Kombine Maç Biletlerinin Vergilendirilmesi ve KDV Uygulaması
Şirketlerin iş hacmini artırmak amacıyla müşterilerine teşvik olarak sunduğu kombine maç biletlerinin vergisel açıdan nasıl değerlendirilmesi gerektiği, işletmelerin sıkça karşılaştığı bir konudur. Bu yazıda, kombine biletlerin gider olarak kabul edilip edilemeyeceği ve Katma Değer Vergisi (KDV) açısından nasıl değerlendirileceği detaylı bir şekilde ele alınmaktadır.
Kurumlar Vergisi Açısından Kombine Biletler
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’na göre, bir işletmenin ticari kazancını elde etmesi ve sürdürmesi için yapılan harcamalar belirli koşullar altında gider olarak kaydedilebilir. Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesi uyarınca, ticari kazancın tespit edilmesi sırasında yalnızca işin gerekliliğine uygun ve doğrudan ticari faaliyete katkı sağlayan giderler indirim konusu yapılabilir.
Şirketlerin iş hacmini artırmak için müşterilerine verdiği kombine maç biletleri, ciro primi niteliğinde bir teşvik olarak değerlendirildiğinden, şirket faaliyetlerinin büyüklüğü ile orantılı olmak kaydıyla gider olarak dikkate alınabilir. Ancak, bu giderlerin muhasebeleştirilmesi için şirket adına düzenlenmiş fatura ve ilgili belgelerin bulunması zorunludur. Faturasız veya belgesiz harcamalar kurum kazancından düşülemez.
Katma Değer Vergisi (KDV) Açısından Kombine Biletler
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre, işletmeler yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den, faaliyetleri ile ilgili olarak satın aldıkları mal ve hizmetlere ait KDV’yi indirim konusu yapabilirler.
KDV Genel Uygulama Tebliği’ne göre;
-Belli bir tarifeye göre fiyatı belirlenen ve bilet ile tahsil edilen hizmetlerde KDV, bilet fiyatına dahildir ve ayrıca gösterilmez
-Biletle tahsil edilen işlemler için verginin ayrıca gösterilmesi şartı aranmaz.
-İşletmeler, bu tür mal ve hizmet alımları nedeniyle yüklendikleri KDV’yi iç yüzde yöntemi ile hesaplayarak indirim konusu yapabilirler.
Bu çerçevede, şirketlerin kombine maç biletleri için ödedikleri tutara ilişkin KDV’yi iç yüzde yöntemiyle hesaplamaları ve KDV beyannamesinde indirim konusu yapmaları mümkündür.
Sonuç
Şirketlerin müşterilere teşvik amacıyla verdiği kombine maç biletleri, ciro primi niteliğinde pazarlama ve satış gideri olarak değerlendirilebilir ve kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilir. Ancak, bu harcamaların şirketin faaliyetleriyle uyumlu olması ve fatura ile belgelenmesi gerekmektedir. KDV açısından ise bilet fiyatına dahil edilen vergi, iç yüzde yöntemiyle hesaplanarak indirim konusu yapılabilir.
Vergisel avantajlardan yararlanmak ve cezai işlemlerle karşılaşmamak için şirketlerin kombine bilet alımlarını doğru bir şekilde muhasebeleştirmesi ve ilgili vergi mevzuatına uygun hareket etmesi önemlidir. İşletmenizin vergi uyumunu sağlamak için mevzuat değişikliklerini takip etmeye devam edin
…
ÖRNEK ÖZELGE
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları KDV-ÖTV Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-130[Özelge]-E.1162751 30.12.2019
Konu: Müşterilere teşvik amacıyla verilen kombine maç bilet bedellerinin vergilendirilmesi
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Şirketin iş hacmini artırmak için müşterilere teşvik amacıyla verilmek üzere satın alınan kombine maç biletinin, kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınamayacağı, kombine maç bileti için ödenen tutara ilişkin indirilecek KDV’nin iç yüzde yöntemi ile hesaplanarak ilgili döneme ait KDV beyannamesinde indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde; safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilecektir.
Aynı Kanunun, 40 ıncı maddesinde; safi kazancın tespit edilmesi sırasında indirilebilecek giderler sayılmış olup, maddenin (1) numaralı bendiyle ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılacağı hükme bağlanmıştır. Yapılan giderlerin bu hüküm uyarınca indirim konusu yapılabilmesi için, giderlerle kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında doğrudan ve açık bir illiyet bağının bulunması zorunludur. Bu mahiyette olmayan giderlerin ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi mümkün değildir.
Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında sayılan kanunen kabul edilmeyen giderler dışında kalan ticari organizasyona bağlı olarak yapılan giderler olup, bunlara işletme gideri de denilebilmektedir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, Şirketinizin iş hacmini artırmak için müşterilere teşvik amacıyla vereceğiniz kombine maç biletiyle ilgili bedeller ciro primi niteliğinde olduğundan, söz konusu harcamaların Şirket faaliyetlerinin ehemmiyet ve genişliği ile mütenasip olması şartıyla, Şirketiniz adına düzenlenecek belgelere istinaden kurum kazancının tespitinde pazarlama ve satış gideri olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.
KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
3065 sayılı KDV Kanununun;
20/4 maddesinde, belli bir tarifeye göre fiyatı tespit edilen işler ile bedelin biletle tahsil edildiği hallerde tarife ve bilet bedeli KDV dahil edilerek tespit olunacağı ve vergi müşteriye ayrıca intikal ettirilmeyeceği,
29/1 inci maddesinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirebilecekleri,
29/3 üncü maddesinde, indirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
hüküm altın alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin “III/C-2.İndirilemeyecek KDV” başlıklı bölümünün,
(2.1.) alt başlıklı bölümünde;
“… faaliyetin yürütülmesi için gerekli olan giderler dışında kalan, işle ilgili bulunmayan veya işletme sahibinin özel tüketimine yönelik harcamalar niteliğinde bulunan ve sair kanunen kabul edilmeyen giderlere ilişkin belgelerde gösterilen KDV tüketici durumunda bulunan işletme veya işletme sahibi üzerinde kalacaktır.”
“III/C-5.İndirimin Belgelendirilmesi” başlıklı bölümün,
(5.2.) alt başlıklı bölümünde;
“…
3065 sayılı Kanunun (20/4) maddesine göre de belli bir tarifeye göre fiyatı tespit edilen işler ile bedelin biletle tahsil edildiği hallerde tarife ve bilet bedeli KDVdahil edilerek tespit olunacak ve vergi ayrıca gösterilmeyecektir. Keza yolcu biletlerinde de KDV’nin ayrıca gösterilmesi gerekmemektedir.
…”
(5.5.) alt başlıklı bölümünde;
“3065 sayılı Kanunun 34 üncü maddesine göre verginin indirim konusu yapılabilmesi için fatura ve benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, uygulama kapsamına giren mükelleflerden gider veya maliyet unsuru olarak göz önüne alınabilecek mal ve hizmet satın alan mükellefler, satın alınan mal ve hizmetlere ait KDV’yi indirim konusu yapabilmek için, düzenlenecek fatura ve benzeri vesikalarda verginin mutlak surette ayrıca gösterilmesini isteyeceklerdir.
Ancak Kanunun 23 üncü maddesine göre özel matrah şekilleri tespit edilen işlemler ile aynı Kanunun (20/4) üncü maddesine göre, tarife ve bilet bedelinin vergi dâhil edilerek hesaplandığı hallerde, düzenlenecek vesikalarda verginin ayrıca gösterilmesi şartı aranmaz. Mükellefler bu neviden mal ve hizmet alımları dolayısıyla yüklendikleri vergileri, içyüzde yoluyla hesaplarlar ve indirim konusu yapabilirler.”
açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, Şirketinizin iş hacmini artırmak için müşterilerinize teşvik amacıyla vereceğiniz kombine maç biletiyle ilgili bedeller ciro primi niteliğinde olduğundan, söz konusu harcamaların şirket faaliyetlerinin ehemmiyet ve genişliği ile mütenasip olması şartıyla, şirket adına düzenlenecek belgelere istinaden kurum kazancının tespitinde pazarlama ve satış gideri olarak dikkate alınması mümkün olan bu gidere ilişkin KDV’nin iç yüzde yoluyla hesaplanıp indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.
…
Kaynak: GİB ÖZELGE
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.