Ana Sayfa Vergi 7326 sayılı kanun kapsamında dava sürecindeki işlemler için müracaatta bulunabilir miyiz?

    7326 sayılı kanun kapsamında dava sürecindeki işlemler için müracaatta bulunabilir miyiz?

    7326 sayılı kanun kapsamında dava sürecindeki alacaklar ilişkin hükümler

    455
    0

    X firmasının vergi inceleme raporu sonucunda sahte belgeden 1 milyon vergi cezası mevcut. 

    Firma mahkemeye giderek itirazda bulundu. Halen dava süreci devam etmektedir. 7326 matrah artırımında bulunabilir mi? -7326 kapsamında davadan vazgeçerse vergi cezasında indirim olur mu? 

    Vuk 359.göre tarhiyat yapılın mükellefler matrah artırımında bulunamaz. Ancak dava safhasındaki işlem için müracaat da bulunabilir. Vergi cezasında indirim yapılır. 

    BAZI VARLIKLARIN EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA 

    GENEL TEBLİĞ (SERİ NO: 1)

    Resmi GAzete No      : 31318

    Resmi GAzete Tarihi : 28/11/2020

    III- KESİNLEŞMEMİŞ VEYA DAVA SAFHASINDA BULUNAN AMME ALACAKLARINA İLİŞKİN HÜKÜMLER

    7326 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi ile Hazine ve Maliye Bakanlığına, il özel idarelerine ve belediyelere bağlı tahsil dairelerince takip edilen dava açma süresi geçmemiş veya dava safhasında bulunan kesinleşmemiş amme alacaklarının yapılandırılmasına ilişkin düzenlemeler yapılmıştır.

     Madde kapsamına tür ve dönem açısından Kanun kapsamına alınmış olan ve bu Tebliğin (I/A-1-a, b ve c, I/B ile I/C-1) bölümlerinde belirtilen vergiler, vergi cezaları, idari para cezaları ve ecrimisiller ile bunlara bağlı faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i alacaklar girmekte olup, yapılandırılacak alacak tutarlarının davanın bulunduğu safha dikkate alınmak suretiyle tespit edilmesi gerekmektedir.

    Ayrıca, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda yapılmış değişikliklerin de madde uygulamasında göz önünde bulundurulması icap etmektedir.

    Bilindiği gibi, 18/6/2014 tarihli ve 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla değişik 2577 sayılı Kanunun geçici 8 inci maddesi kapsamında faaliyete başlaması öngörülen bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başladıkları 20/7/2016 tarihine kadar yargılama sistemi; davanın açıldığı ilk derece mahkemesi ve bu mahkemelerin verdiği kararlara karşı itiraz başvurusunun yapıldığı bölge idare mahkemesi veya temyiz başvurusunun yapıldığı Danıştay şeklinde iki aşamalı olduğu hâlde, 20/7/2016 tarihinden itibaren davanın açıldığı ilk derece mahkemesi, istinaf başvurusunun yapıldığı bölge idare mahkemesi ve temyiz başvurusunun yapıldığı Danıştay olacak şekilde üç aşamalı hale gelmiştir.

    Diğer taraftan, 2577 sayılı Kanunun geçici 8 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 6545 sayılı Kanunla idari yargıda kanun yollarına (istinaf ve temyiz) ilişkin getirilen hükümlerin, bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başladıkları 20/7/2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanacağı düzenlenmiştir. Dolayısıyla, 20/7/2016 tarihinden önce ilk derece mahkemesince verilmiş kararlar hakkında 2577 sayılı Kanunun 6545 sayılı Kanunla değişmeden önceki kanun yollarına (itiraz/temyiz ve karar düzeltme) ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.

     Bu nedenle, açılmış olan davaların karar tarihleri dikkate alınarak hangi kanun yollarına tabi olduklarının tespiti önem arz etmektedir.

    A- BAŞVURU SÜRESİ VE ŞEKLİ

     Madde hükmünün uygulanabilmesi için, Kanunun yayımlandığı 9/6/2021 tarihi itibarıyla;

    a)  İkmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyatın bulunması ve tarhiyata karşı;

     – Vergi mahkemeleri nezdinde dava açma süresi geçmemiş veya dava açılmış bulunması,

     – İlgisine göre istinaf veya temyiz süreleri geçmemiş ya da istinaf/itiraz veya temyiz yoluna başvurulmuş ya da karar düzeltme talep süresi geçmemiş veya karar düzeltme yoluna başvurulmuş olması,

    b) Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamına giren idari para cezalarına ilişkin idari yaptırım kararlarına karşı dava açma süresi geçmemiş veya dava açılmış olması ya da kanun yollarına başvurma süresi geçmemiş veya başvurulmuş olması,

    c) Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamına giren Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı milli emlak dairesi başkanlıkları/milli emlak müdürlükleri/milli emlak şeflikleri ile tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüklerince 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre tespit ve takdir edilen ecrimisil alacaklarına ilişkin ecrimisil ihbarnamesi veya ecrimisil düzeltme ihbarnamesine karşı dava açma süresi geçmemiş veya dava açılmış olması ya da kanun yollarına başvurma süresi geçmemiş veya başvurulmuş olması,

     gerekmektedir.

     Kanunun 3 üncü maddesinden yararlanmak için 31 Ağustos 2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar bağlı bulunulan tahsil dairesine yazılı olarak başvuruda bulunulması ve başvuru dilekçesinde dava açılmayacağı, açılmış davalardan vazgeçileceği yönünde iradenin belirtilmesi şarttır.

    Diğer taraftan, Kanunun 3 üncü maddesinden yararlanmak isteyen ve birden fazla dava dosyası bulunan mükellefler dilekçelerinde, hangi dava dosyası için madde hükümlerinden yararlanmak istediklerini belirteceklerdir.

     Tüzel kişiler ya da tüzel kişiliği haiz olmayan teşekküller tarafından açılan davalardan vazgeçme yetkisi bunların kanuni temsilcilerinde bulunduğundan, madde hükmünden yararlanma başvuruları kanuni temsilcileri tarafından yapılacaktır. Kanuni temsilciler bu başvuruları sırasında dilekçelerine temsilci sıfatlarını gösteren belgeyi ekleyeceklerdir. Aynı şekilde, iflas idaresi tarafından açılan ya da ihtilafı devam ettirilen davalardan da iflas idaresince vazgeçilmesi gerekecektir. Ancak, iflas idaresi tarafından verilen yetki belgesine istinaden müracaatta bulunulabilmesi mümkündür.

    2004 sayılı Kanun kapsamında haklarında iflas ertelemesi kararı bulunan şirketler ve kooperatifler ile anılan Kanun kapsamında konkordato kararı verilmiş ve kayyım atanmış borçlular, 7326 sayılı Kanuna göre yapacakları başvurularını haklarında verilmiş mahkeme kararı dikkate alınarak temsile yetkili kişiler vasıtasıyla yapacaklardır.

     7326 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinden, 213 ve 6183 sayılı Kanunlar ile diğer kanunlarda yer alan sorumluluk düzenlemeleri nedeniyle kefiller, şirket ortakları ve kanuni temsilciler gibi amme borçlusu sayılan kişilerin sorumlu oldukları tutar dikkate alınarak yararlanması mümkün bulunmamaktadır.

    i) 213 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklar

     Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerince ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatlarla ilgili davalara konu alacaklar açısından madde hükmünden yararlanmak isteyenlerin bu Tebliğ ekinde yer alan durumlarına uygun dilekçeyi  (Ek: 3/A, 3/B, 3/C, 3/D) iki örnek hazırlayarak 31 Ağustos 2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar bağlı bulundukları vergi dairesine vermeleri gerekmektedir.

    Kanunun 9 uncu maddesinin onüçüncü fıkrasının (b) bendi hükmü gereğince, davadan vazgeçme dilekçeleri ilgili vergi dairelerine verilecek ve bu dilekçelerin vergi dairelerine verildiği tarih, ilgili yargı merciine verildiği tarih sayılarak dilekçeler ilgili yargı merciine gönderilecektir. Bu nedenle, vergi dairelerince alınan dilekçenin bir örneğinin derhal davanın bulunduğu yargı merciine gönderilmesi gerekmektedir.

    ii) İdari para cezaları

    7326 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında düzenlenen ve idari yaptırım kararlarına karşı dava açma süresi geçmemiş veya dava açılmış idari para cezalarına ilişkin hükümden yararlanmak isteyen borçluların, Kanunun 9 uncu maddesinin onüçüncü fıkrasının (b) bendinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden, idari para cezasını veren idarelere başvuruda bulunmaları ve 3 üncü madde kapsamında Kanun hükmünden yararlanmak istediklerini ve dava açmayacaklarını veya açılmış davadan vazgeçtiklerini belirtir bu Tebliğ ekinde yer alan durumlarına uygun dilekçeyi (Ek:3/E-1, 3/E-2, 3/E-3, 3/E-4) 3 örnek olarak hazırlayarak 31 Ağustos 2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar ilgili idarelere vermek suretiyle başvurmaları uygun görülmüştür.

    Başvuru dilekçeleri idari para cezasını veren idarelere verilmekle birlikte Kanun kapsamında yapılandırılan alacaklara ilişkin ödemeler ilgili vergi dairesine yapılacaktır.

    Dolayısıyla, Kanunun yayımı tarihi itibarıyla idari para cezasına ilişkin idari yaptırım kararına karşı; 

    – dava açma süresinin geçmemiş olması hâlinde, ilgili idarece dava açma süresinin geçip geçmediğine ilişkin gerekli kontroller yapıldıktan sonra dava açma süresinin geçmediğine ilişkin bilgi ile idari yaptırım kararı ve başvuru dilekçesinin (Ek:3/E-1, 3/E-2, 3/E-3, 3/E-4) birer örneği,

     – dava açılmış olması hâlinde, ilgili idarece gerekli kontroller yapıldıktan sonra ihtilaf konusu idari para cezasına ilişkin idari yaptırım kararı ile başvuru dilekçesi (Ek:3/E-1, 3/E-2, 3/E-3, 3/E-4) ve varsa ihtilafa ilişkin mahkeme kararlarının birer örneği, ihtilafa ilişkin henüz karar verilmemiş ise buna ilişkin bilgi, 

     başvuruyu müteakip 3 iş günü içinde ilgili vergi dairesine gönderilecektir.    

     

    Ayrıca, ihtilaf konusu olan idari para cezalarına ilişkin davadan vazgeçme dilekçelerini alan bu idarelerce dilekçelerin alındığı tarih ilgili yargı merciine verildiği tarih sayılarak dilekçeler ilgili yargı merciine derhal gönderilecektir.

     iii) Ecrimisil alacakları

    7326 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrasında, Kanunun yayımı tarihi itibarıyla yargı mercilerinde ihtilaf konusu olan veya dava açma süresi geçmemiş bulunan ve Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamına giren ecrimisillere ilişkin düzenleme yapılmıştır.

     Diğer taraftan, Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince 6183 sayılı Kanun kapsamında takip ve tahsil edilen asli ve fer’i amme alacaklarının Kanun kapsamında olduğu hüküm altına alınmıştır.

     Buna göre, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince yalnızca Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı milli emlak dairesi başkanlıkları/milli emlak müdürlükleri/milli emlak şeflikleri ile tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüklerince 2886 sayılı Kanun hükümlerine göre tespit ve takdir edilen ecrimisiller takip ve tahsil edildiğinden, münhasıran bu ecrimisil alacaklarının Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası kapsamında yapılandırılması mümkün bulunmaktadır.

    7326 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrasında düzenlenen ve Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ecrimisil ihbarnamesi veya ecrimisil düzeltme ihbarnamesine karşı dava açma süresi geçmemiş veya dava açılmış ecrimisil alacaklarına ilişkin hükümden yararlanmak isteyen borçluların, Kanunun 9 uncu maddesinin onüçüncü fıkrasının (b) bendinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden,

     – Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlara ilişkin olarak 2886 sayılı Kanun kapsamında ecrimisil alacağını tespit ve takdir eden milli emlak dairesi başkanlığı/milli emlak müdürlüğü/milli emlak şefliğine,

     – Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunmasına karşın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının tasarrufuna bırakılan taşınmazlara ilişkin olarak 2886 sayılı Kanun kapsamında ecrimisil alacağını tespit ve takdir eden tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüğüne,

    başvuruda bulunmaları ve Kanunun 3 üncü maddesi hükmünden yararlanmak istediklerini ve dava açmayacaklarını veya açılmış davadan vazgeçtiklerini belirtir bu Tebliğ ekinde yer alan durumlarına uygun dilekçeyi (Ek:3/F-1, 3/F-2, 3/F-3, 3/F-4) 3 örnek olarak hazırlayarak 31 Ağustos 2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar ilgili milli emlak dairesi başkanlığı/milli emlak müdürlüğü/milli emlak şefliği veya tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüğüne vermek suretiyle başvurmaları uygun görülmüştür.

     Başvuru dilekçeleri ilgili milli emlak dairesi başkanlığı/milli emlak müdürlüğü/milli emlak şefliği veya tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüğüne verilmekle birlikte Kanun kapsamında yapılandırılan alacaklara ilişkin ödemeler ilgili vergi dairesine yapılacaktır.

    Dolayısıyla, Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ecrimisil alacağına ilişkin ecrimisil ihbarnamesi veya ecrimisil düzeltme ihbarnamesine karşı;

     – dava açma süresinin geçmemiş olması hâlinde, ilgili milli emlak dairesi başkanlığı/milli emlak müdürlüğü/milli emlak şefliği veya tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüğünce dava açma süresinin geçip geçmediğine ilişkin gerekli kontroller yapıldıktan sonra dava açma süresinin geçmediğine ilişkin bilgi ile ecrimisil ihbarnamesi veya ecrimisil düzeltme ihbarnamesi ve başvuru dilekçesinin (Ek:3/F-1, 3/F-2, 3/F-3, 3/F-4) birer örneği,

    – dava açılmış olması hâlinde, ilgili milli emlak dairesi başkanlığı/milli emlak müdürlüğü/milli emlak şefliği veya tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüğünce gerekli kontroller yapıldıktan sonra ihtilaf konusu ecrimisil alacağına ilişkin ecrimisil ihbarnamesi veya ecrimisil düzeltme ihbarnamesi ile başvuru dilekçesi (Ek:3/F-1, 3/F-2, 3/F-3, 3/F-4) ve varsa ihtilafa ilişkin mahkeme kararlarının birer örneği, ihtilafa ilişkin henüz karar verilmemiş ise buna ilişkin bilgi,

     başvuruyu müteakip 3 iş günü içinde ilgili vergi dairesine gönderilecektir.     

    Ayrıca, ihtilaf konusu olan ecrimisil alacaklarına ilişkin davadan vazgeçme dilekçelerini alan ilgili milli emlak dairesi başkanlığı/milli emlak müdürlüğü/milli emlak şefliği veya tabiat varlıklarını koruma şube müdürlüğünce dilekçelerin alındığı tarih ilgili yargı merciine verildiği tarih sayılarak dilekçeler ilgili yargı merciine bu müdürlüklerce derhal gönderilecektir.


    Kaynak: İsmmmo, gib
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikCiro primi için düzenlenecek faturada KDV oranı ne olmalıdır?
    Sonraki İçerikE-Defter gönderimi yaparken gelir ve gider hesaplarının kapatılması gerekir mi?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz