinde ise serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler bentler halinde sayılmış olup maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderlerin serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilebileceği hükme bağlanmış olup söz konusu genel giderlerin serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için kazancın elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunması, yapılan işin mahiyetine uygun olması ve iş hacmi ile mütenasip olması gerekmektedir.

    Diğer taraftan, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun,

    – “Tanımlar” başlıklı 2 nci maddesinde,

    “(1) Bu Kanunun uygulanmasında;

    a) Arabulucu: Arabuluculuk faaliyetini yürüten ve Bakanlıkça düzenlenen arabulucular siciline kaydedilmiş bulunan gerçek kişiyi,

    ifade eder.”,

    – “Arabulucular siciline kayıt şartları” başlıklı 20 nci maddesinde,

    “(1) Sicile kayıt, ilgilinin Daire Başkanlığına yazılı olarak başvurması üzerine yapılır.

    (2) Arabulucular siciline kaydedilebilmek için;

     e) Arabuluculuk eğitimini tamamlamak ve Bakanlıkça yapılan yazılı (…) sınavda başarılı olmak gerekir.

    (3) Arabulucu, sicile kayıt tarihinden itibaren faaliyetine başlayabilir. 

    …”

    hükümleri yer almaktadır.

    Başkanlığımız sicil kayıtlarının tetkikinden, 29/3/2022 tarihinde hukuk ve avukatlık hizmetleri nedeniyle serbest meslek kazancı yönünden mükellefiyet kaydınızın açıldığı anlaşılmış olup avukatlık faaliyetinizin yanı sıra arabuluculuk faaliyeti ile iştigal etmeye başlamanız halinde, söz konusu faaliyetten elde ettiğiniz kazancınızın da serbest meslek kazancınıza dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir.

    Buna göre, aynı takvim yılı içerisinde mükellefiyet tesis ettirilmeden önce 28/2/2022 tarihinde aldığınız hukuk uyuşmazlıkları ve arabuluculuk eğitime ait giderlerin, işe başlanılmasını müteakip 213 sayılı Vergi Usul Kanununda yer alan süreler içerisinde yasal defterlere kaydedilmesi halinde, söz konusu eğitime ait giderlerin serbest meslek kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

    KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

    3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;

    – 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

    – 29/1 inci maddesinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler nedeniyle ödenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirim konusu yapabilecekleri,

    – 29/3 üncü maddesinde, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği

    hüküm altına alınmıştır.

    Konuyla ilgili olarak Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin “III/C-1. Vergi İndirimi” başlıklı bölümünde;

    “7104 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle, 3065 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklikle 1/1/2019 tarihinden itibaren indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilecektir. Buna göre, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı içinde defterlere kaydedilen belgelerde yer alan tutarların gelir veya kurumlar vergisi açısından dönemsellik ilkesi gereği vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği hesap dönemine ilişkin kazancın tespitinde dikkate alınması mümkün olup bu belgelerde gösterilen KDV, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı içinde defterlere kaydedilmesi halinde indirim konusu yapılabilir.

    Bu hükme göre, 2018 takvim yılına ilişkin mal ve hizmet alımlarına (vergiyi doğuran olayı 2018 yılında gerçekleşen) ait belgelerin 2019 takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili defterlere kaydedilmesi halinde, bu belgelerde gösterilen KDV tutarları indirim konusu yapılabilecektir.”

    açıklamaları yapılmıştır.

    Bu itibarla, Katma Değer Vergisi Kanununda vergi indirim hakkından yararlanılabilmesi için faaliyetle ilgili mal ve hizmet alımlarının mükellefiyet tesis ettirilmesinden önce veya sonra yapılması gibi bir düzenleme bulunmadığından, tarafınızca mükellefiyet tesisinden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer giderlere ait olan belgelerin, işe başlanılmasını müteakip Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca öngörülen sürede yasal defterlere kaydedilmesi ve vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, söz konusu belgelerde yer alan katma değer vergisi tutarlarının genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapılması mümkündür.

    ***

    TAVSİYE EDİLEN EK İÇERİKLER


    Kaynak: GİB Özelge Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikŞube olarak kullanılan iş yerinin devralınması halinde genç girişimci kazanç istisnasından yararlanılır mı?
    Sonraki İçerikÇalışana aynı işverenin farklı SGK dosyalarından ödenen ücretler tek işverenden alınan ücret olarak mı değerlendirilecek?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz